İçinde olan 7 harfli 134 kelime var. İçerisinde LÜ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında lü olan kelimeler listesine ya da Sonu lü ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KÖTÜLÜK

  1. [isim] Kötü olma durumu, kemlik, şer
    • "Havaların kötülüğü yüzünden..."
    • "Kötülük edeni öldürür veya ayetlerin emrettiği cezalardan birini verir." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Zarar verecek davranış veya söz
    • "Hiç çare yok, bu tüller yırtılacak ve bütün korkunçluğuyla kötülük ateşi çıkarılacaktır ortaya." (Çetin Altan)

DÜZGÜLÜ

  1. [sıfat] Düzgüye uygun, normal

GÖRGÜLÜ

  1. [sıfat] Görgüsü olan
    • "Bildiğini iyi bilen, görgülü, kendine güveni tam olan bir erkekti." (Necati Cumalı)

SÜLÜĞEN

  1. [isim] Erimiş kurşunun, bir hava akımında yükseltgenmesiyle üretilen, çok yoğun ve zehirli, pas önleyici astar boyaların hazırlanmasında kullanılan kırmızı boya

DÖKÜLÜŞ

  1. [isim] Dökülme işi veya biçimi

DÜRÜLÜŞ

  1. [isim] Dürülme işi veya biçimi

ÖLÜMSÜZ

  1. [sıfat] Hiçbir zaman ölmeyecek olan, ebedî, layemut
    • "Nerede o süngü takmış birliğinin önünde ölümsüz gibi saldıran genç subay?" (Atilla İlhan)
  2. Hiç unutulmayacak, daima anılacak olan, ebedî

LÜFERCİ

  1. [isim] Lüfer avcısı veya lüfer yemesini seven kimse

SÖNÜMLÜ

  1. [sıfat] Belirli bir sürede genliği sıfıra inen (salınım hareketi)

ÜZÜNÇLÜ

  1. [sıfat] Üzüntülü
    • "İçlerinden biri titrek ve üzünçlü bir sesle hicazkâr üzerinde gezinmeye başladı." (Salâh Birsel)

YÜLÜNME

  1. [isim] Yülünmek işi

GÖNÜLLÜ

  1. [sıfat] Bir işi yapmayı hiçbir yükümlülüğü yokken isteyerek üstlenen
    • "Yabancı dil bildiği için de Kore'ye gönüllü olarak göndermeye kalkmışlardı." (Çetin Altan)
  2. Çok istekli
    • "Henüz nizamiye ve gönüllü taburların neferleri dağılmamıştı." (Ömer Seyfettin)
  3. [isim] Seven kimse veya sevgili

SÜRÜLÜŞ

  1. [isim] Sürülme işi veya biçimi

FLÖRTLÜ
...
KULÜPÇÜ

  1. [isim] Kulüp işleten kimse

ZÜLÜFLÜ

  1. [sıfat] Zülfü olan

PÜRÜZLÜ

  1. [sıfat] Pürüzü olan
    • "Pürüzlü cilt."
  2. Boğuk ve bozuk (ses)
    • "Sesi hâlâ pürüzlü idi." (Haldun Taner)
  3. Karışık, güç (durum, iş)
    • "Mesele pürüzlüdür, bir skandal hâlini almasından korkulur." (Refik Halit Karay)

KÜÇÜLÜŞ

  1. [isim] Küçülme işi veya biçimi

AÇGÖZLÜ

  1. [sıfat] Mala, yiyeceğe ve içeceğe doymak bilmeyen, açgöz, gözü aç, doymaz, tamahkâr, haris, hırslı, cam göz, tokgözlü karşıtı
    • "Bir sürü dedikodudan çekindim, eksik olmasın muhtar pek açgözlü değilmiş." (Aka Gündüz)

BÜRGÜLÜ

  1. [sıfat] Bürgüsü olan
    • "Islak kayanın ardına sinmiş, bürgülü bir kadınla yan yana oturuyor." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü