İçinde p olan 5 harfli 498 kelime var. İçerisinde P harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında p harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu p harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KEPÇE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Sulu yiyecekleri karıştırmaya ve dağıtmaya yarayan, uzun saplı, yuvarlak ve derince kaşık
    • "Tahta kaşık ve kepçe yontar, geçimini bunları satarak sağlardı." (Nezihe Araz)
  2. [sıfat] Bu kaşığın alabildiği miktarda olan
    • "Tabağına iki kepçe çorba koydu."
  3. Erimiş madeni kalıba dökmek için kullanılan büyük kaşık
  4. Saplı bir çembere geçirilmiş olan, balık veya kelebek tutmada kullanılan ağ
  5. Tahıl, kömür, kum vb.nin yüklenip boşaltılmasında kullanılan, iki veya daha çok çeneden oluşmuş motorlu araç
  6. [sıfat] Bu aracın alabildiği miktarda olan
  7. Gemilerde, ortasında dümenevi bulunan yuvarlak kıç çıkıntısı
  8. Güreşte hasmın arkasından bacakları arasına el sokma oyunu

PATEN

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Buz üstünde kaymak için kullanılan, çoğunlukla tabanına, dar uzun bir çelik takılı ayakkabı
  2. Bu ayakkabının düz yerlerde kaymakta kullanılan tekerlekli türü

PARPA

  1. [isim] Kalkan balığının yavrusu

HEPSİ

  1. [zamir] Bütünü, tamamı, tümü, cümlesi, hep
    • "Bütün bu işlerin hepsi yapıldı." (Peyami Safa)

PASAK

  1. [isim] Kir
    • "Başta yağlı bir fes, boyunda pasak içinde yakalık ve kravat." (Salâh Birsel)

PAYET

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Giysi vb. işlemek için kullanılan küçük, pırıltılı pul

İPHAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Belirsizlik, kapalılık
  2. Kapalılık

POZLU
...
APRİL

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Nisan

HAPŞU

  1. [ünlem] Hapşırırken çıkan ses

PEYDA

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Belli, açık, peydah
    • "Uzun boyu hafif bir kamburluk peyda etmiş." (Hüseyin Cahit Yalçın)
    • "Tepeye tırmandıkça başımızın üstünde koyu mor bir aydınlık peyda oluyor." (Aka Gündüz)

PİŞTİ

  1. [isim] Bir çeşit iskambil oyunu, pastra

PONJE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Düz, ince ve sık dokunmuş bir tür ipekli

GALİP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. Bir yarışma, karşılaşma, çatışma vb. sonunda yenen, üstün gelen, başarı kazanan
    • "Bunlar galipler tarafından haksızca esir edilmiş vatandaşlardı." (Aka Gündüz)

İSPAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Tanıt ve kanıt göstererek bir şeyin gerçek yönünü ortaya çıkarma, kanıtlama, tanıtlama, tanıt
    • "Benimkinin amcama ait olduğunu ispat için şahitlerim ve vesikalarım vardır." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Yeni doğan güneş, sinirlerimi yatıştırmış, korkularımın boş olduğunu bana ispat etmiştir." (Reşat Nuri Güntekin)

ASHAP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sahipler
  2. Sahabe

ÇOPUR

  1. [sıfat] Yüzü çiçek hastalığından kalma küçük yara izleri taşıyan, aşırı çiçek bozuğu olan (kimse)
    • "Etrafıma bakıyor, bu kadar insan içinde çopur yüzü, yanık dudağı..." (Reşat Nuri Güntekin)

KÖPRÜ

  1. [isim] Herhangi bir engelle ayrılmış iki yakayı birbirine bağlayan veya trafik akımının, başka bir trafik akımını kesmeden üstten geçmesini sağlayan ahşap, kâgir, beton veya demir yapı
    • "Bu camiler, bu çeşmeler, bu köprüler rastgele yapılmadı." (Orhan Seyfi Orhon)
    • "Ama siz öteki kıyıya köprü kurmadan geçtiniz." (Salâh Birsel)
  2. İki şey arasında bağ veya ilişkiyi sağlayan şey
    • "Annesinin yalnız onunla değil, hiç kimseyle bir köprüsü yoktu." (Murathan Mungan)
  3. Geminin önünü iyice görecek bir yükseklikte, sancaktan iskeleye kadar kurulan kumanda yeri
  4. Güreşte omuzları yere değdirmemek için ayakları ve alnı yere dayayıp beli yukarı kaldırarak alınan durum
  5. Vücudun, sırt yere dönük olarak el, baş veya diz yere dayanarak yay biçimi aldığı durum
  6. Olmayan dişlerin yerini tutmak veya takma dişleri ağızdaki dişlere sağlam tutturmak amacıyla yapılan diş protezi

ŞARPİ

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Altı düz, üçgen biçiminde tek direkli, iki yelkenli, iki kişilik tekne

ZEHAP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sanma, sanı, zannetme
    • "Bu oyunun kendine düşman bir partiye seçmen kazandırdığı zehabına kapılmış olacak." (Haldun Taner)
    • "Kim bilir ne taraflara yorar, ne zehaplarda bulunur?" (Sermet Muhtar Alus)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü