İçinde lan olan 6 harfli 31 kelime var. İçerisinde LAN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında lan olan kelimeler listesine ya da Sonu lan ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A L N Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
LAN, NAL
2 Harfli Kelimeler
AL, AN, LA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ARSLAN
-
-
[isim]
Aslan
- "Öyle ya kardaşlar her yanımız asker kaçağı dolu, arslanın adı çıkmış, çakallar baş keser, denilmiş." (Kemal Tahir)
-
[isim]
Aslan
- OLANCA
-
-
[sıfat]
Bütün, elde bulunanın hepsi
- "Bunları unutmak, sarsılmamak, olanca dikkatini konu bulmaya sarf etmek gerekti." (Halide Edip Adıvar)
-
[sıfat]
Bütün, elde bulunanın hepsi
- LANGUR
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Maymunlardan, Hindistan'da yaşayan, kül rengi veya kırmızıya çalan sarı tüylü, büyük bir maymun (Presbytis entellus)
-
[isim]
Maymunlardan, Hindistan'da yaşayan, kül rengi veya kırmızıya çalan sarı tüylü, büyük bir maymun (Presbytis entellus)
- FLANEL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Keten ve yünden dokunan kumaş
- "Eve gelince sokak elbiselerini, yumuşak Fransız flanelinden yapılma ev elbiseleriyle değiştirirdi." (Cahit Uçuk)
-
[isim]
Keten ve yünden dokunan kumaş
- PLANYA
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Büyük marangoz rendesi
-
Rendeleme işi yapılan motorlu marangoz tezgâhı
-
[isim]
Büyük marangoz rendesi
- OLANAK
-
-
[isim]
Yararlanılan uygun şart veya durum, imkân
- "Zamanını istediği gibi tasarruf etme olanağı elindedir." (Haldun Taner)
-
[isim]
Yararlanılan uygun şart veya durum, imkân
- PLANET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Gezegen
-
[isim]
Gezegen
- REGLAN
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Pelerinli bir çeşit palto
-
[sıfat]
Omuzlardan geçerek boyna kadar uzanan (kol)
- "Reglan kollu bir ceket."
-
[isim]
Pelerinli bir çeşit palto
- PLANÖR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Hava akımlarından yararlanarak uçan, uçağa benzer motorsuz hava taşıtı
-
[isim]
Hava akımlarından yararlanarak uçan, uçağa benzer motorsuz hava taşıtı
- ÇAVLAN
-
-
[isim]
Şelale
- "Çavlan sesinden öte bir şey duyulmuyordu şimdi." (Cahit Uçuk)
-
[isim]
Şelale
- EFLANİ
- ...
- LANTAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Atom numarası 57, atom ağırlığı 138,9, yoğunluğu 6,1 olan, beyaz, havada çabuk oksitlenen, parlak bir alevle yanan, seyrek bulunur bir element (simgesi La)
-
[isim]
Atom numarası 57, atom ağırlığı 138,9, yoğunluğu 6,1 olan, beyaz, havada çabuk oksitlenen, parlak bir alevle yanan, seyrek bulunur bir element (simgesi La)
- BUTLAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Batıl olma durumu
-
Geçersizlik, hükümsüzlük
-
Yanlışlık, haksızlık
-
[isim]
Batıl olma durumu
- FALANJ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Eski Yunanlarda, özellikle Makedonya yayalarının çekirdeğini oluşturan mızraklı alay
-
Bazı ülkelerde yarı askerî, siyasi kuruluş
- "İspanya Ulusal Falanjı."
-
[isim]
Eski Yunanlarda, özellikle Makedonya yayalarının çekirdeğini oluşturan mızraklı alay
- PLANLI
-
-
[sıfat]
Belirli bir plana göre yapılan, yürütülen, düzenlenen
- "Okulla anlaşıp genç atletizm takımını planlı şekilde hazırlamaya bakmalı." (Haldun Taner)
-
Önceden belirlenerek yapılan, ölçülü, hesaplı
-
[sıfat]
Belirli bir plana göre yapılan, yürütülen, düzenlenen
- TAFLAN
-
-
[isim]
Gülgillerden, 2-6 m yükseklikte, kışın yapraklarını dökmeyen, çiçekleri salkım durumunda, beyaz veya yeşil olan, süs bitkisi olarak bahçelerde yetiştirilen küçük bir ağaç, karayemiş ağacı, karayemiş (Prunus laurocerasus)
-
[isim]
Gülgillerden, 2-6 m yükseklikte, kışın yapraklarını dökmeyen, çiçekleri salkım durumunda, beyaz veya yeşil olan, süs bitkisi olarak bahçelerde yetiştirilen küçük bir ağaç, karayemiş ağacı, karayemiş (Prunus laurocerasus)
- ULANMA
-
-
[isim]
Ulanmak işi
-
[isim]
Ulanmak işi
- ALANYA
- ...
- PLANCI
-
-
[isim]
Plan hazırlayan veya yapan kimse
-
[isim]
Plan hazırlayan veya yapan kimse
- KASLAN
- ...