İçinde mekt olan 10 kelime var. İçerisinde MEKT bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında mekt olan kelimeler listesine ya da Sonu mekt ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
MEKTUPLAŞMAK
MEKTEPLİLİK, MEKTUPÇULUK, MEKTUPLAŞMA
EMEKTARLIK
MEKTEPLİ, MEKTUPÇU
EMEKTAR
MEKTEP, MEKTUP
E K M T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
KEM, KET, MET, TEK, TEM
2 Harfli Kelimeler
EK, EM, ET, KE, ME, TE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MEKTUPLAŞMAK
-
-
Karşılıklı mektup yazmak ve göndermek
- "Anlaşılıyor ki kocasıyla mektuplaşmak istiyormuş." (Memduh Şevket Esendal)
-
Karşılıklı mektup yazmak ve göndermek
- MEKTEPLİLİK
- ...
- MEKTUPLAŞMA
-
-
[isim]
Mektuplaşmak işi
-
[isim]
Mektuplaşmak işi
- MEKTUPÇULUK
-
-
[isim]
Mektupçunun görevi
-
[isim]
Mektupçunun görevi
- EMEKTARLIK
-
-
[isim]
Emektar olma durumu
-
[isim]
Emektar olma durumu
- MEKTUPÇU
-
-
[isim]
Osmanlılarda, bir resmî dairenin yazı işlerini yönetmekle yükümlü yüksek görevli kişi
-
Bir il idaresinin yazı işlerini yöneten görevli
-
[isim]
Osmanlılarda, bir resmî dairenin yazı işlerini yönetmekle yükümlü yüksek görevli kişi
- MEKTEPLİ
-
-
[isim]
Okula giden kimse, öğrenci
-
[sıfat]
Okulda yetişmiş olan, alaylı karşıtı
- "Kazada mektepli dişçi olmadığı için onu vilayete götürdüm." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Okula giden kimse, öğrenci
- EMEKTAR
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[sıfat]
Bir görevde uzun süre kalıp o işe emeği geçmiş olan (kimse)
- "Raşit çocuk, emektar hizmetçimiz ve sütannemin oğluydu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Çok kullanılmış, eski
- "Emektar makinenin tozlarını silip masaya yerleşmeye karar verdim." (Çetin Altan)
-
[sıfat]
Bir görevde uzun süre kalıp o işe emeği geçmiş olan (kimse)
- MEKTUP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir şey haber vermek, sormak, istemek veya duyguları bildirmek için birine çoğunlukla posta yoluyla gönderilen, zarfa konulmuş yazılı kâğıt, name
- "Mektubunda diyorsun ki gel gayri / Sütler kaymak tutar tutmaz ordayım." (Bekir Sıtkı Erdoğan)
- "Bir gün, bilmediğim bir memleketten bir mektup aldım." (Aka Gündüz)
-
[isim]
Bir şey haber vermek, sormak, istemek veya duyguları bildirmek için birine çoğunlukla posta yoluyla gönderilen, zarfa konulmuş yazılı kâğıt, name
- MEKTEP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Okul
- "Atatürk'ün hemen herkesin gördüğü, mektep kitaplarına kadar geçmiş bir fotoğrafı vardır." (Ahmet Hamdi Tanpınar)
- "Güzel havada mektebi asamamış bir ilkokul öğrencisi somurtkanlığı ile kafileye katıldım." (Haldun Taner)
- "Türkiye'de bedbinler, her şeyi siyah ve mübalağalı surette berbat görenler, mektepten çıkan eşek Marsıvandan çıkmaz, derler." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Okul