İçinde ne olan 5 harfli 118 kelime var. İçerisinde NE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ne olan kelimeler listesine ya da Sonu ne ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E N Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EN, NE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- NEYSE
-
-
[bağlaç]
"Önemi yok, olan oldu" anlamında kullanılan bir söz
- "Erkekler neyse ne ama kadınlar..." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[ünlem]
"Çok şükür, bereket versin" anlamında kullanılan bir söz
-
[zarf]
"Konuyu kapatalım, uzatmayalım, her ne ise" anlamında kullanılan bir söz
-
[bağlaç]
"Önemi yok, olan oldu" anlamında kullanılan bir söz
- NEŞİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yayma, dağıtma, saçma
-
Yayım
-
[isim]
Yayma, dağıtma, saçma
- KÜŞNE
-
-
[isim]
Karaburçak
-
[isim]
Karaburçak
- HANEK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Söz, konuşma
-
[isim]
Söz, konuşma
- BİNEK
-
-
[sıfat]
Binmeye yarayan (otomobil, at vb.)
-
[sıfat]
Binmeye yarayan (otomobil, at vb.)
- TURNE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bulunduğu yerden başka yerlere gösteri yapmak amacıyla giden tiyatro veya müzik sanatçılarının gezisi
- "O günlerde Anadolu'ya turneye çıkmak üzere hazırlanıyorduk." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Bulunduğu yerden başka yerlere gösteri yapmak amacıyla giden tiyatro veya müzik sanatçılarının gezisi
- GÜNEŞ
-
-
[isim]
Işık ve ısı veren büyük gök cismi
- "Akşam iyice yaklaşmış, güneş batmaya yüz tutmuştu." (Osman Cemal Kaygılı)
- "Ömrübillah güneşi üzerine doğdurmamış olmakla övünüyor." (Haldun Taner)
-
Bu gök cisminin yaydığı ışık ve ısı
- "Güneş girmeyen eve doktor girer."
-
[isim]
Işık ve ısı veren büyük gök cismi
- ÇENET
-
-
[isim]
Açıldığında tohumların ortaya çıktığı kabuk
-
İstiridye vb. iki çeneli yumuşakçalarda, kolsu ayaklılarda kavkının iki parçasından her biri
-
[isim]
Açıldığında tohumların ortaya çıktığı kabuk
- NEKRE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Beklenmedik hoş ve şaşırtıcı sözler söyleyen, güldürücü hikâye anlatan (kimse), nükteci
- "Nekre ve zarif, iyi bir hatipti." (Falih Rıfkı Atay)
-
[sıfat]
Beklenmedik hoş ve şaşırtıcı sözler söyleyen, güldürücü hikâye anlatan (kimse), nükteci
- DÖNEL
-
-
[sıfat]
Kendi ekseni çevresinde dönerek oluşmuş
- "Dönel koni. Dönel silindir."
-
[sıfat]
Kendi ekseni çevresinde dönerek oluşmuş
- FONEM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Ses birimi
-
[isim]
Ses birimi
- NELER
-
-
çok ve çeşitli şeyler
- "Ne âlem çocuksun!"
- "Onda para ne arar!"
- "Sen burada ne arıyorsun, haydi çabuk eve!"
- "Dar bir gün gelmiş, birinden üç beş kuruş almışım, bundan ne çıkar?" (Memduh Şevket Esendal)
-
çok ve çeşitli şeyler
- DÖNEM
-
-
[isim]
Belli özellikleri olan zaman parçası, devre, devir, periyot
- "Otuz yedi yaş bana bitmez tükenmez bir dönem gibi geldi." (Halide Edip Adıvar)
-
Bir çağ içinde belli özellikleri olan sınırlı süre
- "Meşrutiyet dönemi."
-
Yasama meclisinin iki seçilişi arasındaki zaman süresi, devre
-
Yarıyıl
- "Kış dönemi sınavları."
-
[isim]
Belli özellikleri olan zaman parçası, devre, devir, periyot
- GÖNEN
-
-
[isim]
Ekilecek toprağın sulandırılması
-
Nem, rutubet
-
[sıfat]
Nemli (toprak)
-
[isim]
Ekilecek toprağın sulandırılması
- NEFSİ
- ...
- NEZİH
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Temiz, temiz ahlaklı
-
[sıfat]
Temiz, temiz ahlaklı
- KEFNE
-
-
[isim]
Çuvaldız veya kalın iğne ile iş işleyen kimsenin eline geçirdiği demirli kayış
-
[isim]
Çuvaldız veya kalın iğne ile iş işleyen kimsenin eline geçirdiği demirli kayış
- NEYÇE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Küçük ney
-
Dokumacıların kullandığı küçük kamış
-
[isim]
Küçük ney
- SENEK
-
-
[isim]
Çam ağacından yapılmış su testisi
-
[isim]
Çam ağacından yapılmış su testisi
- ANEMİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kansızlık
-
[isim]
Kansızlık