İçinde me olan 5 harfli 286 kelime var. İçerisinde ME bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında me olan kelimeler listesine ya da Sonu me ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EM, ME
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DÜŞME
-
-
[isim]
Düşmek işi
-
[isim]
Düşmek işi
- MESİH
- ...
- KAİME
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Buyruk, resmî kâğıt, ferman
- "Mezat kaimesi."
-
Kâğıt para, kâğıt lira, kayme
- "Atıf Bey cüzdanından çıkardığı bir reçeteyle bir beş liralık kaimeyi uzatarak..." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Buyruk, resmî kâğıt, ferman
- MEDÜZ
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Denizanası
-
[isim]
Denizanası
- YENME
-
-
[isim]
Yenmek işi
-
[isim]
Yenmek işi
- SÜMEN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Üzerinde yazı yazmaya, arasında evrak saklamaya yarayan deri kaplı altlık
- "... yazıhanenin sümeni üzerinde, ona gerekli kâğıtları imzalatırken..." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Üzerinde yazı yazmaya, arasında evrak saklamaya yarayan deri kaplı altlık
- DERME
-
-
[isim]
Dermek işi
-
Aynı türden bir araya getirilmiş şeylerin hepsi, koleksiyon
-
[isim]
Dermek işi
- ANİME
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Japon çizgi filmi
-
[isim]
Japon çizgi filmi
- GURME
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Tatbilir
- "Değme gurmelere taş çıkartacak kadar bilgili ve deneyimlidir." (Ahmet Ümit)
-
[isim]
Tatbilir
- MESMU
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
İşitilmiş, duyulmuş olan
-
[sıfat]
İşitilmiş, duyulmuş olan
- METAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Çürümekte olan karbonlu maddelerden çıkan, havada sarı bir alevle yanan, renksiz bir gaz, bataklık gazı (CH4)
-
[isim]
Çürümekte olan karbonlu maddelerden çıkan, havada sarı bir alevle yanan, renksiz bir gaz, bataklık gazı (CH4)
- DÜMEN
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Hava ve deniz taşıtlarında, taşıta istenilen yönü vermeye ve belirli bir doğrultuda götürmeye yarayan hareketli parça
- "Herhâlde kaçmayı düşünüyor olmalıydı. Yolun kenarındaki tek tük ağaçlara doğru dümen kırdı." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Kimimiz dümen tutar mavnalarda / Kimimiz çımacıdır halat başında." (Orhan Veli Kanık)
- "Başımıza gelenler, son elli yılda ekonominin dümenini elinde tutan sıfırlardan kaynaklanıyor." (Aydın Boysan)
-
Yönetim, idare
-
Dalavere, hile
- "Hani öldürseler yaşayamazdı bensiz? Yalan mıydı? Dümen miydi?" (Orhan Kemal)
-
[isim]
Hava ve deniz taşıtlarında, taşıta istenilen yönü vermeye ve belirli bir doğrultuda götürmeye yarayan hareketli parça
- MELUN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Tanrı tarafından lanetlenmiş olan, lanetli
- "Melun şeytan."
-
[isim]
Lanetlenmiş kimse
- "Kendisini Müslüman adıyla takdim eden bu kır saçlı melunu da tanıdım." (Aka Gündüz)
-
Nefretle karşılanan, kötü
-
[sıfat]
Tanrı tarafından lanetlenmiş olan, lanetli
- MEMAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ölüm
- "Hayat memat meselesi."
-
[isim]
Ölüm
- ÖLMEZ
-
-
[sıfat]
Ölümsüz, kalıcı olan
- "Her kim ki olursa bu sırra mazhar / Dünyaya bırakır ölmez bir eser." (Âşık Veysel)
-
Çok dayanıklı, kolay eskimeyen
-
[sıfat]
Ölümsüz, kalıcı olan
- SEKME
-
-
[isim]
Sekmek işi
-
Bir merminin bir yere veya bir cisme vurduktan sonra sıçraması
-
[isim]
Sekmek işi
- MEHAZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir eser yazılırken başvurulan kaynak
-
[isim]
Bir eser yazılırken başvurulan kaynak
- ELEME
-
-
[isim]
Elemek işi, eliminasyon
-
Çeyrek sona katılacak sporcu ve takımları ayırmak için düzenlenen seçme yarışı
-
[isim]
Elemek işi, eliminasyon
- KAMER
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ay
-
[isim]
Ay
- TÜMEN
-
-
[isim]
Tugayla kolordu arasında yer alan birlik, fırka
- "Cehennem içinde boğuşan tümenin kurtuluşu demek olan bu haber onun tunçtan yüzünü değiştirmiyor." (Halide Edip Adıvar)
-
On bin erden oluşan asker kuvveti
-
Büyük küme, yığın
-
[sıfat]
On bin
-
[isim]
Tugayla kolordu arasında yer alan birlik, fırka