İçinde pın olan 8 harfli 11 kelime var. İçerisinde PIN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında pın olan kelimeler listesine ya da Sonu pın ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- GÜRPINAR
- ...
- YAPINMAK
-
-
[nsz]
Kendine yapmak veya kendi için yaptırmak
- "Elbise yapınmak."
-
[-e]
Özenmek, hazırlanmak
- "Kuş yavrusu uçmaya yapınıyor. Bu genç ozanlığa yapınıyor."
-
[nsz]
Kendine yapmak veya kendi için yaptırmak
- TAPINCAK
-
-
[isim]
Fetiş
-
[isim]
Fetiş
- ÇARPINMA
-
-
[isim]
Çarpınmak işi
-
[isim]
Çarpınmak işi
- ÇARPINTI
-
-
[isim]
Kalbin hızlı ve sık vurması
- "Müthiş bir kalp çarpıntısı ve korku ile kanepeden kalktı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Kalbin hızlı ve sık vurması
- ÇIRPINIŞ
-
-
[isim]
Çırpınma işi veya biçimi
- "O, şimdi herkes uyurken gündüzki yorgunluklarının, çırpınışlarının beyhudeliğini anlamıştı." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Çırpınma işi veya biçimi
- ÇIRPINMA
-
-
[isim]
Çırpınmak işi
-
[isim]
Çırpınmak işi
- TAPINMAK
-
-
[-e]
Tanrı'ya veya ilah olarak tanınan varlığa karşı inancını ve bağlılığını bildirmek için belirli kurallara bağlı dinî hareketlerde bulunmak
- "Beyaz esvaplı bakireler, altın saçlı delikanlılar, kollarını çaprazlamış, diz üstü ona tapınmaktadır." (Falih Rıfkı Atay)
-
Tanrı'ya karşı kulluk görevini yerine getirmek, ibadet etmek
-
Büyük bir sevgiyle bağlanmak, aşkla sevmek
-
[-e]
Tanrı'ya veya ilah olarak tanınan varlığa karşı inancını ve bağlılığını bildirmek için belirli kurallara bağlı dinî hareketlerde bulunmak
- YAPINCAK
-
-
[isim]
Soğuk havada, açıkta bırakılan atlara örtülen uzun tüylü kebe
-
[isim]
Soğuk havada, açıkta bırakılan atlara örtülen uzun tüylü kebe
- KIRPINTI
-
-
[isim]
Kırpılan şeyden kalan küçük parça
- "Biz Frenkleri birkaç kırpıntı ile aldatıyorsak onların bize soktukları kazıklardan haberin yok mu?" (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Kırpılan şeyden kalan küçük parça
- ÇIRPINTI
-
-
[isim]
Çırpınma
-
Suların ufak ve oynak dalgalarla kaynaşması
-
Ruhsal gerginliğin dışa vurması, ajitasyon
-
Aşırı uykusuzluk, titreme, silkinme durumu
-
[isim]
Çırpınma