İçinde ren olan 7 harfli 46 kelime var. İçerisinde REN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ren olan kelimeler listesine ya da Sonu ren ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E N R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

REN

2 Harfli Kelimeler

EN, ER, NE, RE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

RENÇPER

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Tarla, bağ, bahçe, yapı ve toprak işlerinde ağır işleri gören gündelikçi, ırgat
    • "Kan tere batmış, rençper gibi çalışırdı." (Refik Halit Karay)
  2. Çiftçi
    • "Ben dünyada balıkçıları, toprakla uğraşan rençperleri severim." (Sait Faik Abasıyanık)

RENKSİZ

  1. [sıfat] Rengi olmayan
    • "Islak topraklardan renksiz dumanlarla beraber keskin bir toprak kokusu yükseliyor." (Halide Edip Adıvar)
  2. Solgun görünen, soluk
    • "Bu sabah Munise biraz hasta ve renksiz uyandı." (Reşat Nuri Güntekin)
  3. Davranış ve düşünce yönünden belli bir niteliği olmayan
    • "Geriye kalan üç dört yolcuya gelince bunlar lalettayin ve renksiz insanlardı." (Feridun Fazıl Tülbentçi)

PERENDE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Havada çark gibi dönerek atılan takla
    • "Ali çocuk gibi perendeler atarak otlarla, yamaçlarla sarmaş dolaş oluyordu." (Halikarnas Balıkçısı)

KANGREN

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Vücudun bir yerindeki dokuların ölmesi
    • "Onun bacağını kangren tehdit edip de tecrit ettiğimiz vakit daha iyi tanıdım onu." (Halide Edip Adıvar)

TÖRENLİ

  1. [sıfat] Törenle yapılan

İĞRENTİ

  1. [isim] İğrenme

NADİREN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Seyrek
    • "Onların evine nadiren yemeğe gittiğim akşamlar..." (Halide Edip Adıvar)

TÜRENTİ

  1. [isim] Söz türetmecilik ve uydurmacılık, neolojizm

İŞVEREN

  1. [isim] İşçileri ücretle çalıştıran gerçek veya tüzel kişi, çalıştıran, patron
    • "Fabrikaları, atölyeleri gezin, işçilerle, işverenlerle konuşun." (Sait Faik Abasıyanık)

DİRENME

  1. [isim] Direnmek işi, karşı koyma, dayanma, inat etme, ısrar etme, mukavemet etme

ÖĞRENİŞ

  1. [isim] Öğrenme işi veya biçimi

İĞRENİŞ

  1. [isim] İğrenme işi veya biçimi

ZAHİREN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Görünüşte, görünüşe göre
    • "Zahiren ufak, ehemmiyetsiz, değersiz bir sebepten dolayı iki sevgili arasında bir nazlaşma kavgası." (Hüseyin Cahit Yalçın)

RENCİDE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] İncinmiş, kalbi kırılmış
    • "Seni rencide ettiysem özür dilerim, ben sadece bizim hassasiyetimizi anlamanı istedim." (Ahmet Ümit)
    • "Bir dostluk havası içinde bile olsa ferdin şahsi hürriyeti ve şahsi vakarı bundan rencide oluyor." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

ÖZVEREN

  1. [sıfat] Özverili

SERENAT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Sesli olarak söylenen veya müzik aracılığıyla çalınan serbest biçimli müzik parçası
  2. Geceleyin, açık havada sevgi duyulan biri için bir müzik aracıyla verilen küçük konser

SERENDİ

  1. [isim] Dört, altı veya sekiz direk üstüne yapılmış tahıl, meyve ve sebze kurusunu saklamak için kullanılan kiler

İMRENTİ

  1. [isim] İmrenme, gıpta
    • "Döndü, bir kenardan imrentiyle kendisine bakmakta olan Berbat'ı gördü." (Orhan Kemal)

DARENDE
...
ERENDİZ
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü