İçinde ok olan 5 harfli 55 kelime var. İçerisinde OK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ok olan kelimeler listesine ya da Sonu ok ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- VOKAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Sesle ilgili
-
[isim]
İyi işlenmiş, düzenlenmiş ses
-
[sıfat]
Sesle ilgili
- ÇOKAL
-
-
[isim]
Savaşlarda giyilen zırh
-
[isim]
Savaşlarda giyilen zırh
- NOKRA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Büveleğin sebep olduğu, genellikle davar ve sığırlarda, seyrek olarak insanlarda rastlanan, ortası delik şişkinliklerle tanınan hastalık
-
[isim]
Büveleğin sebep olduğu, genellikle davar ve sığırlarda, seyrek olarak insanlarda rastlanan, ortası delik şişkinliklerle tanınan hastalık
- YOKUŞ
-
-
[isim]
Aşağıdan yukarıya gittikçe yükselen eğimli yer, iniş karşıtı
- "Arkadaşımla beraber ... kısa bir yokuşu tırmandık." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Aşağıdan yukarıya gittikçe yükselen eğimli yer, iniş karşıtı
- KOKET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
Yosma
- "Koket ruhu artık yüzünün sinirlerini idare etmiyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Yosma
- LOKMA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ağza bir defada alınıp götürülen yiyecek parçası, sokum
- "Öbür yemeklerden bile ağzına bir lokma koyamadı." (Ömer Seyfettin)
- "Sonra arkasından lokma filan dökmek değil a, bir Yasin, bir Fatihacık bile okuyan bulunmaz." (Ömer Seyfettin)
- "Ağzımızda lokmalar büyürdü, muşambanın buz gibi teması âdeta ellerimizi yakardı." (Refik Halit Karay)
-
Lokma tatlısı
- "Ben de uskumru aldım. Kendim kızartacağım. Ne olur kalın, beraber lokma edelim." (Halide Edip Adıvar)
-
Türlü kalınlıktaki cıvataları, boşluğuna geçirip sökmeye veya sıkıştırmaya yarayan metalden alet
-
Yemek
- "Bu akşam lokmayı beraber yeriz, tanışmış olursunuz." (Tarık Buğra)
-
Genellikle haksız olarak ele geçirilen mal veya para
- "Bu lokma sizin için çok büyüktür; boğazınızdan geçmez, yutamayacaksınız ve boğulacaksınız." (Peyami Safa)
-
[isim]
Ağza bir defada alınıp götürülen yiyecek parçası, sokum
- OKSİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Oksijenin bir element veya kökle birleşmesiyle oluşan madde
-
[isim]
Oksijenin bir element veya kökle birleşmesiyle oluşan madde
- ÇOKÇU
-
-
Çokçuluk öğretisini benimseyen (kimse), plüralist
-
Çokçuluk öğretisini benimseyen (kimse), plüralist
- FOKUS
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Işınların bir mercekten geçtikten sonra toplandıkları nokta
-
[isim]
Işınların bir mercekten geçtikten sonra toplandıkları nokta
- ÇOKLU
-
-
[sıfat]
İçinde birden çok işlev barındıran
-
[sıfat]
İçinde birden çok işlev barındıran
- ÇOKÇA
-
-
[zarf]
Çok olarak
- "Benden utanırlar, odada çokça koca lakırtısı olsa kalkar kaçarlar." (Memduh Şevket Esendal)
-
Aşırı, fazla
- "Çokça alıngan olduğu için arkadaşları onunla sık sık bozuşuyor." (Salâh Birsel)
-
[zarf]
Çok olarak
- SOKUŞ
-
-
[isim]
Sokma işi veya biçimi
-
[isim]
Sokma işi veya biçimi
- KOKOZ
-
-
[sıfat]
Parası olmayan, züğürt
-
[sıfat]
Parası olmayan, züğürt
- POKER
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir tür kâğıt oyunu
- "Kış geceleri arkadaşlar arasında bir el poker çevirmek de keyiftir." (Peyami Safa)
-
[isim]
Bir tür kâğıt oyunu
- TOKYO
-
Kelime Kökeni : Japonca
-
[isim]
Genellikle plastikten yapılmış bir tür terlik
-
[isim]
Genellikle plastikten yapılmış bir tür terlik
- SOKRA
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Güverte döşemelerinde iki ağacın uç uca gelmesiyle oluşan aralık
-
[isim]
Güverte döşemelerinde iki ağacın uç uca gelmesiyle oluşan aralık
- JOKER
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Bazı kâğıt veya taş oyunlarında istenen kartın veya taşın yerine konabilen kart
-
[sıfat]
Her işe yarayan (kimse)
-
[sıfat]
Her yerde kullanılabilen
-
[isim]
Bazı kâğıt veya taş oyunlarında istenen kartın veya taşın yerine konabilen kart
- OKTAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Formülü C8H18 olan doymuş hidrokarbonlara verilen ad
-
[isim]
Formülü C8H18 olan doymuş hidrokarbonlara verilen ad
- SUOKU
-
-
[isim]
Suokugillerden, bataklık bölgelerde ve su kenarlarında yetişen, kök sapları tazeyken kekre olan, kurutulduğunda yenilebilen küçük bir bitki (Sagitteria)
-
[isim]
Suokugillerden, bataklık bölgelerde ve su kenarlarında yetişen, kök sapları tazeyken kekre olan, kurutulduğunda yenilebilen küçük bir bitki (Sagitteria)
- OKUMA
-
-
[isim]
Okumak işi, kıraat
- "Okuması vardı, yazması azdı." (Burhan Felek)
-
[isim]
Okumak işi, kıraat