İçinde kısm olan 11 kelime var. İçerisinde KISM bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kısm olan kelimeler listesine ya da Sonu kısm ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
KISMETSİZLİK
KISMETLİLİK
KISMETSİZ
KISMETLİ
KISMAÇ, KISMAK, KISMEN, KISMET, KISMIK
KISMA, KISMİ
I K M S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
SIK
2 Harfli Kelimeler
IS
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KISMETSİZLİK
-
-
[isim]
Kısmetsiz olma durumu
-
[isim]
Kısmetsiz olma durumu
- KISMETLİLİK
- ...
- KISMETSİZ
-
-
[sıfat]
Kısmeti iyi olmayan
-
[sıfat]
Kısmeti iyi olmayan
- KISMETLİ
-
-
[sıfat]
Kısmeti iyi olan, talihli
-
[sıfat]
Kısmeti iyi olan, talihli
- KISMIK
-
-
[sıfat]
Cimri
-
[sıfat]
Cimri
- KISMET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tanrı'nın her kişiye uygun gördüğü yaşama durumu, nasip
- "Şimdi genç değil, şöyle kırkını, kırk beşini aşmış, efendiden, ağırbaşlı bir kısmet bekliyor." (Haldun Taner)
- "Zavallı kızın kısmeti çıkmış, kendine sormadan, danışmadan hemen vermişler." (Ömer Seyfettin)
- "Kısmet olursa bunları bu yeni yılda göreceğiz." (Haldun Taner)
- "Çöp tenekeleri modernleşip metal sandıklara dönüşünce bu zavallıların çöp tenekelerinden de kısmeti kesildi." (Aydın Boysan)
-
Evlenme talihi
- "Aslında kendi de şimdiye kadar bütün kısmetleri tepti." (Halide Edip Adıvar)
-
Olayların kötü sonuçlarını tevekkülle karşılama durumu
-
Talih, kader, şans
-
[ünlem]
"Şimdiden belli değil, ya olur ya olmaz" anlamlarında bir seslenme sözü
- "Yarın gelecek misiniz? -Kısmet!"
-
[isim]
Tanrı'nın her kişiye uygun gördüğü yaşama durumu, nasip
- KISMEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Bütün değil, bir bölüm olarak veya bazı bakımdan, bazı yönden
- "Eşyayı kısmen gönderdim. Kısmen haklısınız."
-
[zarf]
Bütün değil, bir bölüm olarak veya bazı bakımdan, bazı yönden
- KISMAÇ
- ...
- KISMAK
-
-
[-i]
Sesi azaltmak, alçaltmak
- "Radyoyu biraz kısar mısın?"
-
Gözü biraz kapamak
- "Adam göz kapaklarını kısarak bir hesapladı." (Necati Cumalı)
-
Ezmek, büzmek, daraltmak
- "Omuzlarını kısar, ellerini cebinden çıkarır, atar ağzından sigarasını." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Lamba ışığını azaltmak
-
Sıkıştırmak
- "Birden susan köpek kuyruğunu bacaklarının arasına kıstı." (Ömer Seyfettin)
-
[-den]
Masraf, harcama vb.ni azaltmak
- "Kes üç kuruş ekmekten / Beş kuruş etten kıs." (Behçet Necatigil)
-
Verilen hak ve özgürlüklerin sınırını daraltmak
-
Pintilik etmek
-
[-i]
Sesi azaltmak, alçaltmak
- KISMA
-
-
[isim]
Kısmak işi
-
[isim]
Kısmak işi
- KISMİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Bir şeyin yalnız bir bölümünü içine alan, tikel, cüzi
-
[sıfat]
Bir şeyin yalnız bir bölümünü içine alan, tikel, cüzi