İçinde kış olan 8 harfli 19 kelime var. İçerisinde KIŞ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kış olan kelimeler listesine ya da Sonu kış ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

I K Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

KIŞ, ŞIK

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

AKIŞMALI

  1. [sıfat] Akışma özelliği olan

NAKIŞSIZ

  1. [sıfat] Nakşı olmayan
    • "Ben bu çevreyi motifsiz, nakışsız, dümdüz getiriyorum göz önüne." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)

ÇAKIŞMAK

  1. Birbirine geçip kenetlenmek, takılmak
  2. [nsz] Aynı zaman dilimine denk gelmek
    • "İki sınıfın dersleri çakıştı."
  3. [nsz] Söz yarışı etmek
    • "Saz şairleri çakışıyor."
  4. Doğru, açı, yüzey vb. geometrik biçimler üst üste konulduklarında birbirini bütünüyle örterek eşit olmak

NAKIŞLIK

  1. [isim] Nakış olma durumu veya değeri
    • "Mimari değişmiş, heykel değişmiş, diller değişmiş fakat nakış her zaman nakışlığını korumuştur." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)

BIKIŞMAK

  1. [nsz] Karşılıklı olarak birbirinden bıkmak

KIŞLAMAK

  1. [nsz] Kış olmak
    • "Bu yıl erken kışladı."
  2. Kışı bir yerde geçirmek
    • "Armudu taşlayalım / Dibinde kışlayalım." (Halk türküsü)

YAKIŞMAK

  1. [nsz] Güzel durmak, iyi gitmek, yaraşmak, uygun gelmek
    • "Önden yandan nasıl durduğunu, yakışıp yakışmadığını gözden geçirecek." (Memduh Şevket Esendal)
  2. [-e] Uygun olmak, iyi karşılanmak, münasip olmak
    • "Öyle şey küçüklerin ağzına yakışmaz." (Burhan Felek)

KAKIŞMAK

  1. [nsz] Dürtüşmek, itişmek

SIKIŞMAK

  1. [nsz] Birbirine basınç yapacak kadar yaklaşmak
    • "Üç hademe, ebe, hasta bakıcı merdivenin orta sahanlığında sıkışmışlar, sedyeyi çevirmeye çalışıyorlar." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Basınçla iki şey arasında kalmak
    • "Parmağı kapıya sıkışmış."
  3. Dar bir yere zorla sığmak veya sığdırılmak
    • "Karşıda apartmanın köşesine sıkışmış baraka kahveden bir adam, bir kürek ateş çıkardı." (Memduh Şevket Esendal)
  4. Zor bir durumda kalmak
    • "Osmanlı İmparatorluğu sıkışınca üç milyon asker çıkarabiliyordu." (Etem İzzet Benice)
  5. Sıkıntı ve darlık vermek, çarpıntı duymak
    • "Göğsü sıkışmış."
  6. Tuvalet ihtiyacı gelmek

ÇIKIŞMAK

  1. [-e] Bir kimseye hoşa gitmeyen bir davranışından dolayı sert sözler söylemek, azarlamak
    • "Behey mübarek adam, gece yarıları denizin dibinde ne arıyorsun diye soruyor, âdeta karşısına bir suçlu çıkarmışlar gibi çıkışıyordu." (Refik Halit Karay)
    • "Çene yarıştırmada ben seninle çıkışamam."
  2. [nsz] Yeter olmak, yetmek
    • "Param çıkışmadığı için arkadaşımdan borç aldım."

KIŞKIRTI

  1. [isim] Kışkırtma işi
    • "Öfke baldan tatlıdır ve kışkırtılar, en kabız kafalara bile ilham verir, en kilitlenmiş talakatleri açar." (Haldun Taner)

TAKIŞMAK

  1. [-i] Birbirine takılmak
  2. Anlaşmazlığa düşmek, kavgaya tutuşmak, ağız kavgası yapmak

KALKIŞMA

  1. [isim] Kalkışmak işi
  2. İsyan, ayaklanma, kıyam

ULUKIŞLA
...
TIKIŞMAK

  1. [-e] Birlikte bir yere tıkılmak
    • "Altı kişi bir arabaya tıkıştılar."

BAKIŞMAK

  1. [nsz] İki veya daha çok kimse birbirine bakmak
    • "Ev halkı birbirlerine bakışıyorlar, söyleyecek söz bulamıyorlar." (Sermet Muhtar Alus)
  2. Kaçamak ve gizli olarak birbirine bakmak
    • "Eniştemle mürebbiyenin birbirine nasıl bakıştıklarına hiç dikkat ettin mi?" (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

ŞARKIŞLA
...
KIŞLATMA

  1. [isim] Kışlatmak işi veya durumu

YIKIŞMAK

  1. [nsz] Güreşmek

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü