İçinde püs olan 29 kelime var. İçerisinde PÜS bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında püs olan kelimeler listesine ya da Sonu püs ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
PÜSKÜRTEBİLMEK
PÜSKÜRTEBİLME
ÇOBANPÜSKÜLÜ, PÜSKÜLLENMEK, PÜSKÜRTÜLMEK
PÜSKÜLLENME, PÜSKÜRTÜLME
PÜSKÜRTMEK, PÜSKÜRTÜCÜ, PÜSÜRÜKLÜK
PÜSKÜLCÜK, PÜSKÜLSÜZ, PÜSKÜRMEK, PÜSKÜRTEÇ, PÜSKÜRTME, PÜSKÜRTÜM, PÜSKÜRTÜŞ
PÜSKÜLLÜ, PÜSKÜRME, PÜSKÜRTÜ, PÜSKÜRÜK, PÜSKÜRÜŞ, PÜSÜRSÜZ, TÖRPÜSÜZ
PÜSÜRLÜ
KAMPÜS, PÜSKÜL, PÜSTÜL
PÜSÜR
P S Ü Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
SÜ, ÜS
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- PÜSKÜRTEBİLMEK
- ...
- PÜSKÜRTEBİLME
- ...
- PÜSKÜRTÜLMEK
-
-
[nsz]
Püskürtme işi yapılmak
-
[nsz]
Püskürtme işi yapılmak
- ÇOBANPÜSKÜLÜ
-
-
[isim]
Çobanpüskülügillerden, bir süs bitkisi (llex aquifolium)
-
[isim]
Çobanpüskülügillerden, bir süs bitkisi (llex aquifolium)
- PÜSKÜLLENMEK
- ...
- PÜSKÜLLENME
- ...
- PÜSKÜRTÜLME
-
-
[isim]
Püskürtülmek işi
-
[isim]
Püskürtülmek işi
- PÜSÜRÜKLÜK
-
-
[isim]
Pısırıklık
- "Ben bir akşamüzeri köşeciğimde oturmuş bir ıslanmış tavuk püsürüklüğüyle elimde bir kitap okuyorum" (Halit Ziya Uşaklıgil)
-
[isim]
Pısırıklık
- PÜSKÜRTMEK
-
-
[-i]
Püskürme işini yaptırmak
-
Hızla ve savurtarak çıkarmak
-
Fışkırtmak
-
Geri dönmek zorunda bırakmak
- "Düşmanı hem de kanadı kırık hâlimizle, hangi güçle geri püskürttük?" (Haldun Taner)
-
[-i]
Püskürme işini yaptırmak
- PÜSKÜRTÜCÜ
-
-
[isim]
Püskürtme işini yapan araç, sprey
-
[isim]
Püskürtme işini yapan araç, sprey
- PÜSKÜRTÜM
- ...
- PÜSKÜLSÜZ
-
-
[sıfat]
Püskülü olmayan
- "Püskülsüz eski yemeni sarılı fesi en yağlı ve en kılıksız çocuk oydu." (Halide Edip Adıvar)
-
[sıfat]
Püskülü olmayan
- PÜSKÜRMEK
-
-
[-i]
Ağzında bulunan bir sıvı veya toz durumundaki bir şeyi hızla savurtarak dışarı çıkarmak
-
[nsz]
Yanardağ lav çıkarmak, indifa etmek
-
[nsz]
Öfkeyi aniden dışarı vurmak
- "Yeniden yepyeni bir insan olmak için zaman zaman bir volkan hâliyle bir şeyler püskürüyordum." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[-i]
Ağzında bulunan bir sıvı veya toz durumundaki bir şeyi hızla savurtarak dışarı çıkarmak
- PÜSKÜRTÜŞ
-
-
[isim]
Püskürtme işi veya biçimi
-
[isim]
Püskürtme işi veya biçimi
- PÜSKÜLCÜK
-
-
[isim]
Güneş kursunun bazı tek renkli resimlerinde görülen parlak bulut
-
[isim]
Güneş kursunun bazı tek renkli resimlerinde görülen parlak bulut
- PÜSKÜRTME
-
-
[isim]
Püskürtmek işi
-
Sulu boya püskürterek çeşitli tonlarda yüzeyler elde etme tekniği veya bu teknikle yapılmış resim
-
[sıfat]
Püskürtülerek yapılmış
- "Püskürtme sıva."
-
[sıfat]
Sıçramış, fırlamış
- "Kızın ipek çorapları püskürtme çamur içinde kalmıştı." (Haldun Taner)
-
[isim]
Püskürtmek işi
- PÜSKÜRTEÇ
-
-
[isim]
Sıvıları ve toz durumundaki maddeleri gaz veya toz durumunda saçmaya, atmaya yarayan tulumba veya körük biçimindeki aygıt, püskürme makinesi, pülverizatör
-
Sprey
-
[isim]
Sıvıları ve toz durumundaki maddeleri gaz veya toz durumunda saçmaya, atmaya yarayan tulumba veya körük biçimindeki aygıt, püskürme makinesi, pülverizatör
- PÜSKÜRME
-
-
[isim]
Püskürmek işi
-
[sıfat]
Sık ve tek tek benekler durumunda olan
-
Yanardağın, duman, kül ve lav çıkarması, indifa
-
[isim]
Püskürmek işi
- PÜSKÜRÜK
-
-
[sıfat]
Yanardağın püskürmesiyle ortaya çıkan
-
[sıfat]
Yanardağın püskürmesiyle ortaya çıkan
- PÜSKÜRÜŞ
- ...