İçinde nz olan 6 harfli 17 kelime var. İçerisinde NZ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında nz olan kelimeler listesine ya da Sonu nz ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BENZEŞ
-
-
[sıfat]
Birbirine benzeyen, aralarında benzerlik bulunan, müşabih, nazir
-
[sıfat]
Birbirine benzeyen, aralarında benzerlik bulunan, müşabih, nazir
- BENZİN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Petrolün damıtılması ile elde edilen, özgül ağırlığı yaklaşık 0,65 olan, renksiz, uçucu, kendine özgü kokusu bulunan bir sıvı
-
Bir tür organik yağ çözücü
-
Benzen
-
[isim]
Petrolün damıtılması ile elde edilen, özgül ağırlığı yaklaşık 0,65 olan, renksiz, uçucu, kendine özgü kokusu bulunan bir sıvı
- MANZUM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Şiir biçiminde yazılmış
-
Düzenli, muntazam
-
[sıfat]
Şiir biçiminde yazılmış
- TANZİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sıraya koyma, sıralama
-
Düzeltme, düzenleme, düzen verme, yoluna koyma
- "Beş on dakikada tanzim olunan ateş yağmurundan daha ulvi bir manzara..." (Aka Gündüz)
- "Memlekete su getirmek, elektrik yapmak için müthiş projeler tanzim ediyor." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Sıraya koyma, sıralama
- BENZER
-
-
[sıfat]
Nitelik, görünüş ve yapı bakımından bir başkasına benzeyen veya ona eş olan, benzeri, müşabih, mümasil
- "Baksana kız, paşaya benzer yerim var mı benim?" (Haldun Taner)
-
[isim]
Benzeşim
-
[isim]
Bazı önemsiz veya tehlikeli sahnelerde asıl oyuncunun yerine çıkan, yapı ve yüz bakımından bu oyuncuyu andıran kimse, dublör
-
[sıfat]
Nitelik, görünüş ve yapı bakımından bir başkasına benzeyen veya ona eş olan, benzeri, müşabih, mümasil
- TENZİH
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Arılama, kusur kondurmama
-
Allah'ın bütün kusurlardan uzak olduğuna inanma
-
[isim]
Arılama, kusur kondurmama
- GENZEK
-
-
[sıfat]
Genizden konuşan
-
[sıfat]
Genizden konuşan
- İNZİVA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Toplum hayatından kaçıp tek başına yaşama
- "İnziva yerim bazen limanda bir şileptir, bazen bir ada." (Refik Halit Karay)
-
Dış dünyayla bütün bağlarını keserek Tanrı'yla birleşebilmek için insanın kendi içine kapanması
-
[isim]
Toplum hayatından kaçıp tek başına yaşama
- MENZİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yolculukta dinlenmek amacıyla durulan yer, konak
- "Tanrı yardımcı olsun gayri yolda kalana / Biz menzile vararak atları çektik hana." (Faruk Nafiz Çamlıbel)
-
İki konak arasındaki uzaklık
-
Bir günlük yol
-
Bir merminin ulaşabildiği uzaklık, erim
- "Top menzili."
-
Ordunun cephe gerisi işlerinin bütünü
- "Ne yedi ne içti, bir menzil subayının bütün gayreti ile çalıştı." (Falih Rıfkı Atay)
-
At değiştirmek veya konaklamak için kervanların ve posta tatarlarının indikleri bina veya han
-
Ok atma yarışlarında erişilen mesafe
- "Sonra yine menzil ölçülmüş, yeni bir rekor kırdığı anlaşılmıştır." (Salâh Birsel)
-
[isim]
Yolculukta dinlenmek amacıyla durulan yer, konak
- TENZİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İndirme, azaltma, çıkartma, aşağı düşürme, aşağılama
-
[isim]
İndirme, azaltma, çıkartma, aşağı düşürme, aşağılama
- PANZER
-
Kelime Kökeni : Almanca
-
[isim]
İkinci Dünya Savaşı'nda Alman ordusunun kullandığı, günümüzde polisin kanunsuz sokak gösterileri gibi hareketleri bastırmak için yararlandığı, yüksek tekerlekli, zırhlı, hafif silahlarla donatılmış araç
- "Panzer tümenlerinin saldırısını akşama sabaha bekliyorduk." (Atilla İlhan)
-
[isim]
İkinci Dünya Savaşı'nda Alman ordusunun kullandığı, günümüzde polisin kanunsuz sokak gösterileri gibi hareketleri bastırmak için yararlandığı, yüksek tekerlekli, zırhlı, hafif silahlarla donatılmış araç
- HINZIR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Domuz
-
[sıfat]
Katı yürekli, kötü düşünen, gaddar
- "Bırak beni ... Şu hınzırı geberteceğim diyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Genellikle hoşa giden bir davranışta bulunan (kimse)
- "Dilber'de bir kurum, bir eda. Bir de güzelleşti hınzır." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Kurnaz, içten pazarlıklı olan
-
[isim]
Domuz
- BENZEN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Maden kömürü katranından çıkarılan C6H6 formülündeki hidrokarbonun bilimsel adı
-
Benzin
-
[isim]
Maden kömürü katranından çıkarılan C6H6 formülündeki hidrokarbonun bilimsel adı
- GENZEL
-
-
[sıfat]
Genizsil
-
[sıfat]
Genizsil
- MUNZAM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Katılmış, ulanmış, eklenmiş
-
[isim]
Katma, ekleme, ek
-
[sıfat]
Katılmış, ulanmış, eklenmiş
- BENZOL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Benzin ve tolüen karışımı bir akaryakıt
-
[isim]
Benzin ve tolüen karışımı bir akaryakıt
- TANZİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Benzetme
-
Divan edebiyatında bir şiiri örnek alarak ona benzer bir örnek kaleme alma
-
[isim]
Benzetme