İçinde ran olan 9 harfli 48 kelime var. İçerisinde RAN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ran olan kelimeler listesine ya da Sonu ran ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A N R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

NAR

2 Harfli Kelimeler

AN, AR, RA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ARANILMAK

  1. [nsz] Arama işine konu olmak
  2. Söz konusu olmak
    • "Arkadaş arasında böyle şeyler aranılır mı?"

DOĞRANMAK

  1. [nsz] Kesilmek, parça parça edilmek
    • "Bu leğenlere haşlanmış et ve ekmek doğranmıştı." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Kesilir gibi ağrımak
    • "Kollarım doğranıyor."

İRANİSTİK
...
PİREKIRAN

  1. [isim] Pireyi yok etmeye ve öldürmeye yarayan ilaç

KATRANSIZ

  1. [sıfat] Katranı olmayan

KÜFRANLIK

  1. [isim] Nankörlük
    • "Ekmek yediğin kapıya katiyen küfranlık etmeyeceksin." (Kemal Tahir)

KARANTİNA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Bulaşıcı bir hastalığın yayılmasını önlemek için belli bir bölgenin veya yerin kontrol altında tutulup gözlemlenmesi biçiminde uygulanan sağlık önlemi
  2. Hastanelerde, yatacak hastaların kayıt ve kabul edildikleri yer

ORANTISIZ

  1. [sıfat] Orantısı olmayan

SATRANÇLI

  1. [sıfat] Satranç tahtası gibi karelere ayrılmış bir biçimde çizilmiş veya basılmış olan, kareli
    • "Satrançlı kumaş."
    • "Şalvar her vakitki, lacivert beyaz karışık satrançlı şalvardı." (Osman Cemal Kaygılı)

NURANİLİK
...
YIPRANMAK

  1. [nsz] Zamanla veya çok kullanılma sonucu aşınmak, eskimek
    • "Gömleği ütülü ama yıpranmıştı." (Yusuf Ziya Ortaç)
  2. Makine veya makine parçaları aşınıp bozulmak
    • "Dikiş makinesi kullanıla kullanıla yıprandı."
  3. Saygınlığı azalmak
  4. Çeşitli etkenlerle eski gücü kalmamak
    • "Onun zekâsı hiç yıpranmamış."

RANDEVUCU

  1. [isim] Randevuevi işleten kimse

FRANSİYUM

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Atom numarası 87, atom ağırlığı 223 olan, aktinyumdan elde edilen radyoaktif element (simgesi Fr)

SOKRANMAK

  1. [nsz] Söylenmek, homurdanmak, isteksiz iş görmek

REASÜRANS

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bir sigorta ortaklığının sigorta ettiği paranın bir bölümünü, olabilecek zarara karşı, başka bir ortaklığa yeniden sigorta ettirmesi işi

KATAMARAN

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Birbirine paralel tutulmuş iki ağaç kütükten yapılan tekne

DEODORANT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Vücudun belli bölgelerinden hoş olmayan kokuların çıkmaması için sıkılarak kullanılan güzel kokulu madde

SATRANÇÇI

  1. [isim] Satranç oynayan kimse

RANDEVULU

  1. [sıfat] Randevusu bulunan
  2. [zarf] Randevu alarak

SÜREDURAN

  1. [sıfat] Süredurum durumunda olan, atıl

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü