İçinde li olan 5 harfli 187 kelime var. İçerisinde Lİ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında li olan kelimeler listesine ya da Sonu li ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
L İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
İL
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- AHALİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Aralarında aynı yerde bulunmaktan başka hiçbir ortak özellik bulunmayan kişilerden oluşan topluluk
- "Mevsim daha Boğaz'ın bütün ahalisini toplayamamıştır." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Bir yerde toplanan kalabalık, halk
- "Ahaliden kimsenin kendisini tanımaması için bir siyah mantoya bürünmüştü." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Aralarında aynı yerde bulunmaktan başka hiçbir ortak özellik bulunmayan kişilerden oluşan topluluk
- POLİM
- ...
- APLİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Duvar şamdanı, duvar lambası
-
[isim]
Duvar şamdanı, duvar lambası
- BELİĞ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Belagati olan, belagatli
-
Anlaşılır
- "Çeşmeden sökülmüş o kitabenin yeri kendisinden daha beliğ bir şekilde, hafızamda kaldı." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[sıfat]
Belagati olan, belagatli
- İTLİK
-
-
[isim]
İt olma durumu veya itçe davranış
- "Hatıralarda ırza ve namusa taarruzu, itliği kalmıştı." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
İt olma durumu veya itçe davranış
- LİMBO
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Irmaklarda, sığ sularda yük taşıyan bir tür tekne
-
Bir ticaret gemisinin içindeki yükü, bordasına yanaşan başka bir gemiye aktarma işlemi
-
[isim]
Irmaklarda, sığ sularda yük taşıyan bir tür tekne
- PELİN
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Birleşikgillerden, yapraklarında ve öteki bölümlerinde çok acı, kokulu bir madde bulunan, hekimlikte kullanılan çok yıllık ve otsu bir bitki, pelin otu, acı pelin, akpelin (Artemisia absinthium)
-
[isim]
Birleşikgillerden, yapraklarında ve öteki bölümlerinde çok acı, kokulu bir madde bulunan, hekimlikte kullanılan çok yıllık ve otsu bir bitki, pelin otu, acı pelin, akpelin (Artemisia absinthium)
- BİLİR
-
-
[sıfat]
"Anlar, sayar, yapar" anlamları ile adlarla birleşerek birleşik sıfat kuran bir söz
- "İşbilir."
-
[sıfat]
"Anlar, sayar, yapar" anlamları ile adlarla birleşerek birleşik sıfat kuran bir söz
- SİLİŞ
-
-
[isim]
Silme işi veya biçimi
-
[isim]
Silme işi veya biçimi
- ŞİLİN
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Avusturya para birimi
-
İngiliz sömürgelerinde ve başka bazı ülkelerde para birimi
-
İngiliz lirasının yirmide biri olan para
-
[isim]
Avusturya para birimi
- MİMLİ
-
-
[sıfat]
Genellikle davranışlarından kuşku duyulan, kötü olarak bilinen, mimlenmiş
-
[sıfat]
Genellikle davranışlarından kuşku duyulan, kötü olarak bilinen, mimlenmiş
- LİSAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Dil (I)
- "Mektup uzun değildi, biraz da ticari bir lisanla yazılmıştı." (Peyami Safa)
- "Ağaç lisana gelerek..."
-
[isim]
Dil (I)
- CELİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Çok büyük, ulu
-
Çok büyük, ulu (Tanrı)
-
[sıfat]
Çok büyük, ulu
- YERLİ
-
-
[sıfat]
Taşınamayan, başka yere götürülemeyen
- "Yerli dolap. Yerli sedir."
-
Belli bir bölgede yetişen
- "Yerli muz. Yerli meyve."
-
Yurt içinde yapılan veya bir yurdun kendine özgü niteliklerini taşıyan
- "Yerli halıları gördüm, koyu sıcak kırmızılarla diri maviler ağır basıyordu." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
-
Oturduğu bölgede doğup büyüyen, ataları da orada yaşamış olan kimse
- "Ben buranın yerlisiyim, siz yabancı ve belki de geçicisiniz." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Taşınamayan, başka yere götürülemeyen
- TELİN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Lanet okuma, lanetleme, kargıma, kargış
-
[isim]
Lanet okuma, lanetleme, kargıma, kargış
- BELİT
-
-
[isim]
Kendiliğinden apaçık ve bundan dolayı öteki önermelerin ön dayanağı sayılan temel önerme, mütearife, aksiyom
- ""Tüm, parçaların her birinden büyüktür" sözü bir belittir."
-
[isim]
Kendiliğinden apaçık ve bundan dolayı öteki önermelerin ön dayanağı sayılan temel önerme, mütearife, aksiyom
- FİŞLİ
-
-
[sıfat]
Fişe yazılmış olan
-
Fişi olan
-
Güvenlik kuruluşlarında kaydı bulunan (kimse)
-
[sıfat]
Fişe yazılmış olan
- EKİLİ
-
-
[sıfat]
Ekilmiş olan, mezru
- "Ekili tarla."
-
[sıfat]
Ekilmiş olan, mezru
- LİYAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yabani ormanlarda yetişen parazit sarmaşığı
- "Önünüz liyanlarla sımsıkı örülmüştür." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Yabani ormanlarda yetişen parazit sarmaşığı
- TELİF
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Uzlaştırma
- "Eski insanlar, esasen bu iki hadiseyi telif etmişler." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Kitap yazma
- "Babamın gene o tarihte oynanan bir telif piyesi de o sahnede oynamıştı." (Halit Fahri Ozansoy)
-
Telif hakkı
-
[isim]
Uzlaştırma