İçinde rle olan 9 harfli 46 kelime var. İçerisinde RLE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında rle olan kelimeler listesine ya da Sonu rle ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E L R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EL, ER, LE, RE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÖĞÜRLEŞME
-
-
[isim]
Öğürleşmek işi
-
[isim]
Öğürleşmek işi
- İLERLEYİŞ
-
-
[isim]
İlerleme işi veya biçimi
-
[isim]
İlerleme işi veya biçimi
- EYERLEYİŞ
- ...
- GÜRLEŞMEK
-
-
[nsz]
Gür bir duruma gelmek
-
[nsz]
Gür bir duruma gelmek
- SÜNGERLER
-
-
[isim]
Vücutları içten dar ve uzun kanalcıklardan oluşan, dıştan bu kanalcıklara açılan deliklerle kaplı, çoğu kayalara tutunmuş olarak koloniler durumunda yaşayan hayvanlar takımı
-
[isim]
Vücutları içten dar ve uzun kanalcıklardan oluşan, dıştan bu kanalcıklara açılan deliklerle kaplı, çoğu kayalara tutunmuş olarak koloniler durumunda yaşayan hayvanlar takımı
- BİRLEŞMEK
-
-
[nsz]
Ayrıyken tek bir bütün durumuna gelmek
-
Buluşmak, bir araya gelmek
- "Bazen ikisi, üçü birleşince ne ateşli münakaşalara dalıyorlar." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Uyuşmak, aynı görüşte olmak
-
Aynı amaç çevresinde toplanmak
- "Küçükten, sessizden; yazıcısı, aktörü, ressamı birleşerek candan bir Türk tiyatrosu kurulabilir miydi, acaba?" (Sait Faik Abasıyanık)
-
[-le]
Cinsel ilişkide bulunmak
-
Kaynaşmak
-
[nsz]
Ayrıyken tek bir bütün durumuna gelmek
- NÖTRLEMEK
-
-
[-i]
Asit veya alkali tepkisi gösteren bir eriyiği alkali veya asit katarak nötr duruma getirmek
-
[-i]
Asit veya alkali tepkisi gösteren bir eriyiği alkali veya asit katarak nötr duruma getirmek
- ETERLEMEK
-
-
[-i]
Eter buharı koklatarak anestezi yapmak
-
[-i]
Eter buharı koklatarak anestezi yapmak
- YERLEŞMEK
-
-
[-e]
Yerine iyice oturmak, yerinde sabit olmak
- "Bu taş buraya adamakıllı yerleşmiş."
-
Yer bulup oturmak
- "Arabaya, birbirine sıkışarak yerleştiler." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Çalışmak üzere bir iş yerine başlamak
- "Oğlu bankaya yerleşmiş."
-
Bir yerde oturmaya, yaşamaya başlamak
- "Rıza böylece ahırın üst katındaki dairesine yerleşti." (Haldun Taner)
-
[nsz]
Eşyayı yerli yerine koymak
- "Taşındık, ama daha yerleşemedik."
-
Rahat bir biçimde oturmak
- "Koltuğa iyice yerleşti."
-
[nsz]
Yaygın duruma gelmek, tutunmak
- "Demokrasinin ne suretle yerleşip kalabileceği hakkında garip fikirleri vardır." (Halide Edip Adıvar)
-
[nsz]
Alışılmak, kullanılır olmak
- "Birtakım yeni kelimeler zamanla yerleşiyor."
-
Sınav sonucuna göre herhangi bir eğitim kurumunda okumaya hak kazanmak, okumaya başlamak
-
[-e]
Yerine iyice oturmak, yerinde sabit olmak
- DERLENMEK
-
-
[nsz]
Derleme işi yapılmak, toplanmak, düzene girmek
-
[nsz]
Derleme işi yapılmak, toplanmak, düzene girmek
- KİRLETMEK
-
-
[-i]
Kirli duruma getirmek, pisletmek
- "Madenî kol düğmeleri bunları yeşilimtırak bir leke ile kirletirdi." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Küçük veya büyük abdestini yapmak, pislemek
- "Çocuk altını kirletmiş."
-
Kadının ırzına geçmek, namusuna zarar vermek
-
Namusuna, onuruna zarar verecek bir suç yüklemek, lekelemek
- "Böyle bir şüphe insanı kirletir."
-
[-i]
Kirli duruma getirmek, pisletmek
- İLERLETME
-
-
[isim]
İlerletmek işi
-
[isim]
İlerletmek işi
- EYERLETME
-
-
[isim]
Eyerletmek işi
-
[isim]
Eyerletmek işi
- ŞEKERLEME
-
-
[isim]
Şekerlemek işi
-
Toz şekerin içine meyve özleri konduktan sonra kaynatılmasıyla yapılan her türlü şeker
- "Cevahir, şekerleme, kitapçı camekânları önünde tevakkuf ede ede yürüyordum." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Oturduğu yerde hafif ve kısa süreli uyuma
-
[isim]
Şekerlemek işi
- İLERLEMEK
-
-
[nsz]
Bulunduğu yerden daha ileriye gitmek, yol almak
- "Vapur durmadan düdük çalarak ilerliyordu." (Halide Edip Adıvar)
-
Vakit geçmek
- "Mevsimin ilerlemiş olmasına karşın hâlâ direnen bir iki gelincik ve papatya..." (Oktay Rifat)
-
Daha güçlü, daha etkili duruma gelmek
- "Ahbaplık ilerledi. Hastalık ilerledi."
-
Daha iyi, daha yüksek bir düzeye, aşamaya erişmek, gelişmek, terakki etmek
-
[nsz]
Bulunduğu yerden daha ileriye gitmek, yol almak
- BİRLENMEK
-
-
[nsz]
Tek duruma getirilmek
-
[nsz]
Tek duruma getirilmek
- KÖRLETMEK
-
-
[-i]
Keskinliğin azalmasına veya yitirilmesine sebep olmak
-
Değer ve yeteneklerinin yitirilmesine sebep olmak
-
[-i]
Keskinliğin azalmasına veya yitirilmesine sebep olmak
- BİBERLEME
-
-
[isim]
Biberlemek işi
-
[isim]
Biberlemek işi
- ŞAİRLEŞME
- ...
- DERLEYİCİ
-
-
[isim]
Derleme yapan kimse, derlemeci
-
[isim]
Derleme yapan kimse, derlemeci