İçinde kıym olan 22 kelime var. İçerisinde KIYM bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kıym olan kelimeler listesine ya da Sonu kıym ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
KIYMETLENDİRMEK
KIYMETİHARBİYE, KIYMETLENDİRME
KIYMETLENMEK, KIYMETSİZLİK, KIYMETTARLIK
KIYMETLENME, KIYMETLİLİK, TÜRKKIYMASI
KIYMETSİZ, KIYMETTAR, KIYMIKSIZ
KIYMALIK, KIYMASIZ, KIYMETLİ, KIYMIKLI, ZİKIYMET
KIYMALI
KIYMAK, KIYMET, KIYMIK
KIYMA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KIYMETLENDİRMEK
-
-
[-i]
Değerlendirmek
-
[-i]
Değerlendirmek
- KIYMETLENDİRME
-
-
[isim]
Kıymetlendirmek işi
-
[isim]
Kıymetlendirmek işi
- KIYMETİHARBİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Geçerlilik, değer, önem
- "Bu mektubu okuyuncaya kadar duyduklarımın hiçbir kıymetiharbiyesi yoktu." (Ahmet Ümit)
-
[isim]
Geçerlilik, değer, önem
- KIYMETSİZLİK
-
-
[isim]
Değersizlik
-
[isim]
Değersizlik
- KIYMETTARLIK
- ...
- KIYMETLENMEK
-
-
[nsz]
Değerlenmek, değer kazanmak
-
[nsz]
Değerlenmek, değer kazanmak
- KIYMETLİLİK
-
-
[isim]
Değerlilik
-
[isim]
Değerlilik
- KIYMETLENME
-
-
[isim]
Kıymetlenmek işi
-
[isim]
Kıymetlenmek işi
- TÜRKKIYMASI
-
-
[isim]
Yumuşak, esnek ve dayanıklı bir tür sünger, ipek süngeri, türkkupası
-
[isim]
Yumuşak, esnek ve dayanıklı bir tür sünger, ipek süngeri, türkkupası
- KIYMETTAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Değerli
- "O kıymettar elmaslar işte bu kadının hediyeleri idi." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
[sıfat]
Değerli
- KIYMIKSIZ
-
-
[sıfat]
Üzerinde veya içinde kıymık bulunmayan
-
[sıfat]
Üzerinde veya içinde kıymık bulunmayan
- KIYMETSİZ
-
-
[sıfat]
Değersiz
-
[sıfat]
Değersiz
- KIYMASIZ
-
-
[sıfat]
İçinde kıyma bulunmayan (yemek)
- "Kıymasız Ankara döneri."
-
İçinde kurt bulunmayan (meyve)
-
[sıfat]
İçinde kıyma bulunmayan (yemek)
- KIYMALIK
-
-
[sıfat]
Kıyma yapmaya elverişli
- "Kıymalık et."
-
[sıfat]
Kıyma yapmaya elverişli
- ZİKIYMET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Değerli, kıymetli
-
[sıfat]
Değerli, kıymetli
- KIYMIKLI
-
-
[sıfat]
Üzerinde veya içinde kıymık bulunan
- "Kıymıklı tahta."
-
[sıfat]
Üzerinde veya içinde kıymık bulunan
- KIYMETLİ
-
-
[sıfat]
Değerli
- "Zamanımızda kıymetli şeylerin muhafazası güçleşti." (Burhan Felek)
-
[sıfat]
Değerli
- KIYMALI
-
-
[sıfat]
İçinde kıyma bulunan (yemek)
-
[isim]
İçinde kıyma bulunan gözleme, börek, pide vb. hamur işleri
-
İçinde kurt bulunan (meyve)
-
[sıfat]
İçinde kıyma bulunan (yemek)
- KIYMET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Değer
- "Bir özleyiş ve bir korkudan sonra bayrağın kıymetini ne kadar daha başka, ne kadar daha yakından duyuyordum." (Ruşen Eşref Ünaydın)
- "Düşündüm ki başka bir yerde çalışmaya başlarsam, belki kıymete binerim." (Ayşe Kulin)
- "Güneş yalnız dirileri ısıtır. / Güneşin kıymetini bil." (Oktay Rifat)
-
[isim]
Değer
- KIYMAK
-
-
[-i]
Çok ince ve küçük parçalar biçiminde doğramak
- "Eti kıymak."
-
[-e]
Acımadan vermek, esirgememek, feda etmek
- "Beş altı kuruşa daha kıyarak sağlamca bir ip tedarik etti." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[-e]
Acımayıp öldürmek
- "Zavallıya nasıl kıydılar?"
-
[-e]
Acımayarak büyük bir kötülük etmek, zulmetmek
- "Ne yapayım, ben de ekmek istiyorum, hayatımı kazanıyorum, bana kıymayın." (Halide Edip Adıvar)
-
[-i]
Çok ince ve küçük parçalar biçiminde doğramak