İçinde re olan 5 harfli 175 kelime var. İçerisinde RE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında re olan kelimeler listesine ya da Sonu re ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

ER, RE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

LİTRE

Kelime Kökeni : Yunanca

  1. [isim] Sıvıları ölçmede kullanılan, bir desimetreküp hacminde ölçü birimi
  2. [sıfat] Bu birimde bir kabın alabileceği miktarda olan
    • "Şimdi yedek iki litre kan var elimizde." (Necati Cumalı)

MUARE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Dalgalı parıltılar verilmiş olan bir tür kumaş, kareli kumaş
  2. [sıfat] Bu kumaştan yapılmış olan

REÇEL

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Meyvelerin şekerle kaynatılmasıyla hazırlanan tatlı
    • "Onlar kahve, süt hatta kışın salep içmeyi, zeytin, peynir, reçel ve ekmek yemeyi tercih ederler." (Abdülhak Şinasi Hisar)

REFİK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Arkadaş, dost
    • "Bey oğlum, bu zat benim en aziz, en eski refikimdir." (Ömer Seyfettin)
  2. Koca, eş, zevç

REJİM

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Yönetme, düzenleme biçimi, düzen
    • "Hiç kimse Türkiye'de normal, sürekli ve dengeli bir basın rejimi yaşamış olduğunu iddia edemez." (Burhan Felek)
  2. Diyet
    • "Sıkı bir rejim takip etmelidir." (Refik Halit Karay)
  3. Bir devletin yönetim biçimi
    • "Birinci Dünya Harbi'nden beri dünyanın temellerini sarsan totaliter rejimlerin hiçbiri lehinde beyanatta bulunmuş değildir." (Halide Edip Adıvar)
  4. Akarsu debisinin yıl boyunca gösterdiği değişikliklerin tümü

BÖREK

  1. [isim] Açılmış hamurun veya yufkanın arasına, peynir, kıyma, ıspanak vb. konularak çeşitli biçimlerde pişirilen hamur işi
    • "Puf böreği. Kol böreği. Nemse böreği."
    • "Acaba annen bize bir börek açar mı?" (Halide Edip Adıvar)

SPREY

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Bir püskürtücü yardımıyla çok ince damlacıklar durumunda püskürtülen sıvı
  2. Püskürtücü

CİZRE
...
ÇÖREK

  1. [isim] Az yağlı, bazen şekerli ve yumurtalı, gevrekçe bir hamur işi
    • "Kahve ile çörek yiyerek çok iştahlı bir kahvaltı yapmıştır." (Salâh Birsel)
  2. Kurs (I)

ZERRE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Çok küçük parçacık
    • "Kendi servetinden bir zerresini vatan namına feda etmemişti." (Ömer Seyfettin)
    • "Bazen o muammalı hâl tamamen üstünden kalkıyor, zerre kadar eseri kalmıyor." (Sermet Muhtar Alus)
  2. 0,00156 g olan ağırlık ölçü birimi
    • "Kadın, içinde zerre kadar şefkat bulunmayan bir sesle..." (Atilla İlhan)

VEREM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Herhangi bir organa ve en çok akciğerlere yerleşen Koh basilinin yol açtığı ateşli ve bulaşıcı bir hastalık, tüberküloz
    • "Annemin, genç yaşta veremden ölen rahmetli amcasını görmedim." (Yusuf Ziya Ortaç)
  2. [sıfat] Bu hastalığa tutulmuş, veremli
    • "Verem bir kadının duyguları."

GAREZ
...
TÜREV

  1. [isim] Türemiş veya üretilmiş şey
  2. Yapım ekiyle kurulmuş kelime, müştak: Sev-gi, sev-in-mek, göz-lük gibi
  3. Bir madde üzerinde yapılan kimyasal işlemler sonucu elde edilen bir başka madde
  4. Değişken artması sıfıra giderken, fonksiyonun artmasının değişken artmasına oranının limiti

GÜREŞ

  1. [isim] Belli kurallar içinde, güç kullanarak iki kişinin türlü oyunlarla birbirinin sırtını yere getirmeye çalışması
    • "Daha bir hafta evvel koruda güreş ederek onu, yere yıkmıştı." (Peyami Safa)

KİTRE

  1. [isim] Gevenden çıkarılan bir tür zamk, kestere

TREND

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Bakınız eğilim

REZİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Alçak, aşağılık
    • "Sadece rezil etmekle kalmayacağım, hapse de tıktıracağım." (Peyami Safa)
    • "Parmaklarının bileğime yapışacağından ve daha fazla rezil olacağımdan şüphe etmiyordum." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Hasan, bu dediğini yapsaydı, dört başı mamur bir dayak yiyip âleme rezil rüsva olacaktı." (Osman Cemal Kaygılı)
    • "Şu gömleğe bak, rezili çıkmış!" (Çetin Altan)

GEREK

  1. [sıfat] Bir şeyin yapılabilmesi veya olabilmesi ona bağlı olan, lazım
    • "Mecnunlara Leyla gerek, bana seni gerek seni." (Yunus Emre)
    • "Gereği gibi davranmak."
    • "Meclis ... gerek gördüğü takdirde ilgilinin Yüce Divana sevkine karar verir." (Anayasa)
    • "Bunların bir bildikleri olsa gerek." (Memduh Şevket Esendal)
  2. [isim] İcap
    • "... millî güvenlik gereklerinin ihlal edilmesi ... hâlinde belirli bir toplantı ve gösteri yürüyüşünü yasaklayabilir." (Anayasa)

TEREK

  1. [isim] Evlerde veya dükkânlarda yüksekçe yerde yapılan raf

USARE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Öz su

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü