İçinde ok olan 6 harfli 75 kelime var. İçerisinde OK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ok olan kelimeler listesine ya da Sonu ok ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

SİROKO

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Akdeniz havzasında görülen çok sıcak bir rüzgâr

BOKSÇU
...
BROKAR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Sırma veya gümüş işlemeli bir tür ipekli kumaş

OKSİDE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] "Paslanma" anlamındaki okside olmak ve"paslandırmak" anlamındaki okside etmek birleşik fiillerinde geçen bir söz

ANTROK

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Triyas devri katmanlarında bulunan, derisi dikenlilerden, deniz lalelerinin saplarını oluşturan kalsiyum karbonat birleşimli fosil

ÇOKTAN

  1. [zarf] Çok zaman önce, çok zamandan beri, öteden beri, uzun süreden beri
    • "İçeri girdiklerinde birinci film çoktan başlamış hatta sonuna bile yaklaşmıştı." (Haldun Taner)

MANYOK

  1. [isim] Sütleğengillerden, sıcak ülkelerde yetişen, yaprakları almaşık, üçü veya yedisi bir arada yelpaze durumunda olan, büyük bir ağaç (Manihot utilissima)

ŞOKOLA

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Çikolata, şeker, su veya sütle yapılan sıcak içecek

OKÜLER

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Optik aletlerinde objektiften aldığı ışınları göze veren mercek sistemi

OKUTMA

  1. [isim] Okutmak işi
    • "Ertesi gün, onu okutmaya başlayacağını, adam edeceğini müjdeledi." (Halide Edip Adıvar)

SUDOKU
...
KOKULU

  1. [sıfat] Kokusu olan
    • "Perilerin kızgınlığını yatıştırmak için ceplerinde birçok kokulu otlar, tohumlar, üzerlikler taşıyordum." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

LOKAVT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] İş bıraktırımı

KOKMAK

  1. [nsz] Koku çıkarmak
    • "Her gelişinde üzeri yabancı lavantalar kokuyor." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
  2. Çürüyüp bozularak kötü bir koku çıkarmak, kokuşmak
    • "Bu et kokmuş."
  3. Olacağıyla ilgili belirtiler göstermek, olacağı hissedilmek
    • "Ortalık savaş kokuyordu."
  4. [-i] Koklamak

YOKLUK

  1. [isim] Yok olma, bulunmama durumu, adem, ademiyet, fıkdan, gaybubet, varlık karşıtı
    • "Bin bu derde, yokluğa ve tehlikeye rağmen, gönül avlayan bir Bursa baharı idi." (Tarık Buğra)
  2. Fakirlik, yoksulluk
    • "Doksan yaşına kadar yaşamış, yokluk yüzü görmemiş..." (Memduh Şevket Esendal)
  3. Hiçlik

KOKAİN

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Koka yapraklarından çıkarılan ve bağımlılık yapan uyuşturucu bir alkaloit
    • "Kocası kokain alır, zati hep bu yüzden satıp savdılar." (Falih Rıfkı Atay)

ÇOKGEN

  1. [isim] Açı oluşturacak biçimde dörtten çok kenardan oluşan kapalı şekil, poligon

TOKALI

  1. [sıfat] Tokası olan, toka takılmış olan
    • "Başına, altın kaplama tokalı, yana sarkan çuha püsküllü bir şapka giymiş." (Memduh Şevket Esendal)

BOMBOK

  1. [sıfat] Çok kötü, çok berbat

KOKUCU

  1. [isim] Koku yapan veya satan kimse

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü