İçinde lat olan 8 harfli 121 kelime var. İçerisinde LAT bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında lat olan kelimeler listesine ya da Sonu lat ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A L T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ALT, TAL
2 Harfli Kelimeler
AL, AT, LA, TA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- POLATELİ
- ...
- MUAMELAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İşlem
- "Muamelat müdürü."
-
[isim]
İşlem
- SAĞLATMA
- ...
- HAŞLATMA
-
-
[isim]
Haşlatmak işi
-
[isim]
Haşlatmak işi
- MUSALLAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Bir kimse veya şeyin üzerine bıktıracak kadar düşen (kimse)
- "Oyundan alıntıladığı bir iki sahne, belleğimizin bize musallat ettiği iz düşümlerden oluşmadır." (Selim İleri)
- "Akşamdan beri yüreğine musallat olan o sıkıntı gene yerini almaya başlamıştı." (Necati Cumalı)
-
[sıfat]
Bir kimse veya şeyin üzerine bıktıracak kadar düşen (kimse)
- EVLATLIK
-
-
[isim]
Evlat olma durumu
- "Evdekiler Tanrı huzurunda şahit tutup Seyit'i evlatlıktan reddetti." (Lâtife Tekin)
-
Küçük yaştan beri eve alınıp yetiştirilen kimse
- "Albayın evlatlığı kendini göstermek için terliklerini şaplata şaplata aşırı bir kırıtışla geçmişti." (Haldun Taner)
-
Birinin yasayla evlat olma hakkı tanıdığı kimse
-
[isim]
Evlat olma durumu
- ÇİKOLATA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Kakaonun içerisine şeker, süt, fıstık, fındık vb. katılarak yapılan bir tür tatlı yiyecek
-
[isim]
Kakaonun içerisine şeker, süt, fıstık, fındık vb. katılarak yapılan bir tür tatlı yiyecek
- SULATMAK
-
-
[-i]
Sulama işini yaptırmak
- "Belediye bahçeleri sulatıyor, yangın söndürmenin yedek sularını da kullanıyormuş." (Memduh Şevket Esendal)
-
[-i]
Sulama işini yaptırmak
- MARMELAT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Şeker karıştırılarak pişirilmiş meyve ezmesi
- "Ayva marmeladı."
-
[isim]
Şeker karıştırılarak pişirilmiş meyve ezmesi
- TASLATMA
- ...
- BAĞLATMA
-
-
[isim]
Bağlatmak işi
-
[isim]
Bağlatmak işi
- ANLATICI
-
-
[isim]
Hikâye, fıkra vb.ni anlatan kimse
-
[isim]
Hikâye, fıkra vb.ni anlatan kimse
- PARLATMA
-
-
[isim]
Parlatmak işi
-
[isim]
Parlatmak işi
- TOPLATMA
-
-
[isim]
Toplatmak işi
-
[isim]
Toplatmak işi
- HARLATMA
-
-
[isim]
Harlatmak işi
-
[isim]
Harlatmak işi
- LATİFECİ
-
-
[sıfat]
Şakacı
- "Acaba küçük hanım, latifeci bir adam diye işittiği için benimle böyle, zarifane bir şaka mı ediyordu?" (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Şakacı
- SAKLATMA
-
-
[isim]
Saklatmak işi
-
[isim]
Saklatmak işi
- FIRLATMA
-
-
[isim]
Fırlatma işi
-
Kol ve bacağın vücudun orta çizgisinden türlü yönlere, son eklemine kadar hızla ve gergin olarak uzaklaştırılması
-
[isim]
Fırlatma işi
- ŞARLATAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
Kendi bilgi ve niteliklerini veya mallarını överek karşısındakini kandıran, dolandıran kimse
- "Kim namuslu, kim dalavereci, kim şarlatan, laf ebesi ve dalkavuk, biliyordu." (Tarık Buğra)
-
Bilir geçinen kimse
-
Kendi bilgi ve niteliklerini veya mallarını överek karşısındakini kandıran, dolandıran kimse
- DAĞLATIŞ
-
-
[isim]
Dağlatma işi veya biçimi
-
[isim]
Dağlatma işi veya biçimi