İçinde nu olan 8 harfli 35 kelime var. İçerisinde NU bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında nu olan kelimeler listesine ya da Sonu nu ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
N U Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
UN
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DONUKLUK
-
-
[isim]
Donuk olma durumu
- "Yüzünde kendisi kadar ehemmiyetli olmayan mahluklarla konuşmaya mecbur kalmış bir yarı tanrı donukluğu vardı." (Ruşen Eşref Ünaydın)
-
[isim]
Donuk olma durumu
- SUNUŞTAY
- ...
- ODUNUMSU
-
-
[sıfat]
Odunsu
- "Bekledi; odunumsu, bir dudağı yerde bir dudağı gökte bir Arap bekledi." (Mustafa Necati Sepetçioğlu)
-
[sıfat]
Odunsu
- YONULMAK
-
-
[nsz]
Yontulmak
-
[nsz]
Yontulmak
- KUŞBURNU
-
-
[isim]
Çalılık ve ormanlık alanlarda yetişen, soluk pembe renkte çiçekler açan bir ağaç, yaban gülü ağacı (Rosa canina)
-
Bu ağacın parlak kırmızı renkli, içi tüylü ve çekirdekli meyvesi
-
Bu meyveden yapılan içecek
-
[isim]
Çalılık ve ormanlık alanlarda yetişen, soluk pembe renkte çiçekler açan bir ağaç, yaban gülü ağacı (Rosa canina)
- AVUNULMA
-
-
[isim]
Avunulma işi
-
[isim]
Avunulma işi
- KONUMSAL
- ...
- MECNUNCA
-
-
[zarf]
Çılgın bir biçimde, delice, deli gibi
- "Şehriban'a hayran, meftun, mecnunca bağlı idim." (Refik Halit Karay)
-
[zarf]
Çılgın bir biçimde, delice, deli gibi
- YUNUSLAR
- ...
- SAVUNUCU
-
-
Bir şeyi savunan kimse, müdafi
- "Bu türlü hak savunucularının türlüsüyle karşılaştım hayatımda." (Necati Cumalı)
-
Savunma oyuncusu
-
Bir şeyi savunan kimse, müdafi
- NURLULUK
- ...
- UNUTULUŞ
- ...
- NUSAYBİN
- ...
- NUMARALI
-
-
[sıfat]
Belli bir numarası olan
- "Tokatlıyan'ın sırasındaki yirmi beş numaralı apartmanı arıyorum." (Ömer Seyfettin)
-
[sıfat]
Belli bir numarası olan
- BOYNUZLU
-
-
[sıfat]
Boynuzu olan (hayvan)
-
Karısının veya kadın yakınlarından birinin iffetsizliğine göz yuman (erkek)
- "Böyle kocalara her dilde boynuzlu derler." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Troleybüs
-
[sıfat]
Boynuzu olan (hayvan)
- KONUŞMAK
-
-
[nsz]
Bir dilin kelimeleriyle düşüncesini sözlü olarak anlatmak
- "Çocuk daha konuşamıyor."
-
[-i]
Belli bir konudan söz etmek
- "Mehmet yedi yaşındayken anasıyla konuştuklarından fazla bir şey konuşmazdı." (Halide Edip Adıvar)
-
[nsz]
Bir konuda karşılıklı söz etmek, sohbet etmek
- "İşten sonra Nuruosmaniye'deki İkbal kahvesinde arkadaşlarla şiir ve edebiyat konuşuyoruz." (Falih Rıfkı Atay)
-
Söylev vermek, konuşma yapmak
-
Konuşma dili olarak kullanmak
- "Türkçeyi çok iyi konuşuyor."
-
Düşüncesini herhangi bir araç kullanarak anlatmak
- "Dilsizler el işaretleriyle konuşur."
-
[-le]
İlişki kurmak veya ilişkiyi sürdürmek
- "Üst kattakilerle konuşuyoruz."
-
Flört etmek
-
Dargın bulunmamak
-
Oyuncak, hayvan vb. konuşmaya benzeyen birtakım sesler çıkarmak
-
Gizli bir şeyi açığa vurmak, ele vermek
-
Becermek, uzman gibi yapabilmek
- "Fokstrotta uzun boylu konuşamam." (Mahmut Yesari)
-
Geçerli olmak, etkin olmak
- "Yasaların yerine yumruklar konuştu."
-
Şık ve zarif görünmek
- "Bluzun konuşuyor."
-
[nsz]
Bir dilin kelimeleriyle düşüncesini sözlü olarak anlatmak
- KONUŞKAN
-
-
[sıfat]
Konuşmayı, lakırtıyı seven, çok konuşan
-
[sıfat]
Konuşmayı, lakırtıyı seven, çok konuşan
- NURLANMA
-
-
[isim]
Nurlanmak işi
-
[isim]
Nurlanmak işi
- NURLANIŞ
-
-
[isim]
Nurlanma işi veya biçimi
-
[isim]
Nurlanma işi veya biçimi
- SONUÇSUZ
-
-
[sıfat]
Sonuca ulaşamayan, sonuç vermeyen, neticesiz
-
[sıfat]
Sonuca ulaşamayan, sonuç vermeyen, neticesiz