İçinde kor olan 7 harfli 29 kelime var. İçerisinde KOR bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kor olan kelimeler listesine ya da Sonu kor ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

K O R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

KOR, ROK

2 Harfli Kelimeler

OK

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

DEKORCU

  1. [isim] Mesleği dekor yapmak olan sanatçı

KORUNUM

  1. [isim] Korunma işi, muhafaza

KOKOROZ

  1. [isim] Mısır
  2. Sivri uçlu uzun şey
  3. Çirkin kimse

KORUTMA
...
KORTEKS

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Kabuk
    • "Beyin korteksinin harabiyeti sonucu bir olguyla karşı karşıya imişiz." (Tarık Dursun K)
  2. Beyin zarı

KOROZİF
...
KORUCUK

  1. [isim] Küçük koru
    • "Şimdi orada bir sürü meşe fidanlarından bir korucuk peydah olmaya başlıyor." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

KORUNAK

  1. [isim] Tehlikeden kurtulmak, korunmak için yapılmış yer
  2. Sığınılan, saklanılan yapı, mağara gibi yer
    • "Öyle bir savaştayım ki sığınağı, korunağı yok." (Turan Oflazoğlu)
  3. Koruyan, esirgeyen, saklayan kimse

AKORTLU

  1. [sıfat] Akordu olan, akort edilmiş

KORUNGA

  1. [isim] Otsu, genellikle 30-70 cm boyunda, çok yıllık, pembe çiçekli, hayvan yemi olarak kullanılan bir bitki (Onobrychis viciifolia)

KORUNMA

  1. [isim] Korunmak işi
    • "En iyi korunma çaresi yeşil dal altlarına sinmeye kaldı!" (Haldun Taner)
    • "Hiçbir düşünce ve mülahazanın ... Atatürk milliyetçiliği, ilke ve inkılapları ve medeniyetçiliğinin karşısında korunma göremeyeceği..." (Anayasa)

KORKULU

  1. [sıfat] Korku veren, korkutan
    • "Gördüğü korkulu rüyalara ve bunların tabirlerine inanırdı." (Abdülhak Şinasi Hisar)
    • "O, çok kere, korkulu rüya görmektense uyanık yatmak evladır, diye sabaha kadar uyumamaya çalışır." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  2. Kendisinden kötülük gelebilen, tehlikeli
    • "Hâlinden şerir, korkulu bir adam olduğu görünüyordu." (Memduh Şevket Esendal)

KORUNUŞ
...
KORKUNÇ

  1. Çok korkulu, korku veren, dehşete düşüren, müthiş
    • "Bizi buraya getiren arabacı yolda birtakım korkunç şeyler söyledi." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
  2. Herhangi bir özelliğiyle şaşkınlık veren
  3. Çok aşırı, pek çok, güçlü, şiddetli
    • "Kendini korkunç bir pehlivan sanırmış ki adını Çelikkol koymuş." (Memduh Şevket Esendal)

KORSELİ

  1. [sıfat] Korsesi olan
    • "Abanarak ve korseli göğsünü âdeta kavalyesinin göğsünde ezerek dans ediyordu." (Sait Faik Abasıyanık)

KORULUK

  1. [isim] Koru durumunda olan sık ağaçlı yer

KORUYUŞ

  1. [isim] Koruma işi veya biçimi

KORAKOR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [zarf] Göğüs göğüse, omuz omuza, başa baş
    • "Millî takım dişe diş, korakor mücadele ediyor."

ANTİKOR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Hastalığa sebep olan etkenleri zararsız duruma getirmek için vücudun çıkardığı madde

AKORTÇU

  1. [isim] Piyano ve org vb. müzik aletlerini ayarlamayı meslek edinmiş kimse

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü