İçinde le olan 6 harfli 235 kelime var. İçerisinde LE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında le olan kelimeler listesine ya da Sonu le ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EL, LE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- LEYLAK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Zeytingillerden, yaprakları karşılıklı bir ağaççık (Syringa vulgaris)
-
Bu ağacın koni durumunda toplanmış, beyaz, eflatun veya pembe renkte, güzel kokulu çiçekleri
- "Bahar yağmuru ancak mor salkımlarla leylakların açtığı bir memlekette çekilebilir." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Zeytingillerden, yaprakları karşılıklı bir ağaççık (Syringa vulgaris)
- DELEGE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kendisine yetki verilerek bir yere veya birinin katına gönderilen kimse, elçi, murahhas
- "Avrupa'da toplanıp, konuşup dağılan milletlerarası konferanslara delege olarak gönderilmiştir." (Halide Edip Adıvar)
-
Devlet, parti, sendika vb. kuruluşları toplantılarda temsil eden kimse
-
Bilimsel toplantılara bildiri sunmak üzere katılan kimse, katılımcı
-
[isim]
Kendisine yetki verilerek bir yere veya birinin katına gönderilen kimse, elçi, murahhas
- ALERJİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Birtakım yiyecek, ilaç, toz, koku vb.ne hastalık derecesinde gösterilen aşırı tepki
- "Bazı bünyelerin kafeine karşı alerjisi vardır."
-
Bir kimseye veya bir şeye karşı olumsuz yönde duyulan aşırı duyarlılık
- "Büyük kalabalığın matematiğe karşı bir alerjisi vardı." (Haldun Taner)
-
[isim]
Birtakım yiyecek, ilaç, toz, koku vb.ne hastalık derecesinde gösterilen aşırı tepki
- KAFİLE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Birlikte yolculuk eden topluluk
- "Bir yaz günü geçtik Tuna'dan kafilelerle." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Aynı yöne giden taşıt veya yolcu topluluğu, konvoy
- "Sağımızda yürüyen kafile, yolunu değiştirdi." (Halide Edip Adıvar)
-
Sıra ile gönderilen şeylerin her bir bölüğü
- "Malların ilk kafilesi dün geldi."
-
[isim]
Birlikte yolculuk eden topluluk
- ETİLEN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yanıcı, renksiz, az kokulu, 0,97 yoğunluğunda karbon ve hidrojen birleşimi
-
[isim]
Yanıcı, renksiz, az kokulu, 0,97 yoğunluğunda karbon ve hidrojen birleşimi
- NEVALE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gereken yiyecek ve içecek şeyler, azık
- "Halk, sırtlarında heybeleri, ellerinde nevale sepetleriyle vapura girdi." (Yahya Kemal Beyatlı)
- "Elinde yiyecek paketleriyle evin nevalesini düzmüş, geri dönüyor." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Gereken yiyecek ve içecek şeyler, azık
- USULEN
- ...
- BOYLER
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Kalorifer kazanının sıcaklığından yararlanarak içindeki suyun ısıtılması sağlanan depo
-
[isim]
Kalorifer kazanının sıcaklığından yararlanarak içindeki suyun ısıtılması sağlanan depo
- İNLEME
-
-
[isim]
İnlemek işi
-
[isim]
İnlemek işi
- ELENTİ
-
-
[isim]
Arpa, buğday vb.nin kalburdan geçirilmiş bölümü
- "Buğday elentisi."
-
[isim]
Arpa, buğday vb.nin kalburdan geçirilmiş bölümü
- BELEŞE
- ...
- ŞLEMPE
-
Kelime Kökeni : Almanca
-
[isim]
Tanelerin, melasın fermantasyonuyla veya damıtma yoluyla alkolün alınmasından sonra geriye kalan çok sulu hâldeki lapa
-
[isim]
Tanelerin, melasın fermantasyonuyla veya damıtma yoluyla alkolün alınmasından sonra geriye kalan çok sulu hâldeki lapa
- JÖLELİ
-
-
[sıfat]
Jölesi olan
-
[sıfat]
Jölesi olan
- BİTLER
-
-
[isim]
Kanatlılar alt sınıfına giren, ağız yapıları sokup emmeye elverişli, memelilerde yaşayan ve kanla beslenen bir böcek takımı
-
[isim]
Kanatlılar alt sınıfına giren, ağız yapıları sokup emmeye elverişli, memelilerde yaşayan ve kanla beslenen bir böcek takımı
- ŞELALE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Büyük çağlayan, çavlan
-
[isim]
Büyük çağlayan, çavlan
- SESLEM
-
-
[isim]
Hece
-
[isim]
Hece
- YÜZLER
-
-
[isim]
Ondalık sayı sisteminde bir sayının sağdan sola doğru üçüncü rakamının bulunduğu yer
-
[isim]
Ondalık sayı sisteminde bir sayının sağdan sola doğru üçüncü rakamının bulunduğu yer
- HASLET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İnsanın yaradılışından gelen özellik, huy
-
[isim]
İnsanın yaradılışından gelen özellik, huy
- ÜÇLEME
-
-
[isim]
Üçlemek işi
-
[sıfat]
Üçe bükülmüş, üç kat
- "Üçleme halat."
-
Bentleri üçer dizeli olan türkü
-
Bir yazarın, konu ve fikrî yapı olarak birbirini izleyen üç eseri, triloji
-
Teslis
- "Din inancı vardır ki akla hiç dayanmaz, Hristiyanların üçleme inancı gibi." (İsmail Hakkı Baltacıoğlu)
-
[isim]
Üçlemek işi
- ALETLİ
-
-
[sıfat]
Aleti olan veya aletle yapılan
-
[sıfat]
Aleti olan veya aletle yapılan