İçinde ma olan 7 harfli 1164 kelime var. İçerisinde MA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ma olan kelimeler listesine ya da Sonu ma ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AM, MA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ANILMAK
-
-
[nsz]
Anma işine konu olmak, hatırlanmak
- "Oğlakçı köyünün Kerem Dede diye anılan beyaz sakallı, güzel yüzlü âşık bir şairi varmış." (Halide Edip Adıvar)
-
[nsz]
Anma işine konu olmak, hatırlanmak
- AŞILAMA
-
-
[isim]
Aşılamak işi
-
Yeni aşılanmış ağaç
- "Aşılamaları sık sık sulamalı."
-
Soğuğa sıcak, sıcağa soğuk su katma
-
Bitkilerin aşı yoluyla üretilmesi, ilkah
-
[sıfat]
Bu yolla elde edilmiş
- "Aşılama su."
-
[sıfat]
Aşılanmış (ağaç)
-
[isim]
Aşılamak işi
- GOMALAK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Mobilya cilası ve zamk yapımında kullanılan, alkolde eriyen bir tür hayvansal reçine
-
[isim]
Mobilya cilası ve zamk yapımında kullanılan, alkolde eriyen bir tür hayvansal reçine
- MAKOSEN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kuzey Amerika Kızılderililerinin giydiği deriden yapılmış, tek parça ayakkabı
-
Kısa ökçeli, bağsız ayakkabı
-
[isim]
Kuzey Amerika Kızılderililerinin giydiği deriden yapılmış, tek parça ayakkabı
- AYRILMA
-
-
[isim]
Ayrılmak işi
-
Bir biçmeden geçen beyaz ışığın türlü renklerde görünmesi
-
[isim]
Ayrılmak işi
- BUMLAMA
-
-
[isim]
Bumlamak işi
-
[isim]
Bumlamak işi
- İDMANLI
-
-
[sıfat]
İdman yaparak çeviklik kazanmış olan (kimse), antrenmanlı
-
Herhangi bir şeye alışmış ve onu yadırgamaz duruma gelmiş olan (kimse)
- "İkimiz de yaş farkına rağmen idmanlı, eli yatkın adamlardık." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
İdman yaparak çeviklik kazanmış olan (kimse), antrenmanlı
- KIRMALI
-
-
[sıfat]
Üstünde kırmaları bulunan (giysi), pilili
-
[sıfat]
Üstünde kırmaları bulunan (giysi), pilili
- SALLAMA
-
-
[isim]
Sallamak işi
-
[isim]
Sallamak işi
- UZLAŞMA
-
-
[isim]
Uzlaşmak durumu, uyuşma, uzlaşı, uzlaşım, mutabakat, konsensüs
- "Yoksa mutlu bir şansla bir uzlaşma olacak, bu da yumuşak bir tasfiyeye imkân bırakacak mıydı?" (Tarık Buğra)
-
[isim]
Uzlaşmak durumu, uyuşma, uzlaşı, uzlaşım, mutabakat, konsensüs
- YASLAMA
-
-
[isim]
Yaslamak işi
-
[isim]
Yaslamak işi
- TAŞITMA
-
-
[isim]
Taşıtmak işi
-
[isim]
Taşıtmak işi
- UYDURMA
-
-
[isim]
Uydurmak işi
-
Gerçek olmayan, gerçekmiş gibi gösterilen haber, asparagas
-
[sıfat]
Gerçek dışı, uydurulmuş olan, yalan, sahte, asılsız, düzme, palavra
- "Atatürk'ün Osmanlıcayı Türkçeleştirmek hususundaki güzel arzusunu bugünkü 'uydurma dilcilik' gayretine alet etmişiz." (Burhan Felek)
-
[isim]
Uydurmak işi
- YANŞAMA
-
-
[isim]
Yanşamak işi
-
[isim]
Yanşamak işi
- BOŞATMA
-
-
[isim]
Boşatmak işi
-
[isim]
Boşatmak işi
- FIKRAMA
-
-
[isim]
Fıkramak işi veya durumu
-
[isim]
Fıkramak işi veya durumu
- GAKLAMA
-
-
[isim]
Gaklamak işi
-
[isim]
Gaklamak işi
- KARIKMA
-
-
[isim]
Karıkmak işi
-
[isim]
Karıkmak işi
- SOĞUTMA
-
-
[isim]
Soğutmak işi
-
[isim]
Soğutmak işi
- AMANSIZ
-
-
[sıfat]
Aman vermez, acımasız, cana kıyıcı
- "Osmanlı hâkimiyetinden sonra, Sırplarla Avusturyalılar arasında amansız bir mücadele başlamıştır." (Falih Rıfkı Atay)
-
[sıfat]
Aman vermez, acımasız, cana kıyıcı