İçinde nce olan 7 harfli 43 kelime var. İçerisinde NCE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında nce olan kelimeler listesine ya da Sonu nce ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
C E N Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
CE, EN, NE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÇEKİNCE
-
-
[isim]
Herhangi bir konuda ileriyi düşünerek çekinmeyi gerektiren sebep veya durum, rezerv, ihtiraz
- "Karara çekincesi olduğunu belirtti."
-
[isim]
Herhangi bir konuda ileriyi düşünerek çekinmeyi gerektiren sebep veya durum, rezerv, ihtiraz
- İNCECİK
-
-
[sıfat]
Çok ince
- "Birincisi o incecik o dal gibi kız / Şimdi galiba bir tüccar karısı." (Orhan Veli Kanık)
-
[sıfat]
Çok ince
- İŞKENCE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Bir kimseye maddi veya manevi olarak yapılan aşırı eziyet
-
Düşüncelerini öğrenmek amacıyla birine uygulanan eziyet
- "Ona, evimize niçin geldiğini sormak işkencesini de yaptım." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Aşırı gerginlik, sıkıntılı durum, azap
- "Beklemek işkencesi yüreğini fena didiklemeye başladı." (Peyami Safa)
-
Vidalı bir tür sıkıştırma aracı
-
[isim]
Bir kimseye maddi veya manevi olarak yapılan aşırı eziyet
- YARENCE
- ...
- İNCEDEN
-
-
[sıfat]
İnce yapılı
-
Duygulu
-
[sıfat]
İnce yapılı
- İNCEREK
-
-
[sıfat]
Zayıfa yakın, incecik
- "İncerek, uzunca boylu, düzgünce yüzlü, sessiz, terbiyeli bir oğlan." (Memduh Şevket Esendal)
-
[sıfat]
Zayıfa yakın, incecik
- RUMENCE
- ...
- ZİHİNCE
-
-
[zarf]
Zihne göre, zihninin kavradığı biçimiyle
-
[zarf]
Zihne göre, zihninin kavradığı biçimiyle
- ÇETİNCE
-
-
[sıfat]
Çetin
-
[zarf]
Çetin bir biçimde
-
[sıfat]
Çetin
- SENCESİ
- ...
- TENCERE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İçinde yemek pişirilen, kapaklı, genellikle metal kap
- "Ocağın külleri üstünde duran tenceredeki fasulyeyi bitirdiler." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
İçinde yemek pişirilen, kapaklı, genellikle metal kap
- İZLENCE
-
-
[isim]
Program
- "İzlence, en küçük bir aksama olmaksızın aktı gitti." (Melih Cevdet Anday)
-
[isim]
Program
- EZGİNCE
-
-
Ezgin bir biçimde olan
- "Münir, ezgince bir suratla: - Ne yapayım efendibabacığım, geçinme derdi bu." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[zarf]
Ezgin bir biçimde
-
Ezgin bir biçimde olan
- İMRENCE
-
-
[isim]
Herkesçe imrenilen şey veya kimse
-
[isim]
Herkesçe imrenilen şey veya kimse
- GÜVENCE
-
-
[isim]
Bir antlaşmada taraflardan birinin sorumluluğu üzerine alması, inanca, teminat, garanti
-
Alınan sorumluluğa karşı olarak ortaya konulan şey
-
Birinin şüphelerini dağıtmak için söylenen inandırıcı söz, teminat
-
[isim]
Bir antlaşmada taraflardan birinin sorumluluğu üzerine alması, inanca, teminat, garanti
- TUNCELİ
- ...
- BENCESİ
- ...
- DÜZENCE
-
-
[isim]
Sıkı düzen, disiplin
-
[isim]
Sıkı düzen, disiplin
- DÜŞÜNCE
-
-
[isim]
Uzay ve zamanın ötesinde, öznenin dışında, kendiliğinden var olan, duyularla değil, yalnızca ruhen algılanabilen asıl gerçeklik, mütalaa, fikir, mülahaza, ide, idea
- "Anlaşmazlıklarda aracılığına, zor durumlarda düşüncesine başvurulur." (Tarık Buğra)
- "Köşemde beni ağır bir düşünce almıştır: yol arkadaşlarımın hepsinin evleri, köyleri var... Ben nereye gideceğim? Ne yapacağım?" (Reşat Nuri Güntekin)
- "Rıhtımda bir aşağı bir yukarı dolaşanları seyre müsait bir iskemlede düşünceye daldım." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Dış dünyanın insan zihnine yansıması
-
Niyet, tasarı
-
Tasa, kaygı, sıkıntı
- "Sınıfta kalma düşüncesi uykumu kaçırdı."
-
İlke, yönetici sav
-
[isim]
Uzay ve zamanın ötesinde, öznenin dışında, kendiliğinden var olan, duyularla değil, yalnızca ruhen algılanabilen asıl gerçeklik, mütalaa, fikir, mülahaza, ide, idea
- İNCELME
-
-
[isim]
İncelmek işi
-
[isim]
İncelmek işi