İçinde le olan 5 harfli 174 kelime var. İçerisinde LE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında le olan kelimeler listesine ya da Sonu le ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EL, LE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- LETÇE
- ...
- MELEZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Değişik türden hayvan veya bitkiden üremiş (hayvan veya bitki), kırma, azma, metis
-
Değişik ırkta ana babadan doğmuş olan (kimse)
- "Melez bir insan ırkının karışımı, bu adama kuvvet vermiş." (Memduh Şevket Esendal)
-
Katışık, karışık
- "Melez bir dil."
-
[sıfat]
Değişik türden hayvan veya bitkiden üremiş (hayvan veya bitki), kırma, azma, metis
- ÖNLEM
-
-
[isim]
Kötü veya yanlış bir şeyi önleyecek yol, tedbir
-
[isim]
Kötü veya yanlış bir şeyi önleyecek yol, tedbir
- ACELE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Hızlı yapılan, çabuk, tez, ivedi
- "Aman, acele etmeli, vakit geçiyor." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Satıcı aceleye getirerek elmanın çürüklerini vermiş."
-
[zarf]
Vakit geçirmeden, tez olarak
- "Acele bir karar vermek ihtiyacındayım." (Peyami Safa)
- "Acele etme, konuşuruz, sırası var." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Çabuk davranma
-
[sıfat]
Hızlı yapılan, çabuk, tez, ivedi
- BİLET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Para ile alınan ve konser, sinema, tiyatro vb. eğlence yerlerine girme, ulaşım araçlarına binme veya bir talih oyununa katılma imkânını veren belge
- "Biletini alıncaya kadar vapur da geldi." (Peyami Safa)
- "Benimki paso dedi, hanımefendiye bir bilet kes." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Para ile alınan ve konser, sinema, tiyatro vb. eğlence yerlerine girme, ulaşım araçlarına binme veya bir talih oyununa katılma imkânını veren belge
- ENLEM
-
-
[isim]
Yer yuvarlağı üzerinde herhangi bir noktadan geçen paralel ile Ekvator arasındaki yay parçasının açısal değeri, arz derecesi
-
[isim]
Yer yuvarlağı üzerinde herhangi bir noktadan geçen paralel ile Ekvator arasındaki yay parçasının açısal değeri, arz derecesi
- MÖBLE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Mobilya
-
[isim]
Mobilya
- SELEK
-
-
[sıfat]
Cömert
-
[sıfat]
Cömert
- HAMLE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İleri atılma, atılım, saldırış
- "Karımı diz çöktüğü yerden bir hamlede kaldırarak kucağıma aldım, dışarıya fırlattım." (Refik Halit Karay)
- "Sinir içindeki kadına o anda hamle etme aptallığını da yapmış ve tokadı yemiş." (Refik Erduran)
-
Saldırış, savlet
-
Satrançta ve damada taş sürme işi
-
Atak (II)
-
[isim]
İleri atılma, atılım, saldırış
- LEZAR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kertenkele derisinin sepilenmesiyle elde edilen bir tür deri
-
[isim]
Kertenkele derisinin sepilenmesiyle elde edilen bir tür deri
- TELEK
-
-
[isim]
Kuşların gövde, kanat ve kuyruğunda bulunan, uçma, örtü ve kuyruk telekleri olarak üçe ayrılan, çeşitli renklerde kalın eksenli tüy
-
[isim]
Kuşların gövde, kanat ve kuyruğunda bulunan, uçma, örtü ve kuyruk telekleri olarak üçe ayrılan, çeşitli renklerde kalın eksenli tüy
- ÇELEN
-
-
[isim]
Ev saçağı
-
[isim]
Ev saçağı
- GELEN
-
-
[sıfat]
Gelme işini yapan (kimse veya nesne)
-
Bir ışık kaynağından çıkıp bir aynanın yüzüne veya saydam bir cismin yüzeyine düşen (ışın)
-
[sıfat]
Gelme işini yapan (kimse veya nesne)
- İZLEM
-
-
[isim]
İzleme işi, izleme, takip
-
Önceden belirlenen bir amaca ulaşmak için tutulan yol, strateji
-
[isim]
İzleme işi, izleme, takip
- HALET
- ...
- LEVHA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir yere asılmak için yazılmış yazı, safiha
- "İçeri girince göze ilk çarpan şey duvardaki yazı levhaları oluyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Tablo, resim
- "Resimci dükkânlarında Türkler aleyhinde birçok levhalar asılmıştı." (Ömer Seyfettin)
-
Tabela
-
[isim]
Bir yere asılmak için yazılmış yazı, safiha
- LEDÜN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tanrı katı
-
[isim]
Tanrı katı
- ATLET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kolsuz, askılı fanila
-
Atletizmle uğraşan kimse
-
[isim]
Kolsuz, askılı fanila
- İZOLE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Yalıtılmış, tecrit edilmiş
-
[sıfat]
Yalıtılmış, tecrit edilmiş
- TÜLEK
- ...