İçinde lk olan 5 harfli 19 kelime var. İçerisinde LK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında lk olan kelimeler listesine ya da Sonu lk ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ALKAN

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Doymuş alifatik hidrokarbonların genel adı, parafin

İLKAH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Dölleme
  2. Döllenme
  3. Aşılama

ALKIŞ

  1. [isim] Bir şeyin beğenildiğini, onaylandığını anlatmak için el çırpma, alkışlama, kargış karşıtı
    • "Daha ilk nağmelerde meyhaneyi sarsan bir alkış tufanı koptu." (Sait Faik Abasıyanık)

ÜLKER
...
POLKA

  1. [isim] Bir çeşit Polonya dansı
  2. Bu dansın müziği

HALKA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Çeşitli metallerden veya tahtadan yapılmış çember
    • "Belinde uzun gümüş halkalarla asılı gümüş anahtarları vardı." (Falih Rıfkı Atay)
    • "Alevlerin etrafında halka olduk ve konuştuk." (Halide Edip Adıvar)
  2. Çember biçiminde çeşitli nesnelerden yapılmış tutturma aracı
    • "Perde halkası."
  3. Değerli metallerden yapılan çember biçimindeki süs eşyası
    • "Kulağındaki altın halka. Nişan halkası."
  4. Su gibi sıvıların içine katı bir nesnenin düşmesiyle oluşan, gittikçe büyüyerek açılan çembere benzeyen biçim
    • "Suda halkalar oluştu."
  5. Çember biçiminde dizilmiş topluluk
  6. Uykusuzluk, yorgunluk, üzüntü vb. sebeplerle göz altında beliren koyuluk
    • "Benim mi Allah'ım bu çizgili yüz? / Ya gözler altındaki mor halkalar?" (Cahit Sıtkı Tarancı)
  7. Bir tür ufak, yağlı ve tuzlu simit
    • "İstanbul fırınları çocuk bileği gibi ince halkalar yaparlardı." (Reşat Nuri Güntekin)
  8. [sıfat] Çember biçiminde olan
  9. Yerden yüksekliği ayarlanabilen aralıklara asılı iki halatın uçlarına takılan 18 cm çapında, 28 mm kalınlığında tahta veya deri kaplı iki demir halkadan oluşan asılma araçlarından her biri

BALKI

  1. [isim] Ağrı, sancı
  2. [sıfat] Güzel, süslü, parlak

YILKI

  1. [isim] At, eşek gibi tek tırnaklı hayvan sürüsü
  2. Başıboş bırakılmış at veya eşek

ALKOL

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bira, şarap vb. sıvıların veya pancar, patates nişastasının şekere dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan glikoz çözeltilerin mayalaşmış özlerinin damıtılmasıyla elde edilen, kokulu, uçucu, yanıcı, renksiz sıvı, ispirto, etanol, etil alkol
  2. Her türlü alkollü içki
    • "Nefesleri alkol kokan bu kimseler pis paçavralar giyinmişlerdi." (Peyami Safa)

ÇALKI

  1. [isim] Çalgıç
  2. Tırpan

HELKE

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Bakraç, kova, herke

ALKIM

  1. [isim] Gökkuşağı

TİLKİ

  1. [isim] Köpekgillerden, uzunluğu 90 cm, kuyruğu 30 cm kadar, ırklarına göre çeşitli renklerde olan, ağız ve burnu uzun ve sivri, kümes hayvanlarına zarar veren, kürkü beğenilen bir memeli türü (Vulpes)
  2. [sıfat] Bu hayvanın postundan yapılan (manto vb.)
    • "İki hanım yaşları geçkince olmasına bakmayarak sürmüşler, boyanmışlar, omuzlarına tilkilerini almış, kurulmuşlar." (Memduh Şevket Esendal)
  3. [sıfat] Çok kurnaz
    • "Ne tilkidir o, bilmezsiniz."

MÜLKİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Bir ülkeyle ilgili olan
  2. Ülke yönetimine ilişkin
  3. Asker sınıfı dışında kalan
    • "Mülki erkân."

İLKİN

  1. [zarf] Başta, başlangıçta, önce, iptida
    • "Rıza da ilkin onlara katılmış gidiyorken birden vazgeçti." (Haldun Taner)

BELKİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Olabilir ki, muhtemel olarak
    • "Belki de bu durumun kusuru bizde." (Burhan Felek)
  2. [bağlaç] Olsa olsa, ya ... ya ..., ihtimal
    • "Belki bir sabah vakti, belki bir gece yarısı / Artık nefes almayı bırakıp gideceğiz." (Zeki Ömer Defne)

İLKEL

  1. [sıfat] İlk durumunda kalmış olan, gelişmesinin başında bulunan, iptidai, primitif
    • "İran'da ve Afganistan'da bu aşiretleri idare edenlerin ilkel planda kalmış menfaatleri var." (Çetin Altan)
  2. Sanatta yalın bir nitelik gösteren, yapmacıksız olan, primitif
  3. [isim] Özellikle XIV-XV. yüzyıllarda İtalyan ressamlarına, Orta Çağ sonlarında Avrupa ressamlarına verilen ad
  4. Eğitimsiz, kültürsüz, görgüsüz
  5. Zaman bakımından en eski olan, iptidai, primitif

ALKİL

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Alkol kökü

SİLKİ

  1. [isim] Uykuda sıçrama

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü