İçinde kılıç olan 14 kelime var. İçerisinde KILIÇ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kılıç olan kelimeler listesine ya da Sonu kılıç ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
KILIÇKALKAN, KILIÇKUYRUK, KILIÇLAŞMAK
KILIÇÇILIK, KILIÇLAMAK, KILIÇLAŞMA, KILIÇLAYIŞ
ÇALAKILIÇ, KILIÇHANE, KILIÇLAMA
DALKILIÇ
KILIÇÇI, KILIÇLI
KILIÇ
I I K L Ç Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
5 Harfli Kelimeler
KILIÇ
4 Harfli Kelimeler
ÇIKI, ILIK
3 Harfli Kelimeler
KIÇ, KIL
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KILIÇKUYRUK
-
-
[isim]
Kemikli balıklar takımından uzunluğu 8-10 cm olan, tropik süs balığı (Xiphophorus helleri)
-
[isim]
Kemikli balıklar takımından uzunluğu 8-10 cm olan, tropik süs balığı (Xiphophorus helleri)
- KILIÇKALKAN
- ...
- KILIÇLAŞMAK
- ...
- KILIÇLAMAK
-
-
[-i]
Kılıçla çok sayıda insanı topluca öldürmek, kılıçtan geçirmek
-
[-i]
Kılıçla çok sayıda insanı topluca öldürmek, kılıçtan geçirmek
- KILIÇLAYIŞ
-
-
[isim]
Kılıçlama işi veya biçimi
-
[isim]
Kılıçlama işi veya biçimi
- KILIÇLAŞMA
- ...
- KILIÇÇILIK
- ...
- KILIÇLAMA
-
-
[isim]
Kılıçlamak işi
-
[zarf]
Kılıcına
-
[zarf]
Çaprazlama
- "Çantayı kılıçlama asmış."
-
[isim]
Kılıçlamak işi
- KILIÇHANE
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Kılıç yapılan yer
-
[isim]
Kılıç yapılan yer
- ÇALAKILIÇ
-
-
[zarf]
Durmadan kılıç sallayarak
-
[zarf]
Durmadan kılıç sallayarak
- DALKILIÇ
-
-
[zarf]
Kılıcını çekmiş olarak, yalın kılıç
- "Süvariler dalkılıç hücuma geçtiler."
-
[zarf]
Kılıcını çekmiş olarak, yalın kılıç
- KILIÇÇI
-
-
[isim]
Kılıç yapan veya satan kimse
-
Kılıç sporuyla uğraşan kimse
-
[isim]
Kılıç yapan veya satan kimse
- KILIÇLI
-
-
[sıfat]
Kılıç taşıyan
- "Seni gelin edeceğiz, kılıçlı bir subayın koluna gireceksin." (Halide Edip Adıvar)
-
Kılıcı olan
-
Üzerinde kılıç motifi olan
- "Memleketimde bir de kılıçlı liyakat madalyası kazandım." (Falih Rıfkı Atay)
-
[sıfat]
Kılıç taşıyan
- KILIÇ
-
-
[isim]
Uzun, düz veya eğri, ucu sivri, bir veya her iki yüzü keskin, kın içinde bele takılan, çelikten silah
- "Zırhları biraz paslanmış ve yaldızları bir hayli solmuş eğri kılıçlar asılıydı." (Abdülhak Şinasi Hisar)
- "Harbiyede beraber okumuşlar, beraber kılıç kuşanmışlardı." (Halide Edip Adıvar)
- "Kale kapılarında Allah adına birbirine kılıç üşürenler..." (Atilla İlhan)
- "Bizim zavallı soydaşlarımıza kadar önünüze kim rast geldiyse kılıçtan geçirdiniz." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Bu silah kullanılarak oynanan bir tür kılıç oyunu
-
Saban ökçesini oka bağlayan ağaç parçası
-
[isim]
Uzun, düz veya eğri, ucu sivri, bir veya her iki yüzü keskin, kın içinde bele takılan, çelikten silah