İçinde naş olan 8 harfli 12 kelime var. İçerisinde NAŞ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında naş olan kelimeler listesine ya da Sonu naş ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A N Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

ŞAN

2 Harfli Kelimeler

AN, AŞ

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KAYNAŞMA

  1. [isim] Kaynaşmak işi
    • "Atmosfer karşılıklı anlayış ve kaynaşma atmosferi idi." (Haldun Taner)
  2. Kalabalığın çok olduğu bir yerde kıpırdanma, hareketlilik
  3. Huzursuzluk
    • "Meclisteki kaynaşmalar yatıştı ve normal bir durum sağlanabildi mi?" (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

SIRNAŞIK

  1. [sıfat] Can sıktığına, rahatsız ettiğine aldırmadan bir kimseden sürekli, yalvarırcasına istekte bulunan ve bu isteğinde direnen (kimse)

SIRNAŞMA

  1. [isim] Sırnaşmak işi
    • "Yataktan kalktıktan sonra Emine'ye mütemadiyen sırnaşması var ki buna, kadın hiç tahammül edemiyordu." (Halide Edip Adıvar)

NAŞİRLİK
...
OYNAŞLIK

  1. [isim] Oynaşın işi veya mesleği
    • "Para ile gart garılara oynaşlık ediyormuşsun, diye arsız arsız sırıtmıştı." (Haldun Taner)

KAYNAŞLI
...
OYNAŞMAK

  1. [nsz] Birbiriyle oynamak
    • "Kardeşleri ile oynaşıyor, güreşiyor ve onları yeniyordu." (Ahmet Hikmet)
  2. Âşıktaşlık etmek
    • "Bu anlarda, en güzel bildiği birisiyle oynaşmak bile zevksizdir." (Sait Faik Abasıyanık)

KAYNAŞIK

  1. Birbirine kaynamış, kaynaşmış
  2. Kıpırdak, oynak (kadın)

YANAŞMAK

  1. [-e] Bir şeyin, bir kimsenin yanına gelmek
    • "Usulca avluya indim, rafa doğru yanaştım." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Vapur, kayık vb. kıyıya varmak
    • "Günün birinde kocaman bir motor Santa Maria'ya yanaştı, içinden çıkan bir subay muhafızlarla uzun uzun görüştü." (Refik Halit Karay)
  3. Karışmak, ilgilenmek, istek göstermek
    • "Ali Mehmet Bey, cihetlere yanaşacak kimselerden değildir." (Sermet Muhtar Alus)
  4. [nsz] İlişki kurmak
    • "Vahşi ve utangaç olduğu için pek yanaşmaz." (Reşat Nuri Güntekin)

GÜNAŞIRI

  1. [zarf] Bir gün ara ile, iki günde bir
    • "Gelir desen dar gelir / Günaşırı alacaklılar gelir." (Osman Cemal Kaygılı)

YANAŞLIK

  1. [isim] Deniz veya ırmakta iskele

SIRNAŞIŞ

  1. [isim] Sırnaşma işi veya biçimi

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü