İçinde ok olan 5 harfli 55 kelime var. İçerisinde OK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ok olan kelimeler listesine ya da Sonu ok ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

DOKUZ

  1. [isim] Sekizden sonra gelen sayının adı
    • "Sabahtan beri kamış kökünün içine sığınmış, yüreği ağzında, dokuz doğurarak şahinini bekleyişi..." (Yahya Kemal)
    • "Dokuz körün bir değneği, işte bir kızımız var." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. Bu sayıyı gösteren 9, IX rakamlarının adı
  3. [sıfat] Sekizden bir artık

OKAPİ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Geviş getirenlerden, Kongo'da bataklık ormanlarda yaşayan, büyük bir antilop boyunda, gövdesi kızıl kestane renginde, bacakları beyaz çizgili bir memeli hayvan (Okapia johnstoni)

OKRUK
...
OKUME

Kelime Kökeni : Latince

  1. [isim] Afrika'da yetişen, kerestesi parlak, öz odunu mor, dış odunu pembe renkli bir ağaç (Aucoumea)

VOKAL

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Sesle ilgili
  2. [isim] İyi işlenmiş, düzenlenmiş ses

OKLUK

  1. [isim] İçine ok konulan ve sırtta taşınan meşinden yapılmış ok kılıfı, sadak

TOKAÇ

  1. [isim] Çamaşır yıkarken kullanılan, tahtadan, yassı tokmak

YOKSA

  1. [bağlaç] "Aksi takdirde" anlamında kullanılan bir söz
    • "Ver diyorum sana yoksa yersin dayağı." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Sayıları, ihtimallerin dışında bir ihtimali bildirmek için kullanılan bir söz
    • "Yıllardan ya 41 ya 42 yoksa savaşın biteceğine yakın mı? İstanbul'a yeni gelmişim." (Atilla İlhan)

OKUMA

  1. [isim] Okumak işi, kıraat
    • "Okuması vardı, yazması azdı." (Burhan Felek)

YOKUM

  1. ben yokum
    • "Yok canım, ben belediye taraflısı değilim. Sizden yanayım." (Memduh Şevket Esendal)
    • "İki saatte ağaç yetiştireceklermiş. -Yok, devenin başı!"
    • "Kurtulmak için ya yok olmalı ya yok etmeli." (Atilla İlhan)
    • "İttihat ve Terakki'nin yok olduğu bir günde ben İttihatçı'yım diyen bu adam, onun var olduğu günlerde, kötülüklerine bütün gücü ile karşı koyan adamdı." (Yusuf Ziya Ortaç)

SOKAK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İl, ilçe vb. yerleşim bölgelerinde, iki yanında evler olan, caddeye oranla daha dar veya kısa olabilen yol
    • "Biraz sonra şehrin bütün sokaklarında süvariler dörtnala koşmaya başladılar." (Ömer Seyfettin)
    • "İnsanı kolundan tutup sokağa atmazlar." (Halikarnas Balıkçısı)
    • "Her zaman, saat on bir buçuk dedi mi kadın erkek, kol kola sokağa dökülürlerdi." (Peyami Safa)
    • "Ben böyle şeye gelemem efendim... Ben canımı sokakta bulmadım efendim." (Reşat Nuri Güntekin)

SOKMA

  1. [isim] Sokmak işi

OKSİT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Oksijenin bir element veya kökle birleşmesiyle oluşan madde

YOKÇU

  1. [isim] Nihilist

JOKER

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Bazı kâğıt veya taş oyunlarında istenen kartın veya taşın yerine konabilen kart
  2. [sıfat] Her işe yarayan (kimse)
  3. [sıfat] Her yerde kullanılabilen

KOKUŞ

  1. [isim] Kokma işi veya biçimi

HOKEY

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Bir ucu kıvrık sopalarla çayır veya buz üzerinde iki takım arasında oynanılan top oyunu

HOKKA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Metal, cam veya topraktan yapılmış, içine mürekkep konulan küçük kap
    • "Kahvelerdeki herkesin kullandığı hokka kalemler hep bozuktu." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Biraz kısaca olmasını kalınlığıyla telafi eden vücuduma hokka gibi oturan jaketatayımla bu gibi törenlerde beni daima..." (Reşat Nuri Güntekin)

LOKAL

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Yöresel
  2. Yerel
    • "Lokal anestezi."
  3. [isim] Dernekevi
    • "Siyasal kuruluşların lokallerini yakıp yıkmaya kalkacaklardır." (Necati Cumalı)
  4. [isim] Müzikli eğlencelerin yapıldığı yer, gece kulübü
    • "Onlarla beraber Beyoğlu lokanta ve gece lokallerine büsbütün başka bir üslup geldi." (Falih Rıfkı Atay)

SOKUŞ

  1. [isim] Sokma işi veya biçimi

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü