İçinde li olan 5 harfli 187 kelime var. İçerisinde Lİ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında li olan kelimeler listesine ya da Sonu li ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
L İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
İL
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- HAYLİ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Epey, oldukça çok
- "Akşamları Zeyno, çeşme başında hayli zor bir duruma düşüyordu." (Halide Edip Adıvar)
-
[zarf]
Oldukça
- "Hayli yoruldum."
-
[sıfat]
Epey, oldukça çok
- MİLLİ
-
-
[sıfat]
Mili (I, II) olan
-
[sıfat]
Mili (I, II) olan
- SELİS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Akıcı
-
[sıfat]
Akıcı
- BİRLİ
-
-
[sıfat]
Bir parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden bir tane bulunan
-
[isim]
İskambil, domino vb. oyunlarda bir işaretini taşıyan kâğıt veya pul, as
-
[sıfat]
Bir parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden bir tane bulunan
- BİNLİ
- ...
- TALİP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
İsteyen, istekli
- "Keşke bilmeksizin, tesadüfen, İsmail'in almak istediği bu kıza talip çıkmış bir adam vaziyetinde kalsaydım." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Genellikle evlenmek isteyen ve bu isteğini evleneceği kimseye bildiren erkek
- "O taşralı müteahhidin ona talip olmasıyla bütün bu tasavvurlar bir anda yıkılıvermişti." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
İsteyen, istekli
- HALİS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Katışık olmayan, katışıksız, saf
- "İşte halis çay buna derler." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Katışık olmayan, katışıksız, saf
- NAKLİ
- ...
- KİLİT
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Anahtar, düğme gibi takılıp çıkarılabilen bir parça yardımıyla çalışan kapatma aleti
- "Sonunda kapının kilidi göz yaşlarıma dayanamadı." (Yusuf Ziya Ortaç)
- "O gün her tarafı kilit kürek altına aldı." (Ömer Seyfettin)
- "... evime kilit kürek ol diye onun sırtını okşar." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Bir yanı değirmi, öbür yanına demir çubuk geçirilmiş olan yarım halka
-
Atların alnından alt çenesine uzanan beyazlık
-
[isim]
Anahtar, düğme gibi takılıp çıkarılabilen bir parça yardımıyla çalışan kapatma aleti
- YELİN
-
-
[isim]
İnek, manda, koyun vb. hayvanlarda memenin süt toplanan bölümü
-
[isim]
İnek, manda, koyun vb. hayvanlarda memenin süt toplanan bölümü
- SÜFLİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Aşağı, aşağılık, bayağı, adi
- "Sabri'nin maceraları hep böyle süfli şeylerden ibaret değildi." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Kılıksız, pis kılıklı, hırpani
-
[sıfat]
Aşağı, aşağılık, bayağı, adi
- LİDYA
- ...
- LİTRE
-
Kelime Kökeni : Yunanca
-
[isim]
Sıvıları ölçmede kullanılan, bir desimetreküp hacminde ölçü birimi
-
[sıfat]
Bu birimde bir kabın alabileceği miktarda olan
- "Şimdi yedek iki litre kan var elimizde." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Sıvıları ölçmede kullanılan, bir desimetreküp hacminde ölçü birimi
- SALİP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Haç
-
[isim]
Haç
- BEŞLİ
-
-
[sıfat]
Beş parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden beş tane bulunan
-
[isim]
İskambil, domino vb. oyunlarda üzerinde beş işareti bulunan kâğıt veya pul
-
[isim]
Divan edebiyatında beş dizeli bölümlerden oluşmuş manzume, muhammes
-
[isim]
Halk edebiyatında üçlemeli bir bende, konu ile ilgili aynı ölçüde bir çift dizenin bağlanmasıyla oluşan manzume
-
[isim]
Beş ses veya beş müzik aracı için yazılan müzik eseri, kentet
-
[isim]
Beş müzisyenin çaldığı caz orkestrası
-
[sıfat]
Beş parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden beş tane bulunan
- BELİĞ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Belagati olan, belagatli
-
Anlaşılır
- "Çeşmeden sökülmüş o kitabenin yeri kendisinden daha beliğ bir şekilde, hafızamda kaldı." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[sıfat]
Belagati olan, belagatli
- İKLİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yeryüzünün herhangi bir yerinde hava olaylarına bağlı olarak gerçekleşen etkilerin uzun yılların ortalamasına dayanan durumu, abuhava
-
Ülke, diyar
- "Geceleri çalışmak, gündüzlerinin çok sıcak olduğu iklimlerde alışılmış manzaralardandır." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Yeryüzünün herhangi bir yerinde hava olaylarına bağlı olarak gerçekleşen etkilerin uzun yılların ortalamasına dayanan durumu, abuhava
- HALİK
- ...
- LİGER
- ...
- FİİLİ
- ...