İçinde or olan 7 harfli 160 kelime var. İçerisinde OR bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında or olan kelimeler listesine ya da Sonu or ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ÇORAPÇI

  1. [isim] Çorap ören veya satan kimse

ORDUGAH
...
PORTFÖY

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Para cüzdanı
    • "Elindeki portföyü yazıhanenin üzerine atar." (Ömer Seyfettin)
  2. Banka, simsar veya bir aracı kuruluşun kendi elinde tuttuğu, istediği gibi tasarruf ettiği menkul değerler toplamı

DORUKLU
...
KOKOREÇ

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Şişe sarılarak kor ateşte kızartılan, kuzu bağırsağından yiyecek

TORNADO

Kelime Kökeni : İspanyolca

  1. [isim] Batı Afrika kıyılarında esen çok kuvvetli siklon

YORTMAK

  1. [nsz] Koşmak
  2. Sürekli yol yürümek
  3. İşsiz güçsüz gezmek

YORUMLU
...
KORKULU

  1. [sıfat] Korku veren, korkutan
    • "Gördüğü korkulu rüyalara ve bunların tabirlerine inanırdı." (Abdülhak Şinasi Hisar)
    • "O, çok kere, korkulu rüya görmektense uyanık yatmak evladır, diye sabaha kadar uyumamaya çalışır." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  2. Kendisinden kötülük gelebilen, tehlikeli
    • "Hâlinden şerir, korkulu bir adam olduğu görünüyordu." (Memduh Şevket Esendal)

TORBALI

  1. [sıfat] Torbası olan

TORNACI

  1. [isim] Torna işi yapan kimse, torna işçisi
    • "Ben mis gibi tornacıyım. Sanatımı bırakamam." (Sait Faik Abasıyanık)

ZOOSPOR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Suda yaşayan mantarlarda ve su yosunlarında bulunan, selüloz zardan yoksun, üzerindeki iki veya daha çok titrek tüyle hareket eden üreme hücresi

ZORBACA

  1. Zorba bir yol seçerek

KORUMAK

  1. [-i] Bir kimseyi veya bir şeyi dış etkilerden, tehlikeden, zor bir durumdan uzak tutmak, esirgemek, muhafaza etmek, vikaye etmek, sıyanet etmek
    • "Orasını tozdan, yağmurdan korumak borcumuzdur." (Orhan Seyfi Orhon)
  2. Güçlü bir kimse veya kuruluş, güçsüz birini veya bir şeyi desteklemek, himaye etmek
    • "Beni kendi kardeşi gibi sever, babasının hışmından korurdu." (Reşat Enis)
  3. [-i] Tehlikeye karşı denetimi altında bulundurmak, savunmak, müdafaa etmek
    • "Yurdu korumak."
  4. [-i] Tehlikeli, zararlı durumları önlemek
    • "İlaçla meyveleri korudu."
  5. [-i] Bir şeyin eskimesini, yıpranmasını önlemek için gereken dikkat ve özeni göstermek
    • "Üstünü başını biraz korusaydın bu kadar kirlenmezdi."
  6. [-i] Süregelen bir durumun değişikliğe uğramasını önlemek
    • "Geleneklerini koruyorlar."
  7. [-i] Karşılamak, denk gelmek
    • "Bu işin geliri masrafını korumaz."

MORARTI

  1. [isim] Morluk

EZOFORİ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] İki gözde görme bozukluğu

AFORİZM

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Özdeyiş

KORAKOR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [zarf] Göğüs göğüse, omuz omuza, başa baş
    • "Millî takım dişe diş, korakor mücadele ediyor."

BUTAFOR

  1. [isim] Oyun için gerekli sahne eşyası

TORAMAN

  1. [sıfat] İri yapılı (genç)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü