İçinde PME geçen kelimeler

İçinde pme olan 10 kelime var. İçerisinde PME bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında pme olan kelimeler listesine ya da Sonu pme ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler

8 Harfli Kelimeler

DELEPMEK

7 Harfli Kelimeler

DELEPME, SERPMEK

6 Harfli Kelimeler

KEPMEK, SERPME, TEPMEK

5 Harfli Kelimeler

KEPME, ÖPMEK, TEPME

4 Harfli Kelimeler

ÖPME

E M P Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

EM, ME, PE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.

Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

DELEPMEK

1. [nsz] Parlamak
   • "Kaçındasın gelin Ümmü kaçında / Sar'altınlar delebiyor saçında." (Halk türküsü)

DELEPME

1. [isim] Delepmek durumu

SERPMEK

1. [-i] Bir şeyi dağılacak biçimde dökmek, saçmak
2. Belli bir yere dağılacak biçimde dökmek
   • "Buzlarını atıp karabiberlerini serptikten sonra kadehleri iyice karıştırdım." (Necati Cumalı)
3. [nsz] Yağmur veya kar azar azar, ince ince yağmak, serpiştirmek
   • "Yağmur serpiyor. Kar serpiyor."
4. Vermek, saçmak

TEPMEK

1. [-i] Hayvan, ayağıyla vurmak
2. Üzerine basarak sıkıştırmak
   • "Yünleri çuvala tepmek."
3. Çokça yürümek
4. Değerini anlamamak veya kestirememek, geri çevirmek
   • "Gelmiş buraya, başını sokacak, ekmeğini kazanacak bir yer bulmuş, hiç bunu teper mi?" (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
5. Yeniden ortaya çıkmak, tazelenmek, depreşmek
   • "Gündüz ya bir yere sokulup uyur ya sessiz sedasız sokaklarda dolaşır. Fakat akşam oldu mu derdi teper." (Halide Edip Adıvar)

SERPME

1. [isim] Serpmek işi
2. [sıfat] Serpilmiş durumda olan
   • "Serpme benli."
3. Koni biçiminde, ucuna bir sıra kurşun dizilmiş balık ağı, serpme ağ
   • "Derenin oturduğumuz yerinden görünmeyen bir tarafında, serpmeyle derede avlanan bir adamın zaman zaman ağını derenin durgun sularına attığı işitiliyordu." (Memduh Şevket Esendal)

KEPMEK

1. [nsz] Çökmek, yıkılmak

KEPME

1. [isim] Kepmek işi

ÖPMEK

1. [-i] Sevgi, saygı, bağlılık, teşekkür belirtmek amacıya dudaklarını bir şeye veya birine değdirmek
   • "Prenses karşıdan gelip yanağımı öptü." (Aka Gündüz)

TEPME

1. [isim] Tepmek işi
2. Tekme
3. Suda çiğnenerek keçeleştirilen yünden dokunmuş (kumaş, keçe vb.)

ÖPME

1. [isim] Öpmek işi
   • "İlk defa arkadaşının yanında boynuma sarılıp beni öpmeye başlamıştı." (Halide Edip Adıvar)