İçinde la olan 4 harfli 68 kelime var. İçerisinde LA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında la olan kelimeler listesine ya da Sonu la ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

AL, LA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

FLAŞ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Fotoğraf çekiminde ışık yeterli olmadığında bir görüntüyü net almak için kullanılan çok kısa süreli ve güçlü parıltı
  2. Fotoğraf çekiminde güçlü parıltıya gereksinim duyulduğunda kullanılan lamba
  3. [sıfat] İletişimde üstünlüğü, önceliği olan, önemli (haber)
  4. [sıfat] Gösterişe, ilgiye düşkün
  5. [sıfat] Ünlü, gözde
    • "O günlerin şimdi çoğu unutulmuş flaş imzaları arasında bile ilgiyi hemen çeken iki şair." (Tomris Uyar)

LARP

  1. [zarf] Ansızın
    • "Larp diye önümüze çıkıverdi."
  2. Güçlü bir biçimde

LAPA

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Nişastalı tanelerin, su ile kaynatılarak bulamaç kıvamına getirilmiş durumu
    • "Bulgur lapası. Pirinç lapası."
    • "Sen de kendini lapa gibi bırakma!" (Burhan Felek)
  2. Keten tohumu vb. bitkilerin kaynatılmasıyla elde edilen, sıcak olarak tülbent içinde vücuda dıştan uygulanan ilaç
    • "Keten tohumu lapası. Hatmi lapası."

LATA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Dar ve kalınca tahta

BİLA
...
SLAV
...
İLAN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Duyuru
    • "Afişte, ilanda yazılı vakit gelmemiş de olsa perde açılacak demekti." (Tarık Buğra)
    • "Dün, bütün akşam gazetelerine ilan verdim." (Ömer Seyfettin)
  2. Açıkça bildirme, açıkça duyurma
    • "Cumhuriyetin ilanı."
    • "Mahkemede senetle kendi kızı olduğunu dünyaya ilan etti." (Halide Edip Adıvar)

URLA
...
İLAÇ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir hastalığı iyi etmek veya önlemek için türlü yollarla kullanılan madde, em, deva
    • "Hani eskiden cahillere davultozuyla minaregölgesinden ilaç yapıp paralarını alıverenler varmış." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Doktor geldi, ilaç yazdı..." (Yusuf Ziya Ortaç)
  2. Çare, önlem
    • "Böylesi zor bir iş için çalışmak bana ilaç gibi geliyordu." (Cahit Uçuk)

PLAK

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Sesleri kaydetmek ve kaydedilen sesleri yeniden pikap veya gramofonda dinlemek amacıyla hazırlanan plastik daire biçiminde yaprak
    • "Tamburi Cemil Bey çalıyor eski plakta." (Yahya Kemal Beyatlı)
  2. Metal nesne, plaka

LAKE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Lak ile cilalanmış
    • "Yaldızlı beyaz lake karyolasının yanındaki koltukta dadısı uyukluyordu." (Cahit Uçuk)

LAZA

  1. [isim] Bal koymaya yarayan küçük tekne

ASLA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Hiçbir zaman, hiçbir biçimde
    • "Dünyada her şeyle alay edilir şaka yapılır ama şiirle asla!" (Sait Faik Abasıyanık)

KULA

  1. [isim] Gövdesi sarı veya kirli sarı renkte, yele, kuyruk ve bacağın alt kısmındaki kılların koyu renkte olduğu at donu
  2. [sıfat] Bu renkte olan (at)
    • "Yanında dizgini boynuna bırakılmış bir kula at vardı." (Reşat Nuri Güntekin)

BELA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İçinden çıkılması güç, sakıncalı durum
    • "Kumar, toplum için büyük bir beladır."
    • "Geceleyin belanı arama, haydi nerden geldinse bas git oraya." (Etem İzzet Benice)
    • "Yurtlarına bela getiren bu kadını, ayıplamıyor kentin uluları." (Azra Erhat)
    • "Solda sıfırlar önemsiz sanılır ama sağda sıfırlar da öyle zaman gelir ki bela olur." (Aydın Boysan)
  2. Büyük zarar ve sıkıntıya yol açan olay veya kimse
    • "Hayatta dipdiri yanmak belasından da kurtulmuştum." (Yahya Kemal Beyatlı)
  3. Hak edilen ceza
    • "Allah belasını verdi."

LAOS
...
LAİN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Lanetlenmiş, melun

ELAN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Şimdi, şu anda, hâlâ, henüz, daha
    • "Zaten evlerinde elan sinide, yer sofrasında yemek yiyorlar." (Refik Halit Karay)

İLAH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir alanda yaratıcılığı ile hayranlık uyandıran, çok beğenilen, çok tutulan kimse
    • "Müzik dünyasının ilahı. Moda ilahı."
  2. Çok tanrıcılıkta tanrı

PLAJ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Denize girmek için düzenlenmiş genellikle kumluk alan, kumsal, deniz hamamı
    • "Plajlarda sesin, mavi suların içine gömülmek, çam altlarında uyku çekmek dururken nereye gideceğiz?" (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Kumla

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü