İçinde nu olan 5 harfli 27 kelime var. İçerisinde NU bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında nu olan kelimeler listesine ya da Sonu nu ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
N U Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
UN
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KONUŞ
-
-
[isim]
Konma işi veya biçimi
-
Bütün imkânlar göz önünde tutularak kara, hava ve deniz birliklerinin yerleştirilmesi biçimi
-
Konum
-
[isim]
Konma işi veya biçimi
- HANUT
-
-
[isim]
Hizmet karşılığı olarak özellikle turist kafilelerini alışveriş etmeleri için belirli dükkânlara götürme işinden alınan yüzde
-
[isim]
Hizmet karşılığı olarak özellikle turist kafilelerini alışveriş etmeleri için belirli dükkânlara götürme işinden alınan yüzde
- KONUM
-
-
[isim]
Bir kimsenin veya bir şeyin bir yerdeki durumu veya duruş biçimi, pozisyon
-
Yeryüzünde bir noktanın, enlem ve boylamların yardımıyla bulunan yeri, konuş
-
Bir şehrin uzak ve yakın çevresiyle her türlü ilişkisini sağlayan ve şehrin gelişmesini etkileyen coğrafi şartlarının bütünü
-
[isim]
Bir kimsenin veya bir şeyin bir yerdeki durumu veya duruş biçimi, pozisyon
- KONUR
-
-
[sıfat]
Esmer, açık kestane renginde olan
-
[sıfat]
Esmer, açık kestane renginde olan
- SUNUM
-
-
[isim]
Sunma işi
-
Bir bildirinin çeşitli yollarla dinleyenlere aktarılması
-
Lokma, parça
-
[isim]
Sunma işi
- DONUT
- ...
- FANUS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Süslü, ayaklı fener
-
Saat, mikroskop vb. araçları tozdan korumak için üzerlerine kapatılan, yarım küre biçiminde cam kap
-
Genellikle silindir biçiminde olan mum, gaz lambası vb. aydınlatma araçlarının çevresini kapatarak rüzgârdan koruyan cam
- "Madenî darbe ortada asılı avizenin fanuslarına çarptı." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Süslü, ayaklı fener
- CENUP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Güney
-
[isim]
Güney
- SUNUŞ
-
-
[isim]
Sunma işi veya biçimi
-
Büyüklere söylenilen söz, maruzat
-
Ön söz
-
[isim]
Sunma işi veya biçimi
- MEMNU
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Yasak
- "İnsan ise memnu olan şeye düşkündür." (Burhan Felek)
-
[sıfat]
Yasak
- KONUT
-
-
[isim]
İnsanların içinde yaşadıkları ev, apartman vb. yer, mesken, ikametgâh
- "Kimsenin konutuna dokunulamaz." (Anayasa)
-
[isim]
İnsanların içinde yaşadıkları ev, apartman vb. yer, mesken, ikametgâh
- UKNUM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Hipostaz
-
[isim]
Hipostaz
- DONUK
-
-
[sıfat]
Parlaklığı olmayan, mat
- "Donuk yıldızlar gökte titreşir." (Necati Cumalı)
-
Canlılığı olmayan, fersiz (göz)
- "Bakarsınız donuk bakışlı, alık suratlı bir adam onların elinde bir dâhi çehresi alıvermiş." (Haldun Taner)
-
Canlılığı az olan, durgun, uyuşuk (kimse)
- "Donuk bir adam."
-
[sıfat]
Parlaklığı olmayan, mat
- TUNUS
- ...
- NUTUK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Söz, konuşma
- "Onun nutkundan sonra bu meselenin artık münakaşa edilmemesi, bitmesi lazımdı." (Memduh Şevket Esendal)
- "Kıyıda dalgalara nutuk çekip kekemeliğini düzeltmeye çalışıyor." (Haldun Taner)
- "Kapıdan içeri bir adım attıktan sonra durdu, nutuk verir gibi elini sallayarak..." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Fakat işte onu karşısında görünce nutku tutulmuş." (Haldun Taner)
-
Söylev
- "Atatürk'ün onuncu yıl nutku."
-
[isim]
Söz, konuşma
- NUBUK
- ...
- SONUÇ
-
-
[isim]
Bir olayın doğurduğu başka bir olay veya durum, netice
- "Her koşu beklenilmeyen, şaşırtıcı bir sonuç verebilirdi." (Necati Cumalı)
- "Çalışmaları sonuç vermedi."
-
Bir gelişim veya girişimden elde edilen şey
- "Sınav sonucu."
- "Görüşmelerden sonuç alınamadı."
-
Öz, özet
-
Bir yarışmada, spor karşılaşmasında tarafların elde ettikleri puan, sayı, skor
-
Yazının veya sözün bitim bölümü
-
[isim]
Bir olayın doğurduğu başka bir olay veya durum, netice
- NUKUT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Paralar
-
[isim]
Paralar
- NURLU
-
-
[sıfat]
Aydınlık, ışıklı, parlak
- "Mehtap bize bir nurlu avize gibi gelirdi." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Saygı uyandıran
-
[sıfat]
Aydınlık, ışıklı, parlak
- NUMEN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Nesnenin kendisi, görüngü karşıtı
-
[isim]
Nesnenin kendisi, görüngü karşıtı