İçinde le olan 5 harfli 174 kelime var. İçerisinde LE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında le olan kelimeler listesine ya da Sonu le ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EL, LE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ALEVİ
- ...
- POLEN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Çiçek tozu
-
[isim]
Çiçek tozu
- LEHİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Erime noktaları düşük metalleri tutturma işlemlerinde kullanılan, kalay ve kurşun alaşımlarının genel adı
-
Bu alaşımla yapılan işlem
-
[isim]
Erime noktaları düşük metalleri tutturma işlemlerinde kullanılan, kalay ve kurşun alaşımlarının genel adı
- TELES
-
-
[sıfat]
Yıpranmış, hırpalanmış bir biçimde telleri, lifleri meydana çıkmış
-
[sıfat]
Yıpranmış, hırpalanmış bir biçimde telleri, lifleri meydana çıkmış
- TALEP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir kimseden bir şeyi yapmasını veya yapmamasını isteme, dileme, istem
- "Bu davanın sukutunu talep ederim." (Sait Faik Abasıyanık)
-
İstek
- "... din eğitim ve öğretimi ancak kişilerin kendi isteğine, küçüklerin de kanuni temsilcisinin talebine bağlıdır." (Anayasa)
-
[isim]
Bir kimseden bir şeyi yapmasını veya yapmamasını isteme, dileme, istem
- İMLEK
-
-
[isim]
Bir kurum veya kuruluşun kendine seçtiği, bazı ticaret eşyası üzerine konulan, o eşyayı üreten veya satanı tanıtan resim, harf vb. özel işaret, logo
-
[isim]
Bir kurum veya kuruluşun kendine seçtiği, bazı ticaret eşyası üzerine konulan, o eşyayı üreten veya satanı tanıtan resim, harf vb. özel işaret, logo
- KIBLE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bazı ibadetler yerine getirilirken dönülen Kâbe'nin bulunduğu yön
-
Bulunulan yerden Kâbe'nin bulunduğu yön
- "Pencereden güneşe bakarak kıbleyi tayin ettikten sonra ellerimi kulaklarıma kaldırdım." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Güneyden esen yel
-
Sıkıntılı bir durumda yardım umarak başvurulan yer
-
[isim]
Bazı ibadetler yerine getirilirken dönülen Kâbe'nin bulunduğu yön
- ÜFLEÇ
-
-
[isim]
Kaynak yapımında, metalleri kesme ve eritme işlemlerinde kullanılan, alev püskürten araç, hamlaç
-
Laboratuvarlarda yüksek ısı elde edilen araç, hamlaç
-
[isim]
Kaynak yapımında, metalleri kesme ve eritme işlemlerinde kullanılan, alev püskürten araç, hamlaç
- TELEK
-
-
[isim]
Kuşların gövde, kanat ve kuyruğunda bulunan, uçma, örtü ve kuyruk telekleri olarak üçe ayrılan, çeşitli renklerde kalın eksenli tüy
-
[isim]
Kuşların gövde, kanat ve kuyruğunda bulunan, uçma, örtü ve kuyruk telekleri olarak üçe ayrılan, çeşitli renklerde kalın eksenli tüy
- RULET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir bilyenin, dönmekte bulunan derin tepside yazılı numaralarından ve siyah ile kırmızı renklerden birinin üzerinde durmasıyla kazananı belirten kumar aracı ve bununla oynanan kumar
-
Pastacı, terzi vb.nin kullandığı dişli, küçük demir çark
-
[isim]
Bir bilyenin, dönmekte bulunan derin tepside yazılı numaralarından ve siyah ile kırmızı renklerden birinin üzerinde durmasıyla kazananı belirten kumar aracı ve bununla oynanan kumar
- TİRLE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Meme başı üzerine yerleştirilip sütün alınmasına yarayan araç
-
[isim]
Meme başı üzerine yerleştirilip sütün alınmasına yarayan araç
- GÜLEÇ
-
-
[sıfat]
Her zaman gülümseyen, mütebessim
- "Biraz sonra geceki güleç memur, hafif kapalı gözleriyle göründü." (Çetin Altan)
-
[sıfat]
Her zaman gülümseyen, mütebessim
- İZALE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yok etme, giderme
- "Ben sende hasıl olan fikirleri izale etmek isterim." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Yok etme, giderme
- OLEİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Oleik asit
-
[isim]
Oleik asit
- ADALE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kas
- "Omuz adaleleri gelişmişti." (Çetin Altan)
-
[isim]
Kas
- ATLET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kolsuz, askılı fanila
-
Atletizmle uğraşan kimse
-
[isim]
Kolsuz, askılı fanila
- İZOLE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Yalıtılmış, tecrit edilmiş
-
[sıfat]
Yalıtılmış, tecrit edilmiş
- YELEK
-
-
[isim]
Ceket altına giyilen kolsuz ve kısa giysi
- "Sağ elini yelek cebine attı." (Ömer Seyfettin)
-
Okun yay kirişine takılan bölümündeki tüy
- "Ok yeleği."
-
Kuş kanadının büyük tüyü, telek
-
[isim]
Ceket altına giyilen kolsuz ve kısa giysi
- İSALE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Akıtma
-
[isim]
Akıtma
- HAMLE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İleri atılma, atılım, saldırış
- "Karımı diz çöktüğü yerden bir hamlede kaldırarak kucağıma aldım, dışarıya fırlattım." (Refik Halit Karay)
- "Sinir içindeki kadına o anda hamle etme aptallığını da yapmış ve tokadı yemiş." (Refik Erduran)
-
Saldırış, savlet
-
Satrançta ve damada taş sürme işi
-
Atak (II)
-
[isim]
İleri atılma, atılım, saldırış