İçinde r olan 4 harfli 498 kelime var. İçerisinde R harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında r harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu r harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- EĞER
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[bağlaç]
Şart anlamını güçlendirmek için şartlı cümlelerin başına getirilen kelime, şayet
- "O zaman inandığım gibi / Sahiden bir öbür dünya varsa eğer." (Cahit Sıtkı Tarancı)
-
[bağlaç]
Şart anlamını güçlendirmek için şartlı cümlelerin başına getirilen kelime, şayet
- EREK
-
-
[isim]
Gerçekleştirmek için tasarlanan ve erişmek istenilen şey, amaç, gaye, maksat, hedef
- "Onun metodunu uygulamakla araştırıcının varamayacağı erek yoktur." (Azra Erhat)
-
[isim]
Gerçekleştirmek için tasarlanan ve erişmek istenilen şey, amaç, gaye, maksat, hedef
- JURO
-
-
[isim]
İkinci Çağın triyasla kretase arasında kalan dönemi
-
[isim]
İkinci Çağın triyasla kretase arasında kalan dönemi
- PİRE
-
-
[isim]
Pireler takımında, insanın ve bazı hayvanların kanını emerek yaşayan, iyi sıçradığı için kolay yakalanamayan, küçük, asalak böcek (Pulex)
- "Onların başıboş duygusallıklarının deve yaptığı pireleri, büyüttükleri sorunlarını çözümlemeye çaba harcamıyor muyuz?" (Haldun Taner)
- "Hem o kadar nişancıdır ki pireyi gözünden vurur." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Pireler takımında, insanın ve bazı hayvanların kanını emerek yaşayan, iyi sıçradığı için kolay yakalanamayan, küçük, asalak böcek (Pulex)
- AHAR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Hattatların kâğıt cilalamak için kullandıkları nişasta ve yumurta akından yapılan özel bir karışım
-
[isim]
Hattatların kâğıt cilalamak için kullandıkları nişasta ve yumurta akından yapılan özel bir karışım
- KİRA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir konutun, bir mülkün veya taşıt gibi herhangi bir şeyin belli bir bedel karşılığında, bir süre için sahibi tarafından başkasına verilmesi, icar
- "Eski kirayı yükseltiyorum, isterseniz gidin mahkemeye." (Çetin Altan)
- "Biz Kudüs'te kirada oturuyoruz." (Falih Rıfkı Atay)
- "Buradaki evimi de kiraya vermiştim." (Refik Halit Karay)
-
Bu biçimde tutulan bir şey için karşılık olarak ödenen para
- "Kira ile aldım, zaten bu yüzden de geciktim ya!" (Refik Halit Karay)
-
Bu biçimde tutulan taşınmaz
- "O zamana kadar kira köşelerinde sürünmekten bir tat, bin feryat, türlü sıkıntılara giriftar olmuşken..." (Halit Ziya Uşaklıgil)
-
[isim]
Bir konutun, bir mülkün veya taşıt gibi herhangi bir şeyin belli bir bedel karşılığında, bir süre için sahibi tarafından başkasına verilmesi, icar
- ÖŞÜR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ondalık
-
[isim]
Ondalık
- FARK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir kimse veya nesnenin bir başkasıyla karıştırılmamasını sağlayan ayrılık, benzer şeyleri birbirinden ayıran özellik, başkalık, ayrım, nüans
- "Aralarında sekiz, on yaş fark bulunmasına rağmen, iki akran gibiydiler." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Boğaz'ın sisle kaplı olduğunu ancak ön güvertede bir yer bulup oturunca fark etmişti." (Atilla İlhan)
- "Siz erkekler ekseriya nikâhlı kadınla nikâhsız kadınlarınız arasında bir fark gözetirsiniz." (Hüseyin Cahit Yalçın)
- "Dünya nimetlerinin bir bir farkına varmaya başlarız." (Haldun Taner)
-
Ayrım
- "Öç almanın fırsatını yakalamış gibi konuştuğunu fark etti." (Tarık Buğra)
-
Çıkarma işleminin sonucu
-
[isim]
Bir kimse veya nesnenin bir başkasıyla karıştırılmamasını sağlayan ayrılık, benzer şeyleri birbirinden ayıran özellik, başkalık, ayrım, nüans
- KERH
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tiksinme, iğrenme
-
Bir işi istemeyerek zorla yapma
-
[isim]
Tiksinme, iğrenme
- ZIRH
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Savaşlarda ok, kılıç, süngü vb. silahlardan korunmak için giyilen, demir ve tel levhalardan yapılmış giysi
-
Savaş gemilerinin veya bazı araçların dışına kaplanılan çelik levha
-
[isim]
Savaşlarda ok, kılıç, süngü vb. silahlardan korunmak için giyilen, demir ve tel levhalardan yapılmış giysi
- FORS
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Devlet başkanının bulunduğu yerlere, amirallerin çalıştıkları kuruluşlara veya gemilere, generallerin garnizonlarına ve bu düzeydeki görevlilerin arabalarına çekilen üç veya dört köşeli bayrak
-
Söz geçirirlik, saygınlık
-
Gösterişlilik
-
Gidon
-
[isim]
Devlet başkanının bulunduğu yerlere, amirallerin çalıştıkları kuruluşlara veya gemilere, generallerin garnizonlarına ve bu düzeydeki görevlilerin arabalarına çekilen üç veya dört köşeli bayrak
- KARO
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Oyun kâğıtlarının küçük, kırmızı, baklava biçimli benekli olanı, orya
-
Betondan yapılmış dört köşe döşeme taşı
-
[isim]
Oyun kâğıtlarının küçük, kırmızı, baklava biçimli benekli olanı, orya
- BERK
-
-
[sıfat]
Sert, katı
-
Sağlam
-
[sıfat]
Sert, katı
- DERK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Anlama, kavrama
-
[isim]
Anlama, kavrama
- JANR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Tarz
- "1925'te onu, sonraları bilhassa hikâyelerinde kullanılacağı bir janrın, korkunun şairi olarak görüyoruz." (Zeki Ömer Defne)
-
Tür
-
[isim]
Tarz
- MARN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Çok ince taneli kil minerallerinden ve kalsitin değişik oranlardaki karışımından oluşan tortul kayaç, pekmez toprağı
-
[isim]
Çok ince taneli kil minerallerinden ve kalsitin değişik oranlardaki karışımından oluşan tortul kayaç, pekmez toprağı
- AHIR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Evcil büyükbaş hayvanların barındığı kapalı yer, hayvan damı
-
[isim]
Evcil büyükbaş hayvanların barındığı kapalı yer, hayvan damı
- GREV
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İş bırakımı
- "Başka bir gidişinde Cenova'da dok işçileri grevdeydi." (Necati Cumalı)
-
[isim]
İş bırakımı
- PÜRE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sebzeyi, eti ezerek veya süzgeçten geçirerek elde edilen ezme
- "Patates püresi. Kestane püresi."
-
[isim]
Sebzeyi, eti ezerek veya süzgeçten geçirerek elde edilen ezme
- JÜRİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Seçiciler kurulu
-
Hakem heyeti
-
[isim]
Seçiciler kurulu