İçinde pa olan 6 harfli 121 kelime var. İçerisinde PA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında pa olan kelimeler listesine ya da Sonu pa ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- PAPAZİ
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Bir tür ince, ipekli kumaş
-
[isim]
Bir tür ince, ipekli kumaş
- PAŞALI
-
-
[isim]
Paşa sanını alan büyük devlet adamlarının yakın hizmetinde bulunan gedikli ağa
-
[isim]
Paşa sanını alan büyük devlet adamlarının yakın hizmetinde bulunan gedikli ağa
- STOPAJ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Ücretlerde, serbest meslek gelirlerinde ve sonraki yıllara devredilen taahhüt işlerinde ödemeler sırasında bu ödemelerin belirli bir kısmı ödemeyi yapanlarca tutulduktan sonra kişiler adına vergi dairelerine yatırılan miktar
-
[isim]
Ücretlerde, serbest meslek gelirlerinde ve sonraki yıllara devredilen taahhüt işlerinde ödemeler sırasında bu ödemelerin belirli bir kısmı ödemeyi yapanlarca tutulduktan sonra kişiler adına vergi dairelerine yatırılan miktar
- KAPAMA
-
-
[isim]
Kapamak işi
-
Taze soğan ve marulla pişirilmiş kuzu eti yemeği
-
Metres
-
Üst baş, giyecek takımı
-
[isim]
Kapamak işi
- LAPACI
-
-
[sıfat]
Vücutça toplu ve iri olmasına rağmen direnci az olan
- "Gösterişine bakmayın, lapacının biridir."
-
Yorgun, bitmiş tükenmiş
- "Belki o ılık kışlarda biraz fazla nezle oluyor, lodostan belki biraz fazla lapacı oluyorduk ama memnunduk." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Vücutça toplu ve iri olmasına rağmen direnci az olan
- PATRON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir ticaret veya sanayi kurumunun sahibi, başı, işvereni
- "Bizim gazetecilerin çoğu patronu hesabına suç yüklenir." (Burhan Felek)
-
Bir kuruluşta, bir iş yerinde makam bakımından yetkili kimse
-
Sözü geçen paralı kimse
-
[isim]
Bir ticaret veya sanayi kurumunun sahibi, başı, işvereni
- PARLAK
-
-
[sıfat]
Parlayan, ışıldayan
- "Siyah, çıplak dallarda henüz kuruyamayan su damlaları parlak, mavi birer boncuk gibi parlıyordu." (Halide Edip Adıvar)
-
Temiz ve ışıklı
- "Sabahleyin gökyüzü parlak, ufuk açıktı / Güneşli bir havada yaylımız yola çıktı." (Faruk Nafiz Çamlıbel)
-
Göze çarpacak kadar başarılı
- "Birinci İnönü Harbini parlak bir zaferle kazandık." (Aka Gündüz)
-
Yüzü güzel (oğlan)
-
[sıfat]
Parlayan, ışıldayan
- PARACI
-
-
[isim]
Parayı seven kimse
-
[isim]
Parayı seven kimse
- PAYTAK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Çarpık, eğri bacaklı
-
[isim]
Satranç oyununda piyade taşı
-
[sıfat]
Çarpık, eğri bacaklı
- KAYPAK
-
-
Kayagan, kaygan
- "Kaypak bir yol."
-
Dönek
-
Kayagan, kaygan
- PAPYON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kelebek biçiminde, bir çengelle veya lastik bağla yakaya tutturulan kravat, papyon kravat
-
[isim]
Kelebek biçiminde, bir çengelle veya lastik bağla yakaya tutturulan kravat, papyon kravat
- PANAMA
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Orta Amerika'da yetişen bir bitkinin yapraklarından örülmüş yumuşak hasır şapka
-
Özel olarak dokunmuş bir kumaş türü
-
[isim]
Orta Amerika'da yetişen bir bitkinin yapraklarından örülmüş yumuşak hasır şapka
- PARACA
-
-
[zarf]
Para ile ilgili olarak, para bakımından
- "Paraca cömert davranması yeterdi kadınların hoşlanması için." (Necati Cumalı)
-
[zarf]
Para ile ilgili olarak, para bakımından
- ALPAKS
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kolayca bükülebilen alüminyum ve silisyum karışımı
-
[isim]
Kolayca bükülebilen alüminyum ve silisyum karışımı
- PARFÜM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Güzel koku
-
Şişelenmiş güzel koku
-
[isim]
Güzel koku
- SİPAHİ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Osmanlılarda tımar sahibi bir sınıf atlı asker
- "Bazı sipahi ağası gibi mağrurdu, kimi cengâver tavırlı ve sakindi." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
Osmanlılarda tımar sahibi bir sınıf atlı asker
- PARDON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
"Özür dilerim, affedersiniz" anlamlarında kullanılan bir söz
- "Miras işini babama, pardon ... annemin Türk kocasına bırakıyorum." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
"Özür dilerim, affedersiniz" anlamlarında kullanılan bir söz
- ÇEKPAS
- ...
- PASKAL
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[sıfat]
İnsanı güldürüp eğlendiren
- "Ne paskal adam!"
-
[sıfat]
İnsanı güldürüp eğlendiren
- PAROLA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Askerlerin birbirlerini tanımalarını sağlayan ve kendi aralarında önceden kararlaştırdıkları kelime veya söz
- "Bir asker uzaktan, görünmeyen bir yerden parola soruyordu." (Memduh Şevket Esendal)
-
Varılmak istenen amacı özetleyen söz
- "Öyleyse ya istiklal ya ölüm! İşte hakiki kurtuluş isteyenlerin parolası bu olacaktı." (Atatürk)
-
Gizlilik ortamında insanların birbirini tanımalarını ve anlaşmalarını sağlayan işaret
- "Eşinin balkona asacağı çamaşırların parolasından İngiliz polisinin o gün kendini evde arayıp aramadığını ve civarda nöbet tutup tutmadığını anlar." (Haldun Taner)
-
[isim]
Askerlerin birbirlerini tanımalarını sağlayan ve kendi aralarında önceden kararlaştırdıkları kelime veya söz