İçinde mu olan 8 harfli 185 kelime var. İçerisinde MU bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında mu olan kelimeler listesine ya da Sonu mu ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MUZMAHİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Çökmüş, çöküntüye uğramış
-
[sıfat]
Çökmüş, çöküntüye uğramış
- MUHAMMİN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Oranlayan, tahmin eden
-
[sıfat]
Oranlayan, tahmin eden
- MAYMUNSU
-
-
[sıfat]
Maymun gibi, maymuna benzer
-
[sıfat]
Maymun gibi, maymuna benzer
- MUAMELAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İşlem
- "Muamelat müdürü."
-
[isim]
İşlem
- MUHARRİK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Hareketini sağlayan, harekete getiren
- "Muharrik kuvvet."
-
Kışkırtıcı, ayartıcı
-
[sıfat]
Hareketini sağlayan, harekete getiren
- MUDAREBE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir yandan sermaye, öte yandan emek konularak kurulan şirket
-
[isim]
Bir yandan sermaye, öte yandan emek konularak kurulan şirket
- MUMCULUK
- ...
- MUSTARİP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Istırap ve acı çeken
- "Büyük bir millet, gururunda, haklarında, tarihinde mağdur ve mustaripti." (Ahmet Hamdi Tanpınar)
- "Adada bulundukları haberi beni ne kadar heyecana düşürdüyse gitmeleri ihtimali de o derece mustarip etti." (Aka Gündüz)
-
[sıfat]
Istırap ve acı çeken
- ARMUDİYE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Nazarlık olarak takılan armut biçimindeki altın
-
[isim]
Nazarlık olarak takılan armut biçimindeki altın
- MUSAMMAT
- ...
- MUKTESİT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Tutumlu
-
[sıfat]
Tutumlu
- MECMUACI
-
-
[isim]
Dergi işleriyle uğraşan kimse
-
[isim]
Dergi işleriyle uğraşan kimse
- MUZIRLIK
-
-
[isim]
Zararlı olma, zararlı iş veya davranışlarda bulunma durumu
-
Zarar verici yaramazlık
- "Öne geçme derdiyle muzırlıklar icat ederdi." (Refik Erduran)
-
[isim]
Zararlı olma, zararlı iş veya davranışlarda bulunma durumu
- MUHAFAZA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Koruma, saklama, korunum
- "Zamanımızda kıymetli şeylerin muhafazası güçleşti." (Burhan Felek)
- "On sene evvelki külhanbeyi modasını o, tek başına hâlâ muhafaza ediyordu." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Koruma, saklama, korunum
- MUHTASAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Kısaltılmış olan
-
[sıfat]
Kısaltılmış olan
- MUHAKEME
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yargılama
- "Ferit bu aralık kendi kendine muhakemeler yürütmüş..." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Usa vurma
- "Daima felsefe yapmaya hazır, kurulmuş bir makineye benzeyen ukala dimağım muhakemeye başladı." (Ömer Seyfettin)
-
Bir sorunu çözmek için çıkar yol arama
- "Güldüm, şu muhakemem ne garip münasebetsizlikti." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Yargılama
- MUKATELE
- ...
- UMUMİLİK
- ...
- BAŞMEMUR
- ...
- MUHAKKAK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Doğruluğu, gerçekliği kesin olarak bilinen, gerçekliği kesinleşmiş
- "Muhakkak olan bir şey varsa herkese benzemediği idi." (Haldun Taner)
-
[zarf]
Kesinlikle
- "Eski terbiyeyi bilmesi de muhakkak tesirli oluyordu." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Doğruluğu, gerçekliği kesin olarak bilinen, gerçekliği kesinleşmiş