İçinde ldı olan 10 harfli 28 kelime var. İçerisinde LDI bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ldı olan kelimeler listesine ya da Sonu ldı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- YILDIZLAMA
-
-
[sıfat]
Yıldızlamak işi
-
[sıfat]
Yıldızlamak işi
- KARABALDIR
-
-
[isim]
Baldırıkara
-
[isim]
Baldırıkara
- YILDIRAMAK
-
-
[nsz]
Parıldamak
- "Yaz gecesi semalarında yıldırayan şimşekler gibi." (Halikarnas Balıkçısı)
-
[nsz]
Parıldamak
- YALDIZLAMA
-
-
[isim]
Yaldızlamak işi
-
Ciltlenmiş kitapların kapak veya kenarlarını altın suyuyla süsleme, tezhip
-
[isim]
Yaldızlamak işi
- YILDIRMACI
-
-
[isim]
Terörist
-
[isim]
Terörist
- KILDIRTMAK
-
-
[-i]
Kıldırma işini yaptırmak
-
Namaz kılınma işini yaptırmak
-
[-i]
Kıldırma işini yaptırmak
- ALDIRIŞSIZ
-
-
[sıfat]
Aldırmaz, umursamayan
-
[sıfat]
Aldırmaz, umursamayan
- KALDIRILIŞ
-
-
[isim]
Kaldırılma işi veya biçimi
-
[isim]
Kaldırılma işi veya biçimi
- KALDIRILMA
-
-
[isim]
Kaldırılmak işi
-
[isim]
Kaldırılmak işi
- SALDIRISIZ
-
-
[sıfat]
Saldırısı olmayan, saldırı yapmadan
-
[sıfat]
Saldırısı olmayan, saldırı yapmadan
- YILDIRILMA
-
-
[isim]
Yıldırılmak işi
-
[isim]
Yıldırılmak işi
- SAÇYILDIZI
- ...
- DALDIRILMA
-
-
[isim]
Daldırılmak işi
-
[isim]
Daldırılmak işi
- DALDIRILIŞ
-
-
[isim]
Daldırılma işi veya biçimi
-
[isim]
Daldırılma işi veya biçimi
- ÇILDIRTMAK
-
-
[-i]
Çıldırmasına sebep olmak
- "Ana kız ikisini de sevinçlerinden çıldırtacak kadar ağır, pahalı hediyeler getirmişti." (Refik Halit Karay)
-
[-i]
Çıldırmasına sebep olmak
- DALDIRTMAK
-
-
[-i]
Daldırmasını sağlamak
-
[-i]
Daldırmasını sağlamak
- SALDIRTMAK
-
-
[-e]
Saldırma işini yaptırmak
-
[-e]
Saldırma işini yaptırmak
- YILDIRIMLI
-
-
[sıfat]
Yıldırım oluşan, yıldırım düşen (hava)
- "Üzerimize çöken şimşekli, yıldırımlı havanın bana verdiği helecanı yeniden duyuyorum." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Yıldırım oluşan, yıldırım düşen (hava)
- KALDIRIMCI
-
-
[isim]
Kaldırım döşeyen kimse
-
Mağazada alışveriş yapan kimsenin çantasını tezgâh üzerinden kaparak çalan kimse
-
[isim]
Kaldırım döşeyen kimse
- KALDIRIMLI
-
-
[sıfat]
Kaldırımı olan
-
[sıfat]
Kaldırımı olan