İçinde o olan 6 harfli 983 kelime var. İçerisinde O harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında o harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu o harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

İYOTLU
...
KOMİTA

  1. [isim] Siyasi bir amaca ulaşmak için silah kullanan gizli topluluk
    • "Makedonya Komitasının bu korkunç müfettişi adam kesmekten hazzetmezdi." (Ömer Seyfettin)

NOBRAN

  1. [sıfat] Davranışı kaba, sert ve gönül kırıcı olan, nadan
    • "Kadın, seni sevmiş de konuşuyor oğlum, öyle nobran olma." (Sait Faik Abasıyanık)

SOMATA

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Bademden yapılan bir şerbet, badem sübyesi

YOLSUZ

  1. [sıfat] Yolu olmayan
    • "Bu dik, sarp ve yolsuz dağları arabalar, katırlar ve otomobillerle aşacaksınız." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Yavaş giden (taşıt)
    • "Bu gemi yolsuzdur."
  3. Kurallara aykırı, uygunsuz, yöntemsiz, düzensiz, yersiz, usulsüz, nizamsız
    • "Kaymakamın yolsuz icraatı, hususi hayatı hep burada konuşulur, kasabanın olup biten işleri hep burada öğrenilirdi." (Refik Halit Karay)
  4. Törelere, toplumun görüşüne aykırı davranan
    • "Babam böyle yolsuz bir adam olsaydı anam ne yapardı." (Memduh Şevket Esendal)

AZOTÜR
...
ESKİMO
...
FASONE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Çözgü veya atkının kumaş yüzeyi üzerinde, kendiliğinden bir desen oluşturduğu her tür kumaş
  2. Bu tür kumaşları oluşturan desen örneği

GARSON

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Lokanta, pastane, kahvehane vb. yerlerde müşterilere hizmet eden kimse
    • "Öğle yemeklerinde garson olarak çalışacak, buna karşılık öğle ve akşam yemeklerini lokantadan yiyecekti." (Necati Cumalı)

KONSER

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Sanatçıların müzik eserlerini bir topluluk önünde çalması veya söylemesi
  2. Sürekli gürültü

KORUMA

  1. [isim] Korumak işi
  2. Can güvenliğinin tehlikede olduğu düşünülen bir kimseyi saldırılardan korumak üzere görevlendirilmiş kişi, koruma görevlisi

ORANLI

  1. [sıfat] Kendinde oran bulunan, nispetli, mütenasip, mütevazin

TOMBUL

  1. [sıfat] Yuvarlak
    • "Altı tombul, boynu ince boş likör şişesi, koltuğun dibinde duruyordu." (Çetin Altan)
  2. Şişman, etine dolgun
    • "İçeride tombul yanakları kızarmış, ter içinde tıknaz bir kadın kıvranıyordu." (Sait Faik Abasıyanık)

KROMSU

  1. [sıfat] Kromu andıran, kroma benzeyen, krom gibi

MANYOK

  1. [isim] Sütleğengillerden, sıcak ülkelerde yetişen, yaprakları almaşık, üçü veya yedisi bir arada yelpaze durumunda olan, büyük bir ağaç (Manihot utilissima)

NAYLON

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Dayanıklı ve esnek döküm maddesi
    • "Apartmanın kapıcısı naylonlara sardığı çöpleri yamaçtan aşağı attı." (Haldun Taner)
  2. [sıfat] Bu maddeden yapılmış olan
  3. [sıfat] Düzme, düzmece, sahte

ANGOLA
...
ASORTİ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Birbirine uygun, birbirini tutar renk ve yapıda olan (giysi)
    • "Kendi tüyleri ile hiç asorti olmayan ekose bir yelek giymiş." (Haldun Taner)

EKOSUZ
...
KONGRE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Çeşitli ülkelerden yöneticilerin, elçilerin, delegelerin katılmasıyla yapılan toplantı
    • "Sonradan öğrendim ki bu efendiler ticaret kongresine gelmiş delegelermiş." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Kurultay
  3. Amerika Birleşik Devletlerinde Temsilciler Meclisi ile Senatonun bir aradayken aldıkları ad

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü