İçinde li olan 4 harfli 60 kelime var. İçerisinde Lİ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında li olan kelimeler listesine ya da Sonu li ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
L İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
İL
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BELİ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[edat]
Evet
-
[edat]
Evet
- EVLİ
-
-
[sıfat]
Evlenmiş olan (kadın veya erkek)
- "İlk tanıştığı adamlara derhâl evli olup olmadıklarını sorar." (Refik Halit Karay)
-
Herhangi bir sayıda ev bulunan (yer)
- "Yirmi evli bir köy."
-
Evi olan
-
[sıfat]
Evlenmiş olan (kadın veya erkek)
- İLİÇ
- ...
- LİNÇ
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Birden çok kimsenin kendilerine göre suç olan bir davranışından ötürü birini, yasa dışı ve yargılamasız olarak taş, sopa vb. araçlarla döverek öldürmesi
- "Yakalamışlar adamı. Ahali linç edecekmiş az kalsın." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Birden çok kimsenin kendilerine göre suç olan bir davranışından ötürü birini, yasa dışı ve yargılamasız olarak taş, sopa vb. araçlarla döverek öldürmesi
- İSLİ
-
-
İsi olan, islenmiş, is bulaşmış
- "Alevlerin ortasında, dibi isli bir kazan." (Haldun Taner)
-
[zarf]
İs verecek biçimde (yanmak)
-
İsi olan, islenmiş, is bulaşmış
- İÇLİ
-
-
[sıfat]
İçi dolu (taneli sebze veya kuru yemiş)
-
Kolay duygulanıp incinen, duygulu, hassas, hisli
- "Annem evlatlarının bu kayıtsızlığına karşı içli bir hâlde günden güne fazla üzülüyor ve bitiyordu." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Duygulandıran, etkili
- "Denize uzanan demir iskelenin ucuna gidip içli şiirler okurduk birbirimize." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
İçi dolu (taneli sebze veya kuru yemiş)
- LİET
-
Kelime Kökeni : Almanca
-
[isim]
Şarkı
-
[isim]
Şarkı
- EKLİ
-
-
[sıfat]
Eklenmiş olan
-
Eki olan
-
[sıfat]
Eklenmiş olan
- TALİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
İkinci derecede olan, ikincil
-
[sıfat]
İkinci derecede olan, ikincil
- LİFT
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Teniste topa arkadan öne veya yukarıdan aşağıya doğru vurma
-
[isim]
Teniste topa arkadan öne veya yukarıdan aşağıya doğru vurma
- ABLİ
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Yatay serenlerin ucuna bağlı bulunan ve bunları sağa, sola veya ortaya çevirmek için yararlanılan halat veya palanga
-
[isim]
Yatay serenlerin ucuna bağlı bulunan ve bunları sağa, sola veya ortaya çevirmek için yararlanılan halat veya palanga
- HALİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Boş, ıssız, tenha
-
[sıfat]
Boş, ıssız, tenha
- ELİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Acınacak, acıklı
- "Geçirmiş olduğum elim sergüzeştin ve sefaletin nihayete ermiş olduğu bir gündü." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[sıfat]
Acınacak, acıklı
- KLİP
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Genellikle televizyonda gösterilmek üzere hazırlanan, bir müzik parçasını görüntü eşliğinde veren film, görümsetme
-
[isim]
Genellikle televizyonda gösterilmek üzere hazırlanan, bir müzik parçasını görüntü eşliğinde veren film, görümsetme
- İŞLİ
-
-
[sıfat]
Üzeri nakışlı
- "Sırma işli bir peştamal." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[sıfat]
Üzeri nakışlı
- ASLİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Birincil
- "... kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevler, memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle görülür." (Anayasa)
-
[sıfat]
Birincil
- ŞİLİ
- ...
- LİME
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Parça
-
[isim]
Parça
- AKLİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Akılla ilgili, akla dayanan, akılsal
- "Akli muvazenesi pek sağlam bulunmadığı için serbest bırakıldı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Akılla ilgili, akla dayanan, akılsal
- İLLİ
- ...