İçinde kış olan 11 harfli 22 kelime var. İçerisinde KIŞ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kış olan kelimeler listesine ya da Sonu kış ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
I K Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
KIŞ, ŞIK
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÇAKIŞABİLME
-
-
[isim]
Çakışabilmek işi
-
[isim]
Çakışabilmek işi
- BAKIŞABİLME
-
-
[isim]
Bakışabilmek işi
-
[isim]
Bakışabilmek işi
- ÇIKIŞAMAMAK
-
-
boy ölçüşememek, eşit derecede olmamak
- "Behey mübarek adam, gece yarıları denizin dibinde ne arıyorsun diye soruyor, âdeta karşısına bir suçlu çıkarmışlar gibi çıkışıyordu." (Refik Halit Karay)
- "Çene yarıştırmada ben seninle çıkışamam."
-
boy ölçüşememek, eşit derecede olmamak
- TAKIŞTIRMAK
-
-
[nsz]
Küpe, bilezik, yüzük vb. süs eşyasını çokça takmak
-
[nsz]
Küpe, bilezik, yüzük vb. süs eşyasını çokça takmak
- ÇIKIŞTIRMAK
-
-
[-i]
Bir şeyi gereken miktara ulaştırmak
- "Sonunda parayı çıkıştırdım."
-
[-i]
Bir şeyi gereken miktara ulaştırmak
- SIKIŞABİLME
- ...
- ALKIŞLATMAK
-
-
[-i]
Alkışlama işini yaptırmak
-
[-i]
Alkışlama işini yaptırmak
- SIKIŞTIRICI
-
-
[isim]
Sıkıştırma işini yapan alet
-
[isim]
Sıkıştırma işini yapan alet
- TIKIŞTIRMAK
-
-
[-i]
Boş yer kalmayacak biçimde doldurmak, gelişigüzel koymak, tıka basa sokmak
- "Bavula her şeyi tıkıştırdım."
-
[-i]
Acele ile birine bir şeyi yedirmeye çalışmak veya iyice çiğnemeden yutarak yemek
-
[-i]
Boş yer kalmayacak biçimde doldurmak, gelişigüzel koymak, tıka basa sokmak
- ÇIKIŞABİLME
-
-
[isim]
Çıkışabilmek işi
-
[isim]
Çıkışabilmek işi
- SIKIŞIVERME
- ...
- KIŞKIRTILMA
-
-
[isim]
Kışkırtılmak işi
-
[isim]
Kışkırtılmak işi
- ALKIŞLANMAK
-
-
[nsz]
Alkışlama işine konu olmak
- "Hususi numaraları ile tutuluyor, beğeniliyor, alkışlanıyordu." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[nsz]
Alkışlama işine konu olmak
- BAKIŞIVERME
-
-
[isim]
Bakışıvermek işi
-
[isim]
Bakışıvermek işi
- SIKIŞTIRMAK
-
-
[-i]
Bir şeyi dar bir yere zorla sığdırmak, tıkmak
- "Çamaşırları bavula sıkıştırmak."
-
Bir nesneyi sıkıca duracak biçimde bir yere koymak, yerleştirmek veya orada tutmak
-
Gevşek veya seyrek olan şeyleri birbirine yaklaştırarak sıkı duruma getirmek
- "İstanbul tren yahut vapurunda hele bir kimseyi biraz sıkıştırın, hemen çarpılır, çay semaveri gibi oturduğu yerde fıkır fıkır kaynamaya başlar." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Bir şeyin sıkışmasına, kısılmasına, ezilmesine sebep olmak
- "Parmağını pencereye sıkıştırmak."
-
Ansızın, gizlice ve karşısındakinin isteyip istemediğine bakmadan bir şeyi vermek, tutuşturmak
- "Eline dolu bir kadeh sıkıştırdılar." (Refik Halit Karay)
-
Kaçmayacak biçimde çembere almak, kıstırmak
- "Anlattığına göre Niğde yakınlarındaki köylerden birinde imiş, sıkıştırmışlar. Jandarmalarla vuruşmuş." (Memduh Şevket Esendal)
-
Zorlamak
- "Kocakarı odadan çıktıkça ben Nuri'yi sıkıştırıyorum." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
Sarkıntılık etmek
-
[-i]
Bir şeyi dar bir yere zorla sığdırmak, tıkmak
- YAKIŞTIRMAK
-
-
[-i]
Yakışacak bir duruma getirmek, uygun duruma koymak, yaraştırmak
- "Yakışıklı, orta boylu, giydiğini kendisine yakıştırır, kendini saydırabilir bir adam." (Memduh Şevket Esendal)
-
Uygun ve yerinde görmek, iyi karşılamak
- "Ancak kızı o oğlana bir türlü yakıştıramadı." (Tarık Buğra)
-
Uydurmak
-
Bir durum veya niteliği bir kimse için düşünmek, yormak
-
[-i]
Yakışacak bir duruma getirmek, uygun duruma koymak, yaraştırmak
- KALKIŞILMAK
-
-
[nsz]
Kalkışma işine konu olmak
-
[nsz]
Kalkışma işine konu olmak
- KAKIŞTIRMAK
-
-
[-i]
Sürekli ve hafif hafif kakmak
- "... dövmüşler, sövmüşler hatta boş böğrüne çivi ile kakıştırmışlar, yine kımıldatamamışlardı." (Refik Halit Karay)
-
[-i]
Sürekli ve hafif hafif kakmak
- YAKIŞABİLME
- ...
- KIŞKIRTMACI
-
-
[isim]
Kışkırtma işini yapan kimse
-
[isim]
Kışkırtma işini yapan kimse