İçinde pa olan 6 harfli 121 kelime var. İçerisinde PA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında pa olan kelimeler listesine ya da Sonu pa ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- PARODİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Ciddi sayılan bir eserin bir bölümü veya bütününü alaya alarak, biçimini bozmadan ona bambaşka bir özellik vererek biçimle öz arasındaki bu ayrılıktan gülünç etki yaratan bir oyun türü
-
[isim]
Ciddi sayılan bir eserin bir bölümü veya bütününü alaya alarak, biçimini bozmadan ona bambaşka bir özellik vererek biçimle öz arasındaki bu ayrılıktan gülünç etki yaratan bir oyun türü
- PALDIM
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Yük ve binek hayvanının, semer veya eyerinin ileri kaymasını önlemek için arka ayaklarının kaba etleri üzerinden geçirilen kayış
- "O başta: Kuskunu kopmuş eğerli düldüller. Bu başta: Paldımı düşmüş semerli bülbüller." (Mehmet Akif Ersoy)
-
[isim]
Yük ve binek hayvanının, semer veya eyerinin ileri kaymasını önlemek için arka ayaklarının kaba etleri üzerinden geçirilen kayış
- PARMAK
-
-
[isim]
İnsanda ve bazı hayvanlarda ellerin ve ayakların son bölümünü oluşturan, boğumlu, oynak, uzunca organların her biri
- "Uzun, sinirli parmakları locanın kenarında uzanmış, boksörün kulağını koparıyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Hele geçen gün o Meşincioğlu Kerim Bey'e yaptığın işe parmak ısırdım." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Bu küçük beldede kocaman işler göreceğini, herkese parmak ısırtacak eserler çıkaracağını zannediyordu." (Refik Halit Karay)
- "Ne istersin çocuk, çocuktan? dedi. Daha parmak kadar, kemikleri kırılacak, öyle ince." (Orhan Kemal)
-
[sıfat]
Eni bu organ kadar olan
- "Değneği iki parmak kısaltmalı."
- "Bu arada benim öteden beri gözüme çarpan bir noktaya şimdi parmak basacağım." (Burhan Felek)
-
[sıfat]
Koyu sıvılara daldırıp çıkarıldığında bu organa bulaşan miktar kadar olan
- "Bir parmak bal."
-
Bir tekerleğin merkezinden çemberine kadar uzanan çubukların her biri
-
İnç
-
Bir işe karışmış olma ilgisi
- "Bu işte onun parmağı var."
-
Arşının yirmi dörtte biri
-
[isim]
İnsanda ve bazı hayvanlarda ellerin ve ayakların son bölümünü oluşturan, boğumlu, oynak, uzunca organların her biri
- PASPAS
-
-
[isim]
Ayakkabıların altını temizlemek için kapı önlerine konulan kıl, plastik vb.nden yapılmış yüzü tırtıklı silecek
-
Yer silmekte kullanılan, özel olarak yapılmış bir sopa ve onun ucu geçirilmiş bezden oluşan temizlik aracı
-
[isim]
Ayakkabıların altını temizlemek için kapı önlerine konulan kıl, plastik vb.nden yapılmış yüzü tırtıklı silecek
- PANJUR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Güneşi ve rüzgârı önlemeye, ışığı azaltmaya yarayan, açılır kapanır dar ve yatay tahtadan, plastikten veya metal gereçlerden yapılmış, pencereye takılan kapatma düzeneği
- "Açsam sonra tek panjuru / Yıllar yılı kapalı." (Behçet Necatigil)
-
[isim]
Güneşi ve rüzgârı önlemeye, ışığı azaltmaya yarayan, açılır kapanır dar ve yatay tahtadan, plastikten veya metal gereçlerden yapılmış, pencereye takılan kapatma düzeneği
- ÇOLPAN
- ...
- PAYTAK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Çarpık, eğri bacaklı
-
[isim]
Satranç oyununda piyade taşı
-
[sıfat]
Çarpık, eğri bacaklı
- APATİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Doğada, kemik dokusunda bulunan, içinde flor veya klor olan doğal kalsiyum fosfat
-
[isim]
Doğada, kemik dokusunda bulunan, içinde flor veya klor olan doğal kalsiyum fosfat
- ÇEKPAS
- ...
- PAZVAL
-
-
[isim]
Kunduracıların çalışırken kundurayı dizleri üzerinde tutmak için kullandıkları kayış
-
[isim]
Kunduracıların çalışırken kundurayı dizleri üzerinde tutmak için kullandıkları kayış
- SERAPA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[zarf]
Baştan başa, bütün olarak
- "İniverdik uyumuşların önüne karadan gemilerle / Kesildiler serapa nur, serapa hayret." (Fazıl Hüsnü Dağlarca)
-
[zarf]
Baştan başa, bütün olarak
- PAGODA
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Çin, Japonya vb. Uzak Doğu ülkelerindeki tapınak
-
[isim]
Çin, Japonya vb. Uzak Doğu ülkelerindeki tapınak
- PATENT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir buluşun veya o buluşu uygulama alanında kullanma hakkının bir kimseye ait olduğunu gösteren belge
-
Uyrukluk belgesi
-
Gemilere ayrıldıkları limanın sağlık durumu için verilen belge
-
Bir durum veya bir işi yalnızca kendi yetkisi altında görme
- "Çünkü Türkiye'de patenti yabancı şöhretlerin elinde bulunan heykeltıraşlık Türk sanatkârına para getirmez." (Peyami Safa)
-
[isim]
Bir buluşun veya o buluşu uygulama alanında kullanma hakkının bir kimseye ait olduğunu gösteren belge
- PASTİL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Genellikle boğaz enfeksiyonlarına karşı ağızda emilerek kullanılan ilaç
-
[isim]
Genellikle boğaz enfeksiyonlarına karşı ağızda emilerek kullanılan ilaç
- KAPAMA
-
-
[isim]
Kapamak işi
-
Taze soğan ve marulla pişirilmiş kuzu eti yemeği
-
Metres
-
Üst baş, giyecek takımı
-
[isim]
Kapamak işi
- ÇAPACI
-
-
[isim]
Çapa ile çalışan işçi
-
[isim]
Çapa ile çalışan işçi
- PANAMA
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Orta Amerika'da yetişen bir bitkinin yapraklarından örülmüş yumuşak hasır şapka
-
Özel olarak dokunmuş bir kumaş türü
-
[isim]
Orta Amerika'da yetişen bir bitkinin yapraklarından örülmüş yumuşak hasır şapka
- APALAK
-
-
[sıfat]
Tombul, gürbüz, iri (bebek ve küçük çocuk)
-
[sıfat]
Tombul, gürbüz, iri (bebek ve küçük çocuk)
- PARADİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir tiyatroda en üst balkon
-
[isim]
Bir tiyatroda en üst balkon
- PARSEL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İmar yasalarına göre ayrılıp sınırlanmış arazi parçası
-
[isim]
İmar yasalarına göre ayrılıp sınırlanmış arazi parçası