İçinde ma olan 8 harfli 1679 kelime var. İçerisinde MA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ma olan kelimeler listesine ya da Sonu ma ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AM, MA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ATANILMA
- ...
- KAHROLMA
-
-
[isim]
Kahrolmak işi
-
[isim]
Kahrolmak işi
- KISKANMA
-
-
[isim]
Kıskanmak işi
-
[isim]
Kıskanmak işi
- KIYMASIZ
-
-
[sıfat]
İçinde kıyma bulunmayan (yemek)
- "Kıymasız Ankara döneri."
-
İçinde kurt bulunmayan (meyve)
-
[sıfat]
İçinde kıyma bulunmayan (yemek)
- MAARİFÇİ
-
-
[isim]
Öğretim ve eğitim kurum veya kuruluşlarında çalışan kimse
-
[isim]
Öğretim ve eğitim kurum veya kuruluşlarında çalışan kimse
- SOĞRULMA
-
-
[isim]
Soğurulma
-
[isim]
Soğurulma
- UZATMALI
-
-
[sıfat]
Süresi uzatılan
- "Uzatmalı maç."
-
[sıfat]
Süresi uzatılan
- AMASYALI
- ...
- AYRIŞMAK
-
-
[nsz]
Birbirinden ayrılmak, birliği bozmak
-
Moleküller, türlü etkenler sebebiyle geçici olarak daha yalın atom veya moleküllere bölünmek
-
[nsz]
Birbirinden ayrılmak, birliği bozmak
- ÇALIŞMAK
-
-
[nsz]
Bir şeyi oluşturmak veya ortaya çıkarmak için emek harcamak
- "Bu eser için üç yıl çalıştım."
- "Çalışıp çabaladı, sonunda bana da tahlilci bir zihniyet aşıladı." (Halide Edip Adıvar)
-
Herhangi bir iş üzerinde olmak
-
İşi veya görevi olmak, bulunmak
- "Kışları onun mandırasında çalışıyor." (Haldun Taner)
-
Makine veya aletler işe yarar durumda olmak veya işlemekte bulunmak
-
[-e]
Bir şeyi yapmak için gereken çarelere başvurmak, o şeyi gerçekleştirmek için kendini zorlamak, çaba harcamak
- "Olduğundan fazla yaşlı görünmeye çalıştığını sezdim." (Refik Halit Karay)
-
[-e]
Bir şeyi öğrenmek veya yapmak için emek vermek
- "Dar ve sapa yollardan hızla yürümeye çalışıyorduk." (Ahmet Hamdi Tanpınar)
-
[nsz]
Bir şeyi oluşturmak veya ortaya çıkarmak için emek harcamak
- ÇATLAMAK
-
-
[nsz]
Parçaları ayrılıp dağılmayacak biçimde yarılmak
- "Bardak çatladı."
-
Bir yüzeyde kırışıklar, çizgiler oluşmak
- "Meşin ciltlerin çoğu kıvrılmış, bir kısmı da arkalarından çatlamıştı." (Ahmet Hamdi Tanpınar)
-
Aşırı yemekten, içmekten, yorgunluktan, ağlamaktan ölecek duruma gelmek veya ölmek
-
[-den]
Sıkıntı, sevinç, yalnızlık, heyecan, sabırsızlık, kıskançlık vb. ruhsal durumları aşırı derecede duymak
- "Neredeyse sevincinden yüreği çat deyip ortasından çatlayacaktı." (Yahya Kemal)
-
[nsz]
Parçaları ayrılıp dağılmayacak biçimde yarılmak
- DIZLAMAK
-
-
[-i]
Dolandırmak, çarpmak, soymak
-
[-i]
Dolandırmak, çarpmak, soymak
- HALLOLMA
-
-
[isim]
Hallolmak durumu
-
[isim]
Hallolmak durumu
- KARARMAK
-
-
[nsz]
Rengi karaya dönmek, siyahlaşmak
-
Işık sönmek, kısılmak veya gücü azalmak
- "Hava iyice kararmış, caddenin bütün elektrikleri yanmıştı." (Peyami Safa)
-
Ateş sönmeye yüz tutmak
-
Kederlenmek, canı sıkılmak
-
Niteliğini yitirmek
- "Eşsiz hafızası sönüyor, sağduyusu kararıyordu." (Falih Rıfkı Atay)
-
[nsz]
Rengi karaya dönmek, siyahlaşmak
- LAKLAMAK
-
-
[-i]
Laka veya vernik sürmek
-
[-i]
Laka veya vernik sürmek
- MAKULLÜK
- ...
- MÜHİMMAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Savaş gereçleri
- "Otomobillerdeki topçu mühimmatını kurtarıp mahalline ulaştırmak elzemdi." (Aka Gündüz)
-
Cephane
-
[isim]
Savaş gereçleri
- RUMLAŞMA
- ...
- SINATMAK
-
-
[-i]
Sınama işini yaptırmak
-
[-i]
Sınama işini yaptırmak
- SONLANMA
-
-
[isim]
Sonlanmak işi
-
[isim]
Sonlanmak işi