İçinde lama olan 10 harfli 432 kelime var. İçerisinde LAMA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında lama olan kelimeler listesine ya da Sonu lama ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A A L M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
ALMA, AMAL, LAMA, MALA
3 Harfli Kelimeler
ALA, AMA, LAM, MAL
2 Harfli Kelimeler
AL, AM, LA, MA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DOĞRULAMAK
-
-
[-i]
Bir şeyin doğru olduğunu ortaya koymak, desteklemek, teyit etmek, tasdik etmek
- "Olup bitenler ve başka kaynaklardan alınan haberler Ali Yusuf'u daima doğruluyordu." (Tarık Buğra)
-
Bir önermenin doğruluğunu veya yanlışlığını belirlemek amacıyla olayları inceleyip araştırmak
-
[-i]
Bir şeyin doğru olduğunu ortaya koymak, desteklemek, teyit etmek, tasdik etmek
- KARTONLAMA
-
-
[isim]
Kartonlamak işi
-
[isim]
Kartonlamak işi
- KURŞUNLAMA
-
-
[isim]
Kurşunlamak işi
-
[isim]
Kurşunlamak işi
- ÇALKALAMAK
-
-
[-i]
Sulu bir şeyi sarsarak veya çırparak karıştırmak
- "Fincanını çalkalayıp çalkalayıp diker, dibinde hiç telve bırakmamacasına!" (Atilla İlhan)
-
[nsz]
İçinde bir şey bulunan bir nesneyi sarsarak sallamak
- "Kahvelerde zar çalkalayan avuçlar görüyorum." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Bir şeyi içinden su çarparak geçirmek yolu ile temizlemek
- "Tabakları çalkalamak. Bardakları çalkalamak. Ağzını çalkalamak."
-
Tahılı sarsarak kalburdan geçirmek, elemek
-
[nsz]
Vücudun göbek, kalça vb. yerini sürekli oynatmak
- "Aşağıdan yavrum, aşağıdan diye göbek çalkalıyordu." (Osman Cemal Kaygılı)
-
Kuluçka yumurtalarını çevirmek
-
Sağlığının bozulmasına yol açmak
-
[-i]
Sulu bir şeyi sarsarak veya çırparak karıştırmak
- DOLAPLAMAK
- ...
- PARAFLAMAK
-
-
[-i]
Adının ve soyadının baş harflerini kullanarak imzalamak
-
[-i]
Adının ve soyadının baş harflerini kullanarak imzalamak
- YAŞMAKLAMA
-
-
[isim]
Yaşmaklamak işi
-
[isim]
Yaşmaklamak işi
- YAYIMLAMAK
-
-
Resmen bildirmek, açıklamak, ilan etmek
- "Kararname yayımlamak."
-
[nsz]
Kitap, gazete, dergi vb. şeyleri basmak ve dağıtmak, neşretmek
- "Türk Dil Kurumunun yeni yayımladığı kitapları gördüm."
-
[-i]
Dinlenilecek, görülecek şeyleri radyo ve televizyonla sunmak, bildirmek, duyurmak
-
Resmen bildirmek, açıklamak, ilan etmek
- TABAKLAMAK
-
-
[-i]
Hayvan postlarını kullanılabilecek duruma getirmek amacıyla değişik kimyasal maddelerle işlemek, terbiye etmek
-
[-i]
Hayvan postlarını kullanılabilecek duruma getirmek amacıyla değişik kimyasal maddelerle işlemek, terbiye etmek
- TUTAMLAMAK
-
-
[-i]
Bir tutam almak
-
[-i]
Bir tutam almak
- KAMÇILAMAK
-
-
[-i]
Kamçı ile vurmak
-
Yağmur, kar, rüzgâr hızla çarpmak
- "İlk ışıkla yanaklarını kamçılayan soğuğa rağmen başımı çıkardım, yaklaştığımız Ankara'ya baktım." (Halide Edip Adıvar)
-
Etkinliğini artırmak, hızlandırmak
- "Solgun ve buruşuk ruhlarımız ona çevrilecek, hayatımıza o hız verecek, ihtiraslarımızı o kamçılayacak." (Orhan Seyfi Orhon)
-
İsteklendirmek, özendirmek, teşvik etmek
-
[-i]
Kamçı ile vurmak
- FIRÇALAMAK
-
-
[-i]
Temizlemek veya parlatmak için fırça ile sürtmek
-
Sık ve bataklık ormandan geçmek
-
Bir kimseyi çok azarlamak, fırça çekmek
-
[-i]
Temizlemek veya parlatmak için fırça ile sürtmek
- RAHATLAMAK
-
-
[nsz]
Üzüntü, sıkıntı, tedirginlik veren bir durum ortadan kalkmak veya azalmak, rahata kavuşmak
- "Hasta ilacını içtikten sonra rahatladı."
-
Sakinleşmek
-
[nsz]
Üzüntü, sıkıntı, tedirginlik veren bir durum ortadan kalkmak veya azalmak, rahata kavuşmak
- POMPALAMAK
-
-
[-i]
Pompa ile şişirmek, tulumba ile suyu çekmek veya vermek
- "Takım kaptanı Tulum Hayri, topu iki dizinin arasına almış habire pompalıyordu." (Rıfat Ilgaz)
-
Kızıştırmak, şiddetlendirmek, körüklemek
-
[-i]
Pompa ile şişirmek, tulumba ile suyu çekmek veya vermek
- AVURTLAMAK
-
-
[nsz]
Büyülenmek
-
Çalım satmak, yüksekten atmak
-
[nsz]
Büyülenmek
- DURAKLAMAK
-
-
[nsz]
Hareket durumundayken kısa bir süre için durmak veya arada bir durmak
- "Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı / Bir dakika araba yerinde durakladı." (Faruk Nafiz Çamlıbel)
-
Bir süre ses çıkarmamak, bir şey söylememek, duraksamak, tereddüt etmek
- "Rüstem hayret içinde durakladı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[nsz]
Hareket durumundayken kısa bir süre için durmak veya arada bir durmak
- AÇIKLAMALI
-
-
[sıfat]
Birtakım açıklamalarla anlaşılması, öğrenilmesi kolaylaştırılmış, izahlı
- "Açıklamalı deyimler."
-
[sıfat]
Birtakım açıklamalarla anlaşılması, öğrenilmesi kolaylaştırılmış, izahlı
- KULUNLAMAK
-
-
[nsz]
Kısrak veya eşek yavrulamak
-
[nsz]
Kısrak veya eşek yavrulamak
- SARGILAMAK
-
-
[-i]
Sargı ile sarmak
-
[-i]
Sargı ile sarmak
- YASTIKLAMA
-
-
[isim]
Fide yetiştirmek için yastık yapma yöntemi
-
Kömürü ocakta yastık durumuna getirme, yığma
-
[isim]
Fide yetiştirmek için yastık yapma yöntemi