İçinde net olan 10 harfli 32 kelime var. İçerisinde NET bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında net olan kelimeler listesine ya da Sonu net ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E N T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
NET, TEN
2 Harfli Kelimeler
EN, ET, NE, TE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÇİĞNETİLME
-
-
[isim]
Çiğnetilmek işi
-
[isim]
Çiğnetilmek işi
- EHLİSÜNNET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Hz. Muhammed'in sünnetini yerine getirenler
-
[isim]
Hz. Muhammed'in sünnetini yerine getirenler
- LANETLENİŞ
- ...
- YÖNETMELİK
-
-
[isim]
Bir kuruluşun çalışma yöntemini belirleyen kuralların tümü
-
Bu kuralların yazılı olduğu belge, talimatname
-
Yasa ve tüzüklerin uygulanmasını sağlamak amacıyla hazırlanan, düzenleyici kuralların yazılı olduğu resmî belge
-
[isim]
Bir kuruluşun çalışma yöntemini belirleyen kuralların tümü
- BASKLARNET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kalın sesli klarnet
-
[isim]
Kalın sesli klarnet
- DENETLEYİŞ
-
-
[isim]
Denetleme işi veya biçimi
-
[isim]
Denetleme işi veya biçimi
- HIYANETLİK
-
-
[isim]
Hıyanet
-
[isim]
Hıyanet
- BAŞDENETÇİ
-
-
[isim]
En üst düzeydeki denetçi, başmurakıp
-
[isim]
En üst düzeydeki denetçi, başmurakıp
- SİBERNETİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Güdüm bilimi
-
[isim]
Güdüm bilimi
- YÖNETİMSEL
-
-
[sıfat]
Yönetimle ilgili, idari
-
[sıfat]
Yönetimle ilgili, idari
- NEMDENETİR
-
-
[isim]
Bir yerdeki nemlilik derecesini durağan durumda bulunduran alet, higrostat
-
[isim]
Bir yerdeki nemlilik derecesini durağan durumda bulunduran alet, higrostat
- SENETLEŞME
-
-
[isim]
Senetleşmek işi
-
[isim]
Senetleşmek işi
- KENETLEMEK
-
-
[-i]
Kenetle tutturmak veya kenetle birbirine bağlamak
-
Birbirine geçirerek bağlamak
- "Ellerini dizine kenetleyerek başını önüne eğdi, kaldı." (Peyami Safa)
-
Sıkıca birbirinin üzerine kapamak
- "Baygınlığım sırasında bütün sözleri işitir, doktorun nabzımı tuttuğunu bilir; ama dudaklarımı kenetler, ısırır, köpükler saçardım." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[-i]
Kenetle tutturmak veya kenetle birbirine bağlamak
- LANETLEMEK
-
-
[-i]
Kargımak, beddua etmek, lanet etmek
-
Tanrı, merhametinden yoksun bırakmak
-
Dinden kovmak
-
[-i]
Kargımak, beddua etmek, lanet etmek
- KAMYONETÇİ
-
-
[isim]
Kamyonet kullanan kimse
-
[isim]
Kamyonet kullanan kimse
- MEYMENETLİ
-
-
[sıfat]
Uğurlu
-
[sıfat]
Uğurlu
- DENETİMSİZ
-
-
[sıfat]
Denetlenmiş olmayan
-
[sıfat]
Denetlenmiş olmayan
- DENETLENME
-
-
[isim]
Denetlenmek işi
-
[isim]
Denetlenmek işi
- YÖNETİLMEK
-
-
[nsz]
Yönetmek işi yapılmak, idare edilmek
-
[nsz]
Yönetmek işi yapılmak, idare edilmek
- DENETTİRME
- ...