İçinde ldı olan 8 harfli 31 kelime var. İçerisinde LDI bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ldı olan kelimeler listesine ya da Sonu ldı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ALDIRTMA

  1. [isim] Aldırtmak işi

YILDIRMA

  1. [isim] Yıldırmak işi
    • "Herkesin sustuğu o yıldırma devrinde gerçeği söyleyen bu iki yazarın sesi..." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

KALDIRIM

  1. [isim] Yollarda taşlarla yapılan döşeme
    • "Araba bozuk kaldırımların üstünde sallanıyor, devrilecek gibi oluyordu." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Kelli felli efendiden adamların hatta sarıklı ulemanın günden güne hırpanileşen kılıklarla, elleri boyunlarında, kaldırımları arşınladıklarını görüyorum." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. Yaya kaldırımı
    • "Döndük, karşı kaldırıma atladık." (Sermet Muhtar Alus)
    • "Bastığı hiçbir eser kaldırıma düşmemişti." (Yusuf Ziya Ortaç)

YALDIRAK

  1. [sıfat] Parlak, cilalı

ÇUVALDIZ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Çuval vb. dokumalar dikmekte kullanılan, ucu yassı ve eğri, büyük iğne
    • "Ağızlarını çuvaldıza geçirilmiş yerli kınnapla diktiniz mi, bırakınız yuvarlansın." (Refik Halit Karay)

ALDIRMAK

  1. [nsz] Alma işini yaptırmak
    • "Söyledim, söyledim, bir urgan aldıramadım." (Necati Cumalı)
  2. [-i] Getirtmek
    • "Ne yaptı yaptı, nişanlısını oraya aldırdı." (Cahit Uçuk)
  3. Vücuttan herhangi bir parçayı veya organı sağlık sebebiyle çıkarttırmak
    • "Bademcik aldırmak. Çocuk aldırmak."
  4. [-e] Önem vermek, değer vermek
    • "Felsefenin teorik olan kısmına pek aldırmaz." (Nezihe Araz)
  5. [-den] Elindekini başkasına kaptırmak
    • "Elimden aldırdım gül yüzlü yâri / Ben bir daha buldum ellere nispet." (Emrah)
  6. [-i] Sığdırmak
    • "Bunca eşyayı bu küçücük eve nasıl aldırdınız."

DALDIRIŞ

  1. [isim] Daldırma işi veya biçimi

KALDIRAÇ

  1. [isim] Az bir kuvvet ile büyük bir yükü kaldırmaya yarayan, bir dayanma noktası üzerinde hareket edebilen, inip kalkabilen sert çubuk, manivela

KALDIRAN

  1. [isim] Bazı organları yukarıya doğru kımıldatan kas

YILDIRIM

  1. [isim] Gök gürültüsü ve şimşekle görülen, hava ile yer arasındaki elektrik boşalması, saika
    • "Taarruz bir yıldırım gibi inecekti." (Falih Rıfkı Atay)
  2. [sıfat] Çok hızlı yapılan, olan

BALDIRLI
...
KILDIRIŞ
...
DALDIRMA

  1. [isim] Daldırmak işi
  2. Bir dalı gövdeden ayırmadan toprağa gömerek köklenmesini sağlama yolu
  3. Bu yolla daldırılan dal

BALDIRAN

  1. [isim] Maydanozgillerden, nemli yerlerde yetişen zehirli bitkilerin ortak adı, ağı otu, baldırgan (Conium maculatum)
    • "Döndüğümde karımın mezarını dolduran otları, baldıranları kendi elimle ayıkladım." (Aka Gündüz)
  2. Bu bitkiden çıkarılan zehir, şeytantersi

YILDIZSI

  1. [sıfat] Yıldızı andıran, yıldıza benzeyen

KILDIRMA

  1. [isim] Kıldırmak işi

ÇALDIRAN
...
KALDIRMA

  1. [isim] Kaldırmak işi

YALDIZCI

  1. [isim] Yaldız işleri yapan kimse
  2. [sıfat] Bir şeyin içyüzüne değil de gösterişine önem veren (kimse)

ÇALDIRIŞ

  1. [isim] Çaldırma işi veya biçimi

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü