İçinde ne olan 4 harfli 47 kelime var. İçerisinde NE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ne olan kelimeler listesine ya da Sonu ne ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E N Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

EN, NE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

GİNE

  1. [zarf] Gene, yine

NERE

  1. [isim] Hangi yer?
    • "Buranın nere olduğunu biliyor musunuz? Bu, nerenin resmi?"
    • "Konya nere Ankara nere."
  2. Hangi taraf?
  3. Hangi organ?
    • "Nereniz ağrıyor?"
  4. Tekrarlandığında karşılaştırılan şeylerin uzaklığını belirten bir söz
    • "İzmir nere, Ankara nere?"

BONE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Düz veya kıvrımlı her çeşit yumuşak kumaş vb. maddeden yapılan başlık

NEVA

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Ses, ahenk, nağme
  2. Klasik Türk müziğinde bir makam adı ve yegâhtan bir oktav tiz olan "re" perdesi

GENE

  1. [zarf] Yine

NEMA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Büyüme, gelişme, çoğalma
  2. Faiz, ürem

NEMF

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Böceklerin kurtçuk durumdan yetişkin duruma geçerken aldıkları özel biçim

NEŞE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Mutlu olmaktan doğan ve dışa vurulan sevinç, şetaret
    • "Zaferin bütün neşesi bu ihtiyarda idi." (Falih Rıfkı Atay)
    • "O günden sonra Canan'ın uzun müddet neşesi kaçtı." (Peyami Safa)
  2. Hafif sarhoşluk, çakırkeyif olma

SONE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] İki dörtlü ve iki üçlüden oluşan, on dört dizeli bir Batı şiir türü

PANE
...
SİNE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Göğüs
    • "Onlar hızla geçer veya düşer; musibeti sineye çekmek millete düşer." (Talât Halman)
  2. Gönül, yürek
    • "Elif kaşlarını çatar / Gamzesi sineme batar." (Karacaoğlan)
  3. Bağır, iç
    • "Hangi semtin eczanesi bu kadar değerli insanı sinesinde toplayabilmiştir?" (Haldun Taner)

MİNE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Metal eşya üzerine vurulan renkli cam katmanı
  2. Saat kadranı
  3. Dişlerin taç kısmını kaplayan beyaz ve sert doku
  4. İnce ve parlak nakış

NEFT

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Organik maddelerin ayrışmasından oluşan tutuşur sıvıların birçoğu
  2. Çoğunlukla boyacılıkta kullanılan, petrol türevlerinden bir çeşit mineral yağ, neft yağı

NEYE
...
SÜNE

  1. [isim] Yarım kanatlılardan, yumurtalarını ekin yapraklarına bırakan, esmer renkli, zararlı böcek (Eurigaster integriceps)

AKNE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Yağ bezlerinin deri üzerinde oluşturduğu iltihaplı sivilce

SENE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yıl
    • "Önde zeytin ağaçları arkasında yâr / Sene 1946 / Mevsim sonbahar" (Bedri Rahmi Eyuboğlu)

ÖNEL

  1. [isim] Bir işin tamamlanması için tanınan ek süre, mehil
  2. İş sözleşmesine göre işçinin işten çıkarılmadan önce belirlenen süre

İĞNE

  1. [isim] Dikiş dikmeye yarayan, ince, ucu sivri, bir ucunda iplik geçecek deliği bulunan çelik araç
    • "Sabah sabah davullar vurulup meydan kurulur. Aman öyle bir kalabalık olur ki iğne atsan yere düşmez." (Eflatun Cem Güney)
    • "İğne ile kuyu kazmak gibi bir şeydi oymacılık." (Çetin Altan)
    • "Sonunda doktorların ısrarıyla bir sürü kuduz iğnesi yedi." (Refik Erduran)
    • "Konuk kadının durgunluğu evdeki tedirginliktendi, iğne üstünde oturuyormuşçasına eğretiydi duruşu." (Burhan Günel)
  2. İki şeyi birbirine tutturmaya yarar ince, uzun, ucu sivri, metal araç
    • "Çengelli iğne. Toplu iğne."
  3. Toplu iğnenin süs olarak kullanılan, iri başlı, renkli bir türü
  4. Genellikle kadınların süs olarak elbiselerinin göğüs, yaka vb. yerlerine taktıkları süs eşyası
  5. Bazı araçların ucu sivri parçaları
    • "Pusula iğnesi."
  6. Bazı böceklerin kendilerini savunmak için kullandıkları organ
    • "Arının iğnesi. Akrebin iğnesi."
  7. Oltanın ucundaki küçük çengel
  8. Dokunaklı söz
  9. Bitkilerde yumurtacıkla tepecik arasındaki sapçık
  10. Şırınga
  11. Zerk yolu ile vücuda verilen ilaç
    • "Hekim hastaya hap yerine iğne verdi."
  12. Vücuda bu yolla ilaç verme işi
    • "Eczacının yaptığı bir adrenalin iğnesinden sonra gözlerini açtı." (Haldun Taner)

YİNE

  1. [zarf] Yeniden, bir daha, tekrar, gene
  2. Öyle de olsa, öyle olmasına karşılık
  3. Buna rağmen, bununla birlikte

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü