İçinde kse olan 8 harfli 21 kelime var. İçerisinde KSE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kse olan kelimeler listesine ya da Sonu kse ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E K S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

KES, SEK

2 Harfli Kelimeler

EK, ES, KE, SE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

YÜKSELTİ

  1. [isim] Tümsek
  2. Bir noktanın deniz yüzeyinden olan yüksekliği, yükseklik, rakım, irtifa
    • "Ankara'nın yükseltisi 850 metredir."

YÜKSELME

  1. [isim] Yükselmek işi, itila
  2. Terfi
    • "... askerî hâkimlerin yaş haddi, yükselme ve emeklilikleri kanunda gösterilir." (Anayasa)
  3. Suların kabararak yüzeyinin yükseğe çıkması
  4. Yer kabuğunun yerin düşey salınımından ileri gelen hareketi

SEKSENER

  1. [sıfat] Seksen sayısının üleştirme sıfatı, her birine seksen, her defasında sekseni bir arada olan

YÜKSELİM

  1. [isim] Dik açıklık

PİROKSEN

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Doğal kalsiyum, magnezyum ve demir silikatlarına verilen ad

ÖKSELEME

  1. [isim] Ökselemek işi veya durumu

TÜZÜKSEL
...
İZLEKSEL
...
DİRİKSEL

  1. [sıfat] Diri ile, canlı ile ilgili, canlılar üzerinde olan, diril

SEKSENLİ
...
ÖZDEKSEL

  1. [sıfat] Maddi, tinsel karşıtı
    • "Adıyla sanıyla, tarihsel olayları özdeksel açıdan değerlendirmek demektir." (Necati Cumalı)

YÜKSELİŞ

  1. [isim] Yükselme işi veya biçimi

EKSELANS

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bakanlık ve elçilikten başlayarak cumhurbaşkanlığına kadar yükselen, yüksek makam sahibi yabancılara verilen şeref unvanı
  2. Bu unvanı taşıyan kimse

AKSETMEK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [-den] Ses bir yere çarpıp geri dönmek, yankılanmak, yankı vermek
    • "Aksetti uyanmış tepelerden sırasıyla / Dağ dağ o güzel ses bütün etrafı gezindi." (Yahya Kemal Beyatlı)
  2. [-e] Bir ışık veya bir şekil düz ve parlak bir yüzeye çarpıp orada aynen görünmek, yansımak
    • "Bulunduğumuz yeri sarayın tek parça, geniş camlarından akseden avize ışıkları aydınlatıyordu." (Refik Halit Karay)
  3. Evirmek, tersine çevirmek
  4. [-e] Ulaşmak, yayılmak, duyulmak
    • "Olay basına aksetti."

MÜZİKSEL
...
HAKSEVER

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Doğru bildiği şeyden ayrılmayan (kimse), hakperest

SÜMÜKSEL

  1. [sıfat] Sümükle ilgili

FİZİKSEL

  1. [sıfat] Fizikle ilgili olan
  2. Genel olarak doğaya, maddeye, nesnelere ilişkin olan, fiziki
    • "Fiziksel imkânsızlık."

AKSESUAR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bir aletin, bir makinenin işlevine katılmayan ancak kendine özgü ayrı bir yararı bulunan alet, araç veya nesne
  2. Kadın giyiminde giysiyi bütünleyen ayakkabı, çanta, kemer, şapka, eldiven, mücevher vb. eşya
  3. Konunun gerektirdiği ölçüde kullanılan, bir sahne içinde yer alan veya oyuncunun dekor gereği kullandığı çeşitli eşya

EKSERİYA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Genellikle
    • "Birçok seviyelere göre güzellik olan şeyler ekseriya çirkinliktir." (Yahya Kemal Beyatlı)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü