İçinde NÇ geçen 10 harfli kelimeler

İçinde nç olan 10 harfli 21 kelime var. İçerisinde NÇ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında nç olan kelimeler listesine ya da Sonu nç ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.

Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

RENÇPERLİK

1. [isim] Rençper olma durumu, rençperin işi, ırgatlık

KANÇILARYA

Kelime Kökeni : İtalyanca

1. [isim] Elçilik ve konsolosluklarda yönetimle ilgili görevlilerin bütünü
2. Bu görevlilerin çalıştığı yer
   • "Terbiyeli fakat kançılarya işlerinden bihaber bir genç." (Refik Halit Karay)

BASINÇLAMA

1. [isim] Basınçlamak işi

KORKUNÇLUK

1. [isim] Korkunç olma durumu
   • "Korkunçluğun içinde harikulade tablolar birbirini kovalıyordu." (Refik Halit Karay)

ÖDÜNÇLEMEK

1. [nsz] Ödünç olarak alınmak
2. Başka bir dilden söz almak, bütünüyle özümsemek

CİHARIPENÇ

...

İNANÇLILIK

1. [isim] İnançlı olma durumu

HANÇERLEME

1. [isim] Hançerlemek işi

DİNÇLEŞMEK

1. [nsz] Dinç duruma gelmek

PENÇELETME

1. [-i] Pençeletmek işi

PENÇELEŞME

1. [isim] Pençeleşmek işi

BİLİNÇALTI

1. [isim] Bilinç dışı olmakla birlikte, dilendiğinde kapsamındakilerin bilince çağrılabildiği zihin bölgesi, şuuraltı, tahteşşuur
   • "Bilinçaltı bir baskı belki de ilk kez su üstüne çıkıyordu." (Çetin Altan)

İNANÇSIZCA

...

GENÇLEŞMEK

1. [nsz] Bir kuruluş genç üyelerle yenileşmek
2. Genç görünmek
   • "Saçlarını kestirince gençleşti."
3. Yeniden gençlik ve canlılık kazanmak

TRENÇKOTLU

1. [sıfat] Trençkotu olan
   • "İçeride abajurlara bakan beyaz trençkotlu kız, elektrikçinin dükkâna dönmesini bekliyordu." (Haldun Taner)

KISKANÇLIK

1. [isim] Bir kimse bir üstünlük gösterdiğinde veya sevilen birisinin, başkası ile ilgilendiği kanısına varıldığında takınılan olumsuz tutum
   • "Tıpkı senin gibi onun kıskançlığından fevkalade korkuyorum." (Reşat Nuri Güntekin)

ÖDÜNÇLEŞME

1. [isim] Ödünçleşmek işi

DİNÇLENMEK

1. [nsz] Dinç bir durum ve görünüm kazanmak
   • "Dinçlenmiş gövdeleri, dinlenmiş yüzleri ile pırıl pırıl gelmişlerdi gazinoya." (Necati Cumalı)

TUNÇLAŞMAK

1. [nsz] Tunç rengini almak

ÖDÜNÇLENME

1. [isim] Ödünçlenmek işi