İçinde lane olan 20 kelime var. İçerisinde LANE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında lane olan kelimeler listesine ya da Sonu lane ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
LANETLENMEK, PLANETARYUM
LANETLEMEK, LANETLENİŞ, LANETLENME
LANETLEME
CAHİLANE, GAFİLANE, OĞLANEVİ, PLANERİT, SEFİLANE
ADİLANE, AKİLANE, ASİLANE, LANETLİ, MELANET
FLANEL, İLANEN, PLANET
LANET
A E L N Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
ELAN, NALE
3 Harfli Kelimeler
ELA, LAN, NAL
2 Harfli Kelimeler
AL, AN, EL, EN, LA, LE, NE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- PLANETARYUM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Gökevi
-
[isim]
Gökevi
- LANETLENMEK
-
-
[nsz]
Lanet edilmek, lanete uğramak
-
[nsz]
Lanet edilmek, lanete uğramak
- LANETLENME
-
-
[isim]
Lanetlenmek işi
-
[isim]
Lanetlenmek işi
- LANETLENİŞ
- ...
- LANETLEMEK
-
-
[-i]
Kargımak, beddua etmek, lanet etmek
-
Tanrı, merhametinden yoksun bırakmak
-
Dinden kovmak
-
[-i]
Kargımak, beddua etmek, lanet etmek
- LANETLEME
-
-
[isim]
Lanetlemek işi
-
[sıfat]
Lanetlenmiş
- "Ben, yalnız, evsiz barksız, anasız babasız bir serseri değildim. Yurdu yad ellere geçmiş, bayrağı yırtılmış, milleti perişan olmuş, yeryüzünde ne idiği belirsiz, bir garip insan, bir lanetleme idim." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Lanetlemek işi
- SEFİLANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Sefilce
- "Yalnız sefilane gebermemek için bir lokma ekmek, bir gayret..." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
[zarf]
Sefilce
- OĞLANEVİ
-
-
[isim]
Evlilikte erkek tarafı, erkekevi
- "Bir gün kız, bir gün oğlanevinde iki gün sürecekti düğün." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Evlilikte erkek tarafı, erkekevi
- GAFİLANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Gafletle yapılan, gaflet içinde bulunan
-
[zarf]
Dikkatsizlikle, gaflet içinde bulunan kimseye yakışan biçimde
-
[sıfat]
Gafletle yapılan, gaflet içinde bulunan
- CAHİLANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
Cahilce
- "İnkılaptan, hürriyetten gayet cahilane bahseder." (Ömer Seyfettin)
-
Cahilce
- PLANERİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Hidratlı doğal alüminyum fosfat
-
[isim]
Hidratlı doğal alüminyum fosfat
- AKİLANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Akıllıca
-
[zarf]
Akıllıca
- ASİLANE
- ...
- LANETLİ
-
-
[sıfat]
Lanetlenmiş, kargınmış, kargışlı, melun
-
[sıfat]
Lanetlenmiş, kargınmış, kargışlı, melun
- MELANET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Büyük kötülük, lanetlenecek iş veya davranış
-
[isim]
Büyük kötülük, lanetlenecek iş veya davranış
- ADİLANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Hakça
-
[zarf]
Hakça
- FLANEL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Keten ve yünden dokunan kumaş
- "Eve gelince sokak elbiselerini, yumuşak Fransız flanelinden yapılma ev elbiseleriyle değiştirirdi." (Cahit Uçuk)
-
[isim]
Keten ve yünden dokunan kumaş
- PLANET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Gezegen
-
[isim]
Gezegen
- İLANEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Duyuru yoluyla
-
[zarf]
Duyuru yoluyla
- LANET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tanrı'nın sevgi ve ilgisinden yoksun olma, beddua
- "Başıma yağan bu ana laneti beni ürpertiyor." (Yusuf Ziya Ortaç)
- "Bu nesil öyle zamanlar geçirdi ki doğduğuna lanet etti." (Falih Rıfkı Atay)
- "Hele sevgilisinin de hastalandığı bu korkunç haftalarda, fabrikanın cinayetlerine ne kadar lanet okuyor, biraz da kendisi vasıta olduğundan dolayı ne derece ıstırap çekiyordu." (Refik Halit Karay)
- "Bir sabah lanet olsun dedim, yaptığım iyilik gözüne dizine dursun!" (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Ters, berbat, çok kötü
- "Lanet filozofum diyerek ortaya çıkıp Allah'a ve kullara karşı hezeyan eden tımarhanelik herifler!" (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Tanrı'nın sevgi ve ilgisinden yoksun olma, beddua