İçinde müs olan 8 harfli 39 kelime var. İçerisinde MÜS bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında müs olan kelimeler listesine ya da Sonu müs ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

M S Ü Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

SÜ, ÜS

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

MÜSECCEL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Kütüğe geçirilmiş, tescil edilmiş, sicilli

MÜSKİRAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sarhoş eden şeyler, alkollü içkiler

MÜSEDDES

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Altıgen
  2. Divan edebiyatında her bendi altı dizeden oluşmuş nazım biçimi

MÜSEKKİN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Yatıştırıcı

MÜSTERİH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Bütün kaygılardan kurtulup gönlü rahata kavuşan, içi rahat olan
    • "Müsterih ol, artık hiç korkmayacak, mesut olacaksın." (Ömer Seyfettin)

MÜSABAKA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yarışma
    • "Biraz daha geçti, sırıkla yüksek atlama müsabakası ilan olundu." (Memduh Şevket Esendal)

MÜSTEBİT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Zorba
    • "Müstebit bir hükümdar."

MÜSTESNA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Bir bütünün veya kuralın dışında olan, kural dışı, şaz
  2. Benzerlerinden üstün olan, benzerleri az bulunan
    • "Kendisi bu resimlerin hepsinden daha sevimli, daha canlı, daha müstesna bir simaydı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  3. Kural dışı
  4. [zarf] Dışındaki, ayrı tutularak, hariç
    • "Bir iki gazete müstesna, bütün İstanbul basını da Serbest Fıkra taraflısı idi." (Falih Rıfkı Atay)

NAMÜSAİT

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Uygun olmayan, elverişsiz
    • "Bu imkân ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir." (Atatürk)

MÜSEVVİT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Müsvedde yapan kimse
    • "Müsevvit, bir tezkerenin müsveddesini yapan kâtibin unvanıdır." (Refik Halit Karay)
  2. Taslak yapan kimse

MÜSELMAN
...
MÜSADERE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Zor alım

MÜSTAMEL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Kullanılmış olan
  2. Yeni olmayan, eski

MÜSELLİM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Osmanlı Devleti'nde eyalet ve sancakta yönetimi elinde bulunduran kişi

MÜSTAKİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Kullanış yönünden başka bir yapı ile bağlantısı olmayan, bağımsız
    • "Müstakil ev."
  2. Kullanış yönünden belli kişi veya kişiler için ayrılmış olan
    • "Daireye on yıl, yirmi yıl sonra girenlerin her biri başköşelere kurulsun, müstakil oda sahipleri olsun ve hatta sana emirler versin..." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

MÜSELLES

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Üçgen
  2. Kokteyl türünden karışık bir içki
  3. Üç kere damıtılarak yapılmış özel bir şarap
  4. Üçlü

MÜSTAĞNİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Elinde olanla yetinen, doygun
  2. Nazlı davranan

MÜSTENİT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Dayanan, yaslanan

MÜSTECİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kira karşılığında bir yeri tutan kimse, kiracı

MÜSELLEM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] İnkâr edilemeyen, karşı çıkılamayan, söz götürmez

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü