İçinde mek olan 7 harfli 140 kelime var. İçerisinde MEK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında mek olan kelimeler listesine ya da Sonu mek ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E K M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

KEM

2 Harfli Kelimeler

EK, EM, KE, ME

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ÜLEŞMEK

  1. [nsz] Bölüşmek, paylaşmak

EŞİNMEK

  1. [nsz] Hayvan, ayağıyla yeri kazmak

ESİRMEK

  1. [nsz] Sarhoş olmak
  2. Aklını yitirmek, delirmek
  3. Çok kızmak, sertleşmek

ÜRETMEK

  1. [nsz] Aynı türden canlıları çoğaltmak
    • "Tavuk üretmek."
  2. Ekonomik bir etkinlik sonucu ürün elde etmek
    • "Petrol üretmek. Çimento üretmek."
  3. Oluşturmak, yaratmak, meydana getirmek
    • "Şiir üretmek."

ELENMEK

  1. [nsz] Eleme işine konu olmak veya eleme işi yapılmak
    • "Kuyunun başında unum elenir / Kaytan bıyıklarım kana belenir." (Halk türküsü)
  2. Sınavda başarısız sayılmak
    • "İstekliler birer birer elenince en heveslisi ile karşı karşıya kaldı." (Haldun Taner)
  3. Süzülmek
    • "Bahçeye, kafeslerde elenen solgun bir ışık vurmuş." (Yusuf Ziya Ortaç)
  4. Yarışma dışı kalmak, yarışmadan çıkarılmak

İŞLEMEK

  1. [-i] Bir şeye emek vererek onu daha elverişli bir duruma getirmek
  2. [nsz] İnce ve süslü şeyler yapmak, nakışlamak
    • "Para için işlemediğini iddia eden bu fakir ihtiyar, şüphesiz, sanatının âşığıydı." (Memduh Şevket Esendal)
  3. [-e] İçine girmek, etkilemek, nüfuz etmek
    • "O uzun ve derin bakış genç adamın ta yüreğine kadar işlemişti." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  4. [nsz] İyi çalışmak, müşterisi bol olmak
  5. Durağan durumdan hareketli duruma geçmek, çalışmak
  6. Herhangi bir konuyu ele alarak incelemek, öğretmek
  7. Düşüncelerini herhangi birine etki yaparak benimsetmek
    • "Ali Rıza Bey bu ilk çocuğu ile, bir çiçek meraklısı, bahçesiyle oynar gibi oynamış, onu ancak kendi hayalinde yaşayan mükemmel insan maddelerine göre işlemişti." (Reşat Nuri Güntekin)
  8. [-den] İşlek, etkin durumda olmak
    • "Lütfügiller büyücek bahçelerinin ana yola açılan kapısından işlerlerdi." (Sait Faik Abasıyanık)
  9. [nsz] Çıban, olgunlaşma yolunda olmak
  10. [nsz] Yara, kapanmamak
  11. [nsz] Gidip gelmek
    • "Şimdi otomobillerin, otobüslerin işledikleri asfalt caddeden bir zamanlar ne kervan ne insan geçerdi." (Sermet Muhtar Alus)
  12. Hesapları, kayıtları düzenli olarak tutmak veya gereken yere aktarmak
    • "Tayın çizelgelerini düzenliyorum, ambar defterini işliyorum." (Erhan Bener)
  13. Herhangi bir ürünü satışa sunulmadan önce birtakım işlemlerden geçirmek

ESLEMEK

  1. [-i] Önem vermek, aldırış etmek

İMLEMEK

  1. [-i] İm koymak, imle göstermek
  2. Dolayısıyla anlatmak, ima etmek
    • "Bu tür kısaltmalar, adları geçenlerin, yakından tanıdığımız kişiler olduğunu imler." (Tomris Uyar)

EĞİLMEK

  1. [nsz] Belirli bir yönle açı oluşturacak bir durum almak, bir yöne doğru çarpılmak:, dikliğini kaybetmek
    • "Sofraya pilav gelince Aziz eğilerek kokladı." (Cahit Uçuk)
  2. İnsan, bir işi yapmak için belini eğmek
    • "Tenis oynarken yüz çeşit çeviklikler içinde eğilir, kalkar, sıçrar, koşar." (Refik Halit Karay)
  3. Başkasının baskısını veya egemenliğini benimsemek, kabul etmek
    • "Türk eğilmez."
  4. [-e] Bir işi önemseyip ele almak
    • "Bir yandan ayrıntılara eğilirken, bir yandan da bunları alaylı bir süzgeçten geçirir." (Salâh Birsel)

ELLEMEK

  1. [-i] Elle dokunmak, elle karıştırmak
    • "Görüyorsunuz, ben hiçbirini ellemiyor, hiçbirini açmıyorum." (Yusuf Ziya Ortaç)

EŞİLMEK

  1. [nsz] Eşme işine konu olmak

ÜŞÜRMEK

  1. [-i] Üşmek işini yaptırmak, saldırtmak
    • "Köpekleri onun üstüne üşürdü."

DÜZEMEK

  1. [-i] Herhangi bir karışımı istenilen orana göre hazırlamak, karışımın dozunu belirlemek

EVSEMEK

  1. [nsz] Evini, yurdunu özlemek

DİREMEK

  1. [-i] Bir şeyi dikine koymak, dayamak, durdurmak
  2. [-e] Direnmek, karşı koymak, inat etmek, ısrar etmek

SÜRÇMEK

  1. [nsz] Yürürken yanlış adım atıp dengesini yitirmek
  2. Dalgınlıkla yanlış bir iş yapmak, yanılmak

SERPMEK

  1. [-i] Bir şeyi dağılacak biçimde dökmek, saçmak
  2. Belli bir yere dağılacak biçimde dökmek
    • "Buzlarını atıp karabiberlerini serptikten sonra kadehleri iyice karıştırdım." (Necati Cumalı)
  3. [nsz] Yağmur veya kar azar azar, ince ince yağmak, serpiştirmek
    • "Yağmur serpiyor. Kar serpiyor."
  4. Vermek, saçmak

SÜRÜMEK

  1. [-i] Bir şeyi yerden kaldırmaksızın çekerek, iterek götürmek, sürüklemek
  2. Hafif bir şeyi sürüklemek
    • "Eteğini sürümek. Duvağını sürümek."
  3. Herhangi bir sebepten dolayı güçlükle yürümek
  4. Bir şeyi peşine takmak, alıp götürmek
    • "Diyar diyar beni aldı / Sürüdü gönlüm sürüdü." (Âşık Veysel)

ESNEMEK

  1. [nsz] Uykulu, sıkıntılı veya yorgunluk duyulan bir anda ağzı genişçe açarak soluk alıp vermek
    • "Birden çenelerim gerildi. Uzun uzun esnedim." (Ahmet Haşim)
  2. Bir cisim bir etki ile biçim değiştirmek
    • "Kapılar esnemiş, eğrilmiş; topuzları kaybolmuş." (Refik Halit Karay)
  3. Bollaşıp genişlemek

İLETMEK

  1. [-i] Götürmek, ulaştırmak, nakletmek, geçirmek
    • "Bunların tek kaygıları gördüklerini, duyduklarını okurlara iletmektir." (Salâh Birsel)
  2. Elektrik akımı, ısı, gaz vb.ni bir yerden başka bir yere götürmek

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü